Arap Baharı'nın başarılı örneği: Fas
Davutoğlu, Fas Dışişleri Bakanı Osmani ile görüştü.
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-03-19 17:56:16
Bakan Davutoğlu, Fas Dışişleri Bakanı Saadettin Osmani ile Dışişleri Bakanlığı'nda bir araya gelerek, ortak basın toplantısı düzenledi.
Davutoğlu, basın toplantısında bir gazetecinin Suriye'den Türkiye'ye geçişler, tampon bölge tartışmaları ve haber alınamayan iki Türk gazetecisi ile ilgili son gelişmeleri sorması üzerine şunları kaydetti:
"Suriye'deki insani durum ve güvenlik durumu gittikçe kötüleşiyor. Onun için daha önceden de bu kötüleşme trendi ortaya çıkması durumunda neler yapabileceğimiz ile ilgili gözden geçirdiğimiz bazı ihtiyat tedbirlerini kademeli olarak devreye sokuyoruz. Son olarak Bakanlığımız vatandaşlara çağrı yaptı. Bu kötüleşme Türkiye sınırına olan yığınağı da artırıyor. Bugün buraya gelmeden önce aldığım rakamlar bu sayının 16 bin 97'ye ulaştığını ve aştığını gösteriyor. Sadece sayının bu şekilde artması değil, son zamanda bir ivme kazanarak artmış olması dikkat çekicidir. Yani son dört beş ayda olan artışı birkaç haftada yaşadık. Bu da bizim sorumluluğumuzu, uluslararası toplumun sorumluluğunu da artırıyor. Biz her zaman söyledik; Suriye'deki gelişmelere ve insanlık trajedisine kayıtsız kalamayız."
Bakan Davutoğlu iki ülke halklarının çok fazla iç içe geçmiş iki halk olduğunu söyleyerek, eğer Suriye halkı böylesi bir insani trajedi ile karşı karşıya kalıp katliamlardan kaçarak Türkiye'ye geliyorsa ona destek vermenin görevleri olduğunu bildirdi. Davutoğlu, Çanakkale Savaşları'nı iki halkın yakınlığına örnek göstererek şöyle konuştu:
"Çanakkale Savaşı'nda Türkiye'de şu anda sınırımız içinde olan vilayetlerden en çok şehit veren Bursa, 3 bin 400 şehit. Ama Şam'dan 6 bin, Halep'ten 4 bin şehit var. Nasıl o dönemde böyle bir kader birliğini Şamlı Halepli kardeşlerimiz bizimle yaptılar, biz de şimdi aynı kader birliğini onlarla yapacağız. Onların acıları acılarımızdır, ihtiyaçları ihtiyaçlarımızdır."
Davutoğlu, Suriye'den gelenlere en iyi imkanları sunmak için elden gelen çabayı gösterdiklerini de ifade ederek, bunun için çalışma yapan kurumlara teşekkür etti.
Güvenlik şartlarının kötüleşmesine paralel olarak TIR şoförlerinin hayatını kaybetmesi gibi bazı üzücü olaylar yaşandığını, iki Türk gazeteciden de haber alınamadığını hatırlatan Davutoğlu, şunları söyledi:
"Bu iki gazeteci kardeşimizle irtibatın kesildiği haberi bize ulaşır ulaşmaz hemen gerek alanda gerekse olumlu katkı sağlayacak diğer taraflarla temaslarımızı yoğunlaştırdık, bütün kurumlarımızla gece gündüz çalışıyoruz onlara ulaşabilmek ve ülkeye salimen getirebilmek için. Basında ya da sosyal medyada çok şey okuyoruz ama şu anda gazetecilerimizin nerede bulunduğuna ilişkin şu anda teyid edilmiş bir haber yok. Ama Suriye yönetimi başta olmak üzere Suriye'deki bütün bu konu ile ilgili olan taraflara buradan çağrıda bulunuyorum: Gazetecilik mesleği fikir özgürlüğüne ve evrensel değerlere dayanan bir meslektir, saygı gösterilmesi elzemdir. Bu gazeteci kardeşlerimizin güvenliği ile ilgili Türkiye her türlü çalışmayı yapmaktadır ve yapacaktır. Ama nerede bulunursa bulunsunlar bu kardeşlerimize en insani tutumun sergilenmesini beklemek de hakkımızdır."
Bakan Davutoğlu, Suriye'de geçmişte bazı gazeteci kayıplarının yaşandığını anımsatarak, Türk gazetecilere hiçbir zarar gelmeden ülkeye dönmeleri için çalışmaları yoğunlaştırdıklarını bildirdi.
Davutoğlu, alınacak diğer tedbirler hakkında da önlerinde çok yoğun bir diplomatik takvim bulunduğunu söyleyerek, Suriye Ulusal Konseyi'nin genişletilmesi ve toplumsal tabanının genişletilmesi çabalarının sürdüğünü, bunun için bu hafta yoğun temaslar olacağını, sonra Güney Kore'deki zirvede Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la önemli dünya liderleri ile görüşeceklerini, ardından Arap Birliği toplantısının ve İran ziyaretinin yapılacağını, sonrasında da Suriye'nin Dostları Grubu toplantısının yapılacağını bildirdi. Davutoğlu, "Bu yoğun trafik içinde biz soruna çözüm bulunması için her türlü yöntemi çalışıyoruz, elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. İnşallah daha acı, vahim olaylar yaşanmaz. Ama Türkiye gerek kendi sınır güvenliği bağlamında gerekse Suriyeli kardeşlerinin daha çok acı çekmemesi için her türlü tedbiri düşünmeye kararlıdır" diye konuştu.
Kaynak: AA
Haber Ara