'28 Şubat din adamlarının özgüvenini sarstı'
Görmez, imam hatiplerin orta kısımlarının yeniden açılacak olmasının din görevlilerinin kalitesini artıracağını kaydederek, sekiz yıllık kesintisiz eğitimde üç yıllık dört yıllık bir imam hatip müfredatıyla her hangi bir caminin mihrabını bir gence teslim etmelerinin mümkün olmadığını ifade etti.
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-03-18 06:08:19
'Yakın tarihimize baktığımızda ne zaman biz temel eğitim meselemizi konuşmaya başlarsak temel eğitimi bırakıyoruz, 'din eğitimini burada nereye koyacağız' diye bir tartışma başlatılıyor. Cumhuriyetin başında bu tartışmayı çok yaptık. Bu tartışmayı 60'da tekrarlamışız. 71'de 12 Mart Muhtırası'ndan sonra yaptığımız ilk iş, din eğitimini yeniden düzenlemek olmuş. İmam hatiplerin orta kısımları o zaman kapandı. 12 Eylül'de aynı tartışma. 28 Şubat'ta aynı tartışma. Şimdi de aynı tartışma. Biz bütün bu tartışmalardan ve yaşananlardan iki şey çıkardık. Çok zengin bir müktesebat kazandık. Bugün Rusya, oradaki Müslümanların din eğitimini nasıl vereceğini araştırmak için Türkiye'ye geliyor. Endonezya, Türkiye'deki din eğitimi modelini almak için heyet üstüne heyet gönderiyor. Pakistan çırpınıyor adeta. Gelin bizde okullar açın diyor.'
1 YILDA HAFIZ YETİŞTİRİLİR
Görmez, imam hatiplerin orta kısımlarının yeniden açılacak olmasının din görevlilerinin kalitesini artıracağını kaydederek, sekiz yıllık kesintisiz eğitimde üç yıllık dört yıllık bir imam hatip müfredatıyla her hangi bir caminin mihrabını bir gence teslim etmelerinin mümkün olmadığını ifade etti. 'Bu noktada ortaokulların yeniden açılacak olması bir kazanım olacaktır' görüşünü dile getiren Görmez, Anadolu'nun geleneğinde tarih boyunca var olan hafızlık müessesesinin ise zorlanacağına dikkat çekti. Hafızlık sistemini tamamen değiştireceklerini vurgulayan Görmez, 'Bir sene içerisinde çocuk rahatlıkla hafız olabilir. Yani bir sene dediğim iki yaz bir kış oluyor. Çok rahatlıkla onu bitirir. Bu vesileyle hem temel eğitiminden mahrum kalmamış olur. Ama zaten ikinci kademeden sonra zannediyorum bir de açık öğretim imkanı verilecek' ifadelerini kullandı.
KÜRTÇE DİLDE İBADET ARTIK TARTIŞILMAMALI
Dİyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Kürtçe vaaz konusuna da değindi. Konunun artık tartışılmayacak kadar ileri bir noktada olunması gerektiğini belirten Görmez, her dilin Allah'ın bir ayeti olduğunu hatırlatarak, "Benim dilim ne kadar muhteremse kardeşimin dili de o kadar muhteremdir" dedi. Görmez, "Bana bir görev veriliyor. Hakkari'nin köyünde imamlık yapacaksın. Ben oraya vardım. Benim görevim ne? Yasaların bana verdiği görev din konusunda toplumu aydınlatmak. Allah'ın verdiği görev ne? Allah'ın verdiği görev o insanlara dini mübini İslam'ı tebliğ etmek. O insanlar benim dilimi anlamıyorlarsa, ben o görevi nasıl yerine getireceğim' görüşünü dile getirdi.
28 Şubat din adamlarının özgüvenini sarstı
28 Şubat sürecinde bütün kurumlar nasıl bir süreçten geçtiyse Diyanet de öyle bir süreçten geçtiğini ifade eden Görmez, 'Doğrusu nev-i şahsına münhasır bir hizmet yürüttüğü için etkilenmemiştir, yıpratılmamıştır, yıpranmamıştır demeyi çok isterdim. Bilhassa o zaman tedavüle çok farklı bir şekilde sokulan irtica kavramı, yasaların Diyanet'e verdiği görevi yerine getirmeyi dahi zorlaştırmıştır. Çok abartılı, mübalağalı kontrol sistemi, her şeyi merkezden planlama çalışmaları aslında bütün ara dönemlerde yani hem 1960'da, 71'de, 80'de ve 28 Şubat'ta Diyanet İşleri Başkanlığı'nda çalışanların özgüvenini ortadan kaldırmıştır.' ifadesini kullandı.
Yenişafak
SON VİDEO HABER
Haber Ara