Dolar

34,8759

Euro

36,7527

Altın

3.039,68

Bist

10.139,61

Kaçkarlarda endemik bitki türleri belirlenecek

Orman ve Su İşleri Bakanlığı 12. Bölge Müdürü Mustafa Bulut, Kaçkar Dağları'ndaki endemik bitki türlerinin belirlenmesi amacıyla çalışmalar başlattıklarını söyledi.

Bulut, Kafkas Dağları'nın batı uzantısı olan Kaçkarların, Türkiye'nin en ön

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-03-14 10:37:09

Kaçkarlarda endemik bitki türleri belirlenecek
Orman ve Su İşleri Bakanlığı 12. Bölge Müdürü Mustafa Bulut, Kaçkar Dağları'ndaki endemik bitki türlerinin belirlenmesi amacıyla çalışmalar başlattıklarını söyledi.

Bulut, Kafkas Dağları'nın batı uzantısı olan Kaçkarların, Türkiye'nin en önemli doğal alanlarından birine sahip olduğunu ve bu milli parkın bitki zenginliği ile jeomorfolojik oluşumlar açısından uluslararası bir önemi kapsadığını ifade etti.

Dünyada korunması gereken 200 ekolojik bölgeden biri olan Kaçkarlarda pek çık endemik türün bulunduğunu belirten Bulut, "Türkiye'de orman gülünün 3 bin metreye ulaştığı tek yer Kaçkar Dağları'dır. Kaçkar Dağları Milli Parkı'ndaki 2 bin 500 bitki türünden yaklaşık 300'ü Türkiye için endemiktir. Bölgenin zengin biyolojik çeşitliliğini gösteren bir bilgi bankası yoktu. Bu eksikliği gidermek için çalışmalara başladık. Milli parktaki endemik tür ve sahaları tespit edip coğrafi bilgi sistemi haritası hazırlayacağız.' dedi.

Milli park sahasında alüvyal ormanlar, şimşir ormanları ve doğal yaşlı ormanlar olduğunu kaydeden Bulut, şunları söyledi: 'Milli parktaki şimşir ormanının uzunluğu 10 metreyi, çapı 10 santimetreyi bulmaktadır. Bu özellikteki şimşir ormanları dünyada sadece ülkemizde bulunmaktadır. Bölgedeki şimşir ormanı, gen ormanı olarak koruma altına alınmıştır. Özellikle Fırtına ve Palovit vadilerindeki 4 bin 603 hektar doğal yaşlı orman, hem bölgemizin hem de ülkenin bozulmamış birkaç orman ekosistemi arasında değerlendirilmektedir.'

Bulut, çalışmada, yöredeki endemik türlerden bazılarının yok olma tehlikesi bulunduğunu tespit ettiklerini belirterek, 'Zambak, hardem taze, turna gagas, akça çiçeği, gelincik, aslan pençesi, kanarya ve huş otu türlerinde önemli tehlike bulunuyor. Özellikle yanardöner, kaplan otu ve çuha çiçeği ise neredeyse yok olma tehdidi altında. Türlerin tespiti ve haritanın çıkarılmasının ardından yok olma tehlikesinde olan türlerin çoğaltılması için çalışma yapılacak.' dedi.

Fauna açısından zengin olan Kaçkar Dağları'nda kurt, ayı, domuz, tilki, yaban keçisi, geyik, sansar, çakal, yaban tavuğu gibi yaban hayvanları yaşadığını, alanda 254 çok değerli kelebek türü barındığını anlatan Bulut, 7 takıma ait 23 familyadan 127 tür böcek tespit edildiğini kaydetti. Bulut, şöyle devam etti: "Bunlardan 6'sı endemik türlerdir. Bunların yaşam alanları olan subalpin-alpin çayırlıkların ve orman içi açıklıkların korunması önem taşıyor. Milli park sahasında omurgasız hayvanlarda 6'sı endemik olmak üzere 149 tür, omurgalı hayvanlarda ise 178 tür bulunuyor. Milli park alanında temiz su alanlarının yoğunlaştığı 24 kaynak tespit edildi. Endemik bitki ve hayvan türlerinin devamı açısından alandaki su kaynaklarının korunması da gerekir.'

BU ALANLARDA GELİŞİGÜZEL GEZİNTİ YAPILAMAYACAK

Projeyle Kaçkar Dağları Milli Parkı'nın iyi algılanmasını ve kaynak değerlerinin korunarak tanıtılmasını amaçladıklarını kaydeden Bulut, 'Milli parktaki endemik türlerin zarar görmemesi için gelişigüzel dolaşımı önleyeceğiz. Bunun için düzenli yürüyüş parkurlarının geliştirilmesi için çalışma başlattık. Belirlediğimiz 8 farklı tur güzergahının çalışmalarını eylül ayına kadar tamamlamayı planlıyoruz. Tur güzergahlarında porsuk ağaçları, şimşir ormanı, yaban hayatı, krater gölü, şelale ve endemik bitki türlerini izleme imkanı olacak. Her yıl nisan ve mayıs aylarında Karadeniz'den ayrılarak Hemşin, Fırtına ve Çağlayan dereleri boyunca sadece yumurta bırakmak için seyahat eden deniz alalarının derelerdeki üreme faaliyetlerini gözlemlemek bile dikkate değer bir olaydır. Ancak insanların bunu yaparken doğal yaşamı korumaları da önem taşıyor. Her çiçek, her canlı kendi yerinde özgür ve güzeldir. İnsanlarımızın bölgeye geldiklerinde sadece ayak izlerini bırakmalarını, giderken de sadece fotoğraf makinelerindeki kareleri götürmelerini istiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Haber Ara