Dolar

34,8888

Euro

36,7535

Altın

3.041,28

Bist

10.058,47

İslam medeniyetinin en büyük başarısı....

Davutoğlu, Meridyen Derneğince Bahariye Mevlevihanesi'nde düzenlenen, ''21. Yüzyılda İlim ve Fikir Hayatına Katkı'' toplantısında yaptığı konuşmada, tarihin büyük bir hızla ilerlediğini, herkesin bunun farkında olduğunu belirtti.

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-03-10 23:16:28

İslam medeniyetinin en büyük başarısı....
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ''Düşünün ki biz 1989 yılında daktilo kullanırken Hüsnü Mübarek Mısır'da yine başkandı, gençler tweet kullanırken de başkandı. Ve bu aynı üslupta başkandı. Bu, tarihin doğasına uygun olan bir şey değil'' dedi.

Bu hızlı akan tarihi akışı yorumlayan toplumların, medeniyet havzalarının uyanışa geçeceğini kaydeden Davutoğlu, ''Bunu fark edemeyen, bunu hakkıyla yorumlamayanlar ise tarihin o hızlı akışı içinde kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaklardır. Biz tarihin en hızlı aktığı dönemde, tarihin en hızlı aktığı coğrafyada bulunuyoruz. Her sabah kalktığımızda, her akşam yatmadan önce tekrar tekrar 'bu tarihi dönemi yaşamış olmanın misyonu nedir-', bu soruyu nefsimize, daha sonra da çevremize sorarak bu gidişi yönetmek durumundayız'' diye konuştu.

-''Aslında bu yaşadığımız büyük meydan okuma''-

Toplumların büyük bir hızla çözülüp, yeniden inşa olma dönemine girdiğini gördüklerini ifade eden Davutoğlu, şunları söyledi:
''Washington'da iki hafta önce verdiğim konferansta bu değişimi anlatmak için çoğumuzun farkında olmadığı bir hususa dikkati çektim. Özellikle Mısır'daki değişimi anlatırken, şuna dikkati çektim; Düşünün ki biz 1989 yılında daktilo kullanırken Hüsnü Mübarek Mısır'da yine başkandı, gençler tweet kullanırken de başkandı. Ve bu aynı üslupta başkandı. Bu, tarihin doğasına uygun olan bir şey değil. Ya zihniyeti zamanın akışına göre yeniden şekillendirerek, inşa ederek yol alacağız ya da eski alışkanlıkları sürdürenler, eski kalıplar içinde düşünenler, o büyük akış içinde kaybolacaklar. Aslında bu yaşadığımız büyük meydan okuma. Bu meydan okumayı karşılayacak olanlar, bu meydan okumaya karşı çözüm oluşturacak olanlar sadece siyasiler ya da o tarihi akış içinde her gün bu krizlerle uğraşanlar değil, aksine o akışın doğasını anlamakla birlikte biraz da bütün bu akışa ufuk çizecek olanlar ilim adamlarıdır.''

-''Büyük bir zihniyet meselesi olduğunu düşünmüştüm''-

Bu nedenle hayatının bütününü ilmi faaliyetler için planlamaya gayret etmiş bir şekilde eğitim hayatına başladığını bildiren Davutoğlu, ''Çünkü daha lise yıllarında, üniversitenin ilk yıllarında hep meselenin sadece bir siyasi sorun, bir siyasi değişim ya da bir ekonomik geri kalmışlık meselesi değil, büyük bir zihniyet meselesi olduğunu düşünmüştüm. Ve hep 'bu zihniyeti nasıl değiştiririz, nasıl yeniden inşa ederiz-' sorusuyla hemhal olmaya karar vermiştim. Hayatımı buna göre planlamıştım. Tabii takdir başka misyonlar, başka vazifeler önümüze koydu, hakkını vermeye çalıştık'' ifadelerini kullandı.

Davutoğlu, siyasal akışlar ne olursa olsun, bu tarihi akışı yorumlayacak yeni zihniyet üretilmediği takdirde, o siyasi çabaların temeli olmayan bir bina gibi zamanla büyük kaymalar yaşayacağını belirtti.

-''İnsan zihnini okumayan hiçbir şey tarihte kalıcı olamaz''-


Büyük medeniyetlerin doğuşunda, yeni bir zihniyetin oluşmasıyla yeni bir siyasal düzenin oluşması arasında doğrudan bir ilişki olduğunu aktaran Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

''İnsanın doğasına bir şekilde hitap etmeyen hiçbir düşünce biçimi tarihte karşılığını bulamaz. O zaman bu büyük düşünsel tarihsel serüven için, bizim bugün karşı karşıya kaldığımız o büyük tarihi akışı yorumlayacak yeni ilim adamlarına ihtiyaç var.

'İslam medeniyetinin en büyük başarısı ne-' diye sorulsa, çok kısa bir sürede büyük bir fütuhatın gerçekleşmiş olması değil, çünkü başka dönemlerde böyle büyük fütuhatlar gerçekleşmiştir, o fütuhatların gerçekleştiği topraklarda yeni şehirler kuran, o şehirlere zihniyeti yansıtan yeni bir ilim adamı, yeni bir alim prototipinin o medeniyet içinde çıkabilmiş olmasıdır. Daha önce tanınmamış olan, bilinmemiş olan, tanımlanmamış olan yeni bilgi kalıplarının, bilgi disiplinlerinin ortaya çıkabilmiş olmasıdır. Hadis gibi, fıkıh gibi... Yeni alanlarla, yeni tanımlarla, yeni bilgi inşa eden bir bilim anlayışının ortaya çıkmış olmasıdır.''



Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ''Bir ateş çemberinden geçiyoruz. Batıda ekonomik kriz var. Güneye ve doğuya baktığımızda siyasal yapıların çözüldüğünü görüyoruz. Bulunduğumuz coğrafyada bizim sağlam bir şekilde zemine basmamız lazım. Önce kendimizden emin olacağız'' dedi.

Meridyen Derneğince Bahariye Mevlevihanesi'nde düzenlenen ''21. Yüzyılda İlim ve Fikir Hayatına Katkı Toplantısı''nda konuşan Davutoğlu, yeni dönemin ve yeni iddiaların dile getirilmesi gereken bir eşikte bulunulduğunu belirterek, bu yeni dönemin en çok kullanılan kavramının küreselleşme olduğunu söyledi.

-''Yerel kimlikle ulusal kimlik arasında bir bağ kuracağız''-

Davutoğlu, modernitenin oluşturduğu kavramların ya anlamını kaybettiğini ya da anlamını yeniden inşa ettiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
''Bundan 100 yıl önce doğrular belliydi, şimdi ise doğrular her gün yeniden inşa ediliyor. Böyle bir zeminde bastığı yere sağlam basan, ama ufku bütün insanlığı kuşatan ilim adamlarına ihtiyacımız var. Küreselleşmeye karşı birkaç tepki var. Birincisi; 'bizi de öğütür, biz de bu akışa teslim olmalıyız'. İkinci tepki; 'böyle bir dönemde kendimizi korumak için içe kapanarak, yerel değerlere sığınmamız lazım'. Bu iki yöntemin de karşılığı yok. O zaman ne yapmalıyız- Bastığımız zemin sağlam. Kendi kurucu klasiklerimizi bileceğiz. Kimliğimizden emin olacağız. Yerel kimlikle ulusal kimlik arasında bir bağ kuracağız.

İnsanlığın bütünlüğü için fikir üretemeyenler, kendi milleti için de fikir üretemez. İnsanlığın bütünlüğü için bir fikir taşımayan her siyasi akım sabit bir yer tutamaz. İnsanlığın var oluşuyla ilgili ideali taşımayan hiçbir toplum kendi toplumunu da ayakta tutamaz.''

-''Bütün iddialı fikirler büyük krizlerin içinden çıkmıştır''-

Davutoğlu, Güney Afrika'da katıldığı bir sempozyuma değinerek, şunları anlattı:
''Orada bir katılımcı 'Nasıl bu kadar iddialı olabiliyorsunuz-' dedi. Zira o dönemde Türkiye birtakım krizler içindeydi. Benim bu kadar iddialı konuşmam onu şaşırtmıştı. Dedim ki; 'Ülkemin içinde bulunduğu krizlerin farkındayım, onun için bu kadar iddialı konuşuyorum. Çünkü siz de takdir edersiniz ki bütün iddialı fikirler büyük krizlerin içinden çıkmıştır. Büyük krizler yaşamayan zihinler büyük çözümler üretemez. Büyük meydan okumalarla karşı karşıyayız. Bugün bulunduğumuz konum ne olursa olsun geleceği biz şekillendireceğiz. Sizinle bizim aramızdaki fark şu; Siz bir Amerikan aydını olarak yol haritanız belli. Bizim içinse yol haritalarımız kaybolmuş, son yüzyılda kafamızı vura vura birçok tecrübeden geçmişiz. Ama aramızda bir fark var. Her kafamızı çarpmamızda yaşadığımız krizle beynimiz yeniden inşa ediliyor. Sizin yolunuz benim için çok can sıkıcı.'

Aradan 12 yıl geçti. O zaman bizim dünyaya çok ciddi katkılar sunabileceğimizi söylediğimde hafif müstehzi bir şekilde bu soruya muhatap olurdum. Ama şimdi nerede konuşursak konuşalım 'acaba Türkler bu konuya ne cevap verirler-' diye merakla takip ediliyoruz.''

-''Önce kendimizden emin olacağız''-

Hala da çok büyük krizlerle uğraştıklarını belirten Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bir ateş çemberinden geçiyoruz. Batıda ekonomik kriz var. Güneye ve doğuya baktığımızda siyasal yapıların çözüldüğünü görüyoruz. Bulunduğumuz coğrafyada bizim sağlam bir şekilde zemine basmamız lazım. Önce kendimizden emin olacağız. Sahip olduğumuz kadim birikimi de, içselleştirdiğimiz modernite birikimini de en iyi bizim anladığımızdan emin olacağız. 21. yüzyılın ilmi önderlerini yetiştireceksek bu iki unsuru bünyesinde barındıranlarla yetiştireceğiz. Sonra da bunları bir araya getirip, küreselleşmenin bütün sorunlarına cevap üretebileceğimiz bir çerçeve oluşturacağız. Yeni uygulamalar ortaya koymadan bu yapıyı dönüştürme imkanı yoktur. Bu anlamda bastığı yer doğruysa bir toplumun, ülkenin geleceğe bakışı ve perspektifi de sağlam olur.''


AA
SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara