Fransa, Ermenileri Türklere karşı maşa olarak kullanıyor

Fransa Parlamentosu'nda kabul edilen sözde Ermeni soykırımı iddialarının inkarını suç sayan yasa tasarısını Fransa Senatosu'nun da onaylaması büyük yankı uyandırdı. Tarihçiler, 1915 olaylarına dayandırılan soykırım iddialarını kabul eden Fransa'nın geçmişte olduğu gibi Ermenileri Türklere karşı kullanmak istediğini belirtiyor. Konuyla ilgili araştırma yapan Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu, Fransızların Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Gaziantep, Adana ve Mersin'deki katliamlarında Türklere karşı Ermenileri kullandığını hatırlatarak, Sarkozy'nin Türkiye'nin AB'ye alınmaması için yine Ermenileri kullanmaya çalıştığını söyledi.

Türk-Ermeni ilişkisinin 5. yüzyılda başladığını ve iki toplum arasında kalıcı dostluklar kurulduğunu anımsatan Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu, "Türkler, Ermeniler için anlaşılması kolay bir topluluktu. İlişkilerindeki kuralları gayet açıktı, dostluk yapanlar antlaşmalarına sadık kaldığı ölçüde müttefiklerinin siyasi, sosyal ve kültürel haklarına saygılı olurlardı. İnsaf sahibi Ermeni tarihçileri bugün bağımsız bir Ermeni kilisesi varsa bunun Türkler sayesinde var olduğunu kabul eder. Türkler tebaası olduğu sürece Ermenilerin sosyal ve kültürel yapılarını değiştirme gibi bir uğraş içine girmemişlerdi. Onların farklı bir dinden ve kültür dairesinden olması Türkler için bir anlam ifade ediyordu. Onlar için önemli olan tebaası olan unsurların devlete düşmanlık etmemeleriydi." dedi.

Bağımsızlık mücadelesi veren Ermenilerin birçok kez düşmanlarına karşı Türkler'den yardım aldığını kaydetti. Ermenilerin Sasanilere karşı Hunlar'dan destek aldığının altını çizen Prof. Dr. Tellioğlu, "Diğer yandan Hazarlara ya da Selçuklulara karşı mücadele ederken onlarla Türk oldukları için çatışmayan Ermeniler, sadece bağımsızlıklarını korumak için çabalamışlardır. Bağımsızlıklarını elde edebilecek insan gücüne sahip olmadıkları için de Roma, Haçlı, Moğol, Rus ve Fransız güçlerinden yardım aramışlardır. 1600 yıl tarihi derinliği olan Türk-Ermeni ilişkileri, 1915 olaylarına sıkıştırılarak Türk-Ermeni düşmanlığı temelinde şekillendirilmek isteniyor." değerlendirmesini yaptı.

Osmanlı Devleti'nin son dönemlerinde büyük devletlerin en çok ilgi gösterdiği toplulukların başında Ermeniler'in geldiğini anımsatan OMÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu, bu devletlerin başını da Fransa'nın çektiğini vurguladı. Fransızların diğer büyük güçler gibi Ermeniler içerisinde nüfuz oluşturmaya gayret ettiğini belirten Prof. Dr. Tellioğlu, şunları dile getirdi: "Fransa, Ermenilere misyonerlik uygulayarak Gregoryen mezhebine bağlı Ermeniler içerisinde mezheplerini yayarak Katolik bir grup oluşturdular. Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan sonra da işgale başladıkları Anadolu topraklarında oranın yerlisi olan Ermenileri öncü kuvvet olarak kullanarak yıllardır bir arada yaşadıkları komşularıyla savaştırmışlardır. Fransa Ermenilere, Türklerin hiçbir zaman reva görmediği bir şekilde davranmış, Ermeni vatandaşlar işgal ettikleri yerlerden çekilmek zorunda kalmıştır. Ancak orada yaşayan Ermenilerin bir daha aynı yerlerde varlığını sürdürmesini imkansız kılan bir düşmanlık tohumu ekmiş, iki taraf arasına kan girmesine sebep olmuşlardır."

Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Gaziantep, Adana ve Mersin'de katliam yapan Fransızların Ermenileri kullandığının altını çizen Prof. Dr. Tellioğlu, "Tıpkı bugünkü gibi. Fransa Senatosu'nda alınan karar tarihi gerçekleri değiştirmeye yetmez. Ancak tarihin bir kez daha tekerrür etmesi açısından trajik bir örnektir. Fransızlar, yine Ermenileri Türklere karşı kullanmaktadır." ifadelerini kullandı.