Dolar

34,9618

Euro

36,7516

Altın

2.981,18

Bist

10.125,46

'Başbuğ'un Yüce Divan'da yargılanması talebi yeni bir 367 garabetidir'

İzmir'de faaliyet gösteren Hukuk Bilimleri Merkezi Başkanı Av. Metin Özyurt, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un, özel yetkili mahkemelerde yargılanması gerektiğini söyledi.
    Türkiye Barolar Birliği'nin, Başbuğ'un Yüc

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-01-15 08:26:18

'Başbuğ'un Yüce Divan'da yargılanması talebi yeni bir 367 garabetidir'
İzmir'de faaliyet gösteren Hukuk Bilimleri Merkezi Başkanı Av. Metin Özyurt, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un, özel yetkili mahkemelerde yargılanması gerektiğini söyledi.
    Türkiye Barolar Birliği'nin, Başbuğ'un Yüce Divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesi'nce yargılanması gerektiği görüşüne katılmadıklarını açıklayan Özyurt, "Anayasa'mızın 148. maddesinden önce 145. maddesinde, soruşturma ve kovuşturma yetkisinin adliye mahkemelerinin görev alanına girdiği açıkça görülecektir. Hukuki yönden bu kadar açık olan hükümler karşısında, darbe ve anayasal düzeni değiştirmeye yönelik bir suçun yargılanması hakkında kamuoyunda yapılan yorumların, yeni bir 367 garabeti yaratmaya yönelik çabalar olduğunu düşünüyoruz." dedi.
    Asker kişilerin görev suçlarının askeri yargı alanına girmesini düzenleyen Anayasa'nın 145. maddesinde, anayasal düzene ve düzenin işleyişine karşı suçlara ait davaların her durumda adliye mahkemelerinde görüleceğinin belirtildiğini vurgulayan Av. Özyurt, "Anayasa'nın 148/7. maddesinde sözü edilen istisna, asker kişilerden Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının askeri yargı alanına giren suçlarda askeri mahkeme yerine Anayasa Mahkemesi'nde yargılanacağını düzenleyen bir hükümdür. Anayasa'nın 145. maddesindeki açık olan 'her halde' hükmüne rağmen iddia edilen suçun görev suçu olup olmadığının tartışılması dahi olanaksızdır. İddia edilen suç devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine ait bir suç ise fail kim olursa olsun, hangi görevde ve makamda olursa olsun görevli mahkeme adliye mahkemeleri olacaktır. Anayasa'nın maddeleri arasında bir hiyerarşi söz konusu olmadığı için genel hüküm ve özel hüküm tartışması yapılamaz." değerlendirmesinde bulundu.
    Metin Özyurt, yetki yönünden ise Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK)'nun yetkiyi düzenleyen 12. maddesinin 3. ve 5. fıkraları gereği suçun görüntülü ve sesli basın yayın araçlarıyla işlenmesi durumunda, yayının alınabildiği ve mağdurun olduğu yerin mahkemesinin yetkili olacağını söyledi. Özyurt, açıklamasında şunları dile getirdi: "CMK'nin tutuklamayı düzenleyen 100. maddesinde, 'Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlarda kuvvetli suç şüphelerinin varlığı halinde tutuklama nedeni var sayılabilir.' hükmü yer alıyor. Hukuki yönden bu kadar açık olan hükümler karşısında, darbe ve anayasal düzeni değiştirmeye yönelik bir suçun yargılanması hakkında kamuoyunda yapılan yorumların, yeni bir 367 garabeti yaratmaya yönelik çabalar olduğunu düşünüyoruz. Türk ordusuna uzun yıllar hizmet eden emekli Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un, anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs gibi bir suçla suçlanmış olması ayrıca üzüntü vericidir. Yargılamanın hızlı ve şeffaf şekilde yapılarak, tutuklu kişilerin bir an önce özgürlüklerine kavuşması tek dileğimizdir."

Haber Ara