Karşılıksız çekte hapis cezasının kalkması iş dünyasını ikiye böldü (Özel)
Karşılıksız çeklerde hapis cezasını kaldırmayı amaçlayan yasa tasarısı iş dünyasında tartışmalara sebep oldu. Düzenlemeye destek verenler kadar karşı çıkanlar da var. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Yardımcısı Halim Mete ile Müstakil
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-01-07 10:29:59
Çek kanununda değişiklik öngören yasa tasarısı ile karşılıksız çek verenlerin hapse girmeleri ortadan kaldırılıyor. Bunun yerine çek defterlerine el konulup banka hesaplarının 10 sene süreyle sınırlandırılması öngörülüyor. Çeklerini iade etmeyenler de dolandırıcı gibi yargılanacak. Bireylerin olumsuz sicillerinin yanında olumlu sicilleri de göz önünde bulundurulacak. Kişinin ticari hayatının tamamına bakılacak, bir hatadan dolayı büyük müeyyidelere muhatap olmasına imkan verilmeyecek. Konuyla ilgili çalışmayı tamamlayan Adalet Bakanlığı'nın tasarıyı yakın bir zamanda TBMM'ye göndermesi bekleniyor. Karşılıksız çeklerde hapis cezasının kaldırılmasına sıcak bakan TOBB Başkan Yardımcısı Halim Mete, yeni düzenlemenin alacaklı haklarının zayii olmaması adına tedbirler getirdiğini de işaret etti. Mete, "Fakat burada çek kullanmına dair 10 senelik süre fazla. Bu süre daha kısalabilir, 5 sene olabilir. ifadelerini kullandı.
Bankaların çek mağduriyetlerini önleme adına bireylerin sicillerini tutacağını da aktaran Mete, "Ama burada ömürlerince çeklerini vaktinde ödeyen bireylerin, bir olumsuzluk da sicillerine dahil oluyor. Bu anlamda olumlu siciller ile ilgili hakları zayi olmamalı. Diğer taraftan bankalar çek kullandıracakları bireyin sicillerini görebiliyor. Biz, ticaret erbabları da birine mal vereceğimiz zaman onunla ilgili bilgi alamıyoruz. Onun için TOBB'a bir link verilmeli, birliğin iş dünyasını temsilcileri hakkında malumat alabilmelerine imkan tanınmalıdır." diye konuştu.
MÜSİAD Başkanı Ömer Cihad Vardan da karşılıksız çeke uygulanan müeyyidelerin Türkiye'nin imajına yakışmadığını kaydetti. Çek yasasının yanında yeni yürürülüğe girecek olan Türk Ticaret Kanunu'nun kimi bölümlerinde de hapis cezalarının bulunduğunu anlatan Vardan, "Burada hapis kaldırılacaksa diğer önlemlerin de alınarak çek kesenlerin sorumlulukları net şekilde belirlenmeli." önerisinde bulundu. 10 senelik çek yasağının bir nevi güvence oluşturabileceğinden söz eden Vardan, olumlu ya da olumsuz sicil uygulamasının da devreye alınmasını istedi. Vardan, "Adam bin adet çek kesmiş, elinde olmayan sebeplerden 2-3'ünü ödeyememiş. Sicillerde bütün bunların göz önünde alınması önemli." dedi.
Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Başkanı Nurettin Özgenç, karşılıksız çeklerde hapis cezasının çare olmadığını ileri sürerek, "Burada dönen çek miktarınca para cezası uygulanabilir. Eğer çek ödenmediyse günlük faiz devreye koyulabilir. Çek kullanımının sınırlanması adına 10 sene de uzun bir vade. Bu zaman diliminde müeyyidenin muhatabı nasıl işini devam ettirecek. Esnaf mal almalı, bu anlamda kullanabileceği kanallar çek ya da kredi kartıdır." şeklinde konuştu.
"TASARI İLE TEKRAR KARŞILIKSIZ ÇEK KAYGISI OLUŞTU"
TUSKON Başkanı Rızanur Meral ise tasarıya tereddütle yaklaştı. "Tercihim karşılıksız çekte hapis cezasının devamından yana." diyen Meral, "Şu an piyasalarda çek kullanımı rayına oturtuldu. Karşılıksız çek kullanımı önemli oranda azaldı. Yeni çek yasa tasarısı ile böyle bir kaygı tekrar oluştu." ifadelerini kullandı. Meral, çek kullanımına 10 sene sınırlanmasını da yeterli bulmadı ve "Türkiye'de şirketler kolay kurulup kapanıyor. Karşılıksız çek verenler yeni şirketleri ile çek alıp kullanabilir. Öngörülen sistem istenen etkiyi yaratmayabilir." yorumunu yaptı.
İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yalçıntaş da karşılıksız çeke muhatap birey ve firmaların mağduriyetine dikkat çekti. Hapis cezası yerine yaptırım gücü fazla yeni mekanizmalar oluşturulması gerektiğini vurgulayan Yalçıntaş, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Aksi takdirde, bir taraftan çek güvenilir bir ödeme ve vadelendirme aracı olma özelliğini yitirirken, diğer taraftan da elinde karşılıksız çek bulunan kişi ya da firmanın mağduriyeti artar. 2009'da çıkarılan Çek Kanunu ile karşılıksız çek sayısının yarı yarıya azaldı. Bu azalma hapis cezasından değil bankaların sorumluluğunun artırılmasından kaynaklandı. Merkez Bankası verilerine göre 2011'de de karşılıksız çekte gerileme devam ediyor. Hapis cezası, yasa çıkmadan önce de vardı. Ama yasadan önce karşılıksız çek sayıları her sene artıyordu. Yasayla beraber çeki düzenleyen bankaların sorumlulukları artırıldı ve karşılıksız çek sayısı geriledi. Dolayısıyla bu tür bir mekanizmanın hürriyeti bağlamaktan çok daha etkili olduğu ortaya çıktı. Hürriyeti bağlamak yerine yaptırım gücü fazla yeni mekanizmalar oluşturmak gerekiyor."
SON VİDEO HABER
Haber Ara