Eğitim-Bir Sen: Bu ülkede akıtılan her damla kan yüreğimizi yakmaktadır

Eğitim-Bir Sen Siirt İl Başkanlığı, Siirt İli Öğretmenler Derneği ve Eğitim Bir Sen tarafından yapılan ortak açıklamada, "Ülkemizde karanlıklar içeren geçmişin tortularının yok edilmesi adına kararlı adımlar atıldığı bu dönemde, toplumun bütün kesimlerinin vicdanını kanatan bu tatsız olay yüreklerimizi yaralamıştır." denildi.
    Eğitim-Bir Sen İl Başkanlığı, Siirt İli Öğretmenler Derneği ve Eğitim Bir Sen Başkanı Adil Doğrusever tarafından Güres Caddesi'nde Sancaklar İlköğretim Okulu önünde yapılan açıklamada, bu ülkede akıtılan her damla kanın yürekleri yaktığı belirtildi. Olayın, şiddetten beslenenlere can suyu olduğu belirtilen açıklamada, şöyle denildi:
    "Ülkemizde karanlıklar içeren geçmişin tortularının yok edilmesi adına kararlı adımların atıldığı, sivil yeni anayasa çalışmasına toplum kesimlerinin katkısının alındığı, hükümet sözcüsü Sayın Bülent Arınç'ın toplumu ciddi manada rahatlatan Meclis konuşmasının olumlu yansımalarının yaşandığı şu günlerde gerçekleşen ve toplumun bütün kesimlerinin vicdanını kanatan bu tatsız olay yüreklerimizi yaralamıştır.
    Dün olduğu gibi bugün de kandan beslenen, puslu havayı nimet bilen canilerin varlığını biliyoruz. Bu canilerin toplumun refahını, kardeşliğini, barışını ve bütünlüğü bozmak adına ellerinden geleni esirgemedikleri bir ortamda, Uludere'de yaşanan sivil kayıplarda kimlerin kazançlı, kimlerin zararlı çıktığına iyi bakarak değerlendirme yapmamız gerektiğini düşünmekteyiz. STKlar olarak bir kez daha haykırmak istiyoruz ki bu ülkede akıtılan her damla kan yüreğimizi yakmaktadır. Akıtılan 35 masum sivilin kanının barış için ödenen son bedel olmasını temenni ediyoruz. Bizler dün olduğu gibi bugün de toplum vicdanını yaralayan, kanatan bütün olaylarda meydanlara çıkarak telinle kınadık. Uludere'de yaşanan ve 35 sivil vatandaşımızın hayatına mal olan talihsiz olaya da aynı oranda tepki gösteriyor ve kınıyoruz. Olayın bütün detaylarıyla aydınlatılmasını, sorumlularının hukuk önüne çıkarılmasını bekliyoruz.
    Siirt Sivil Toplum Kuruluşları olarak, yıllardır yaşadığımız coğrafyada cereyan eden sorunun demokratik yöntemlerle çözümünün gerektiğini düşünüyoruz. Meclis'in insiyatifi elinde bulundurmasını, en son yaşanan talihsiz olayla ilgili de TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu'nun olayı her yönüyle ve ivedilikle araştırıp, sonuçlarını Türkiye kamuoyuyla paylaşmasını talep ediyoruz." Açıklamanın ardından grup sessiz bir şekilde dağıldı.