Dolar

34,8700

Euro

36,6756

Altın

3.021,04

Bist

10.053,97

Dr. Dizdar: Herkesin vücudunda tarım ilacı artığı var

İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü'nden Dr. Yavuz Dizdar, herkesin vücudunda tarım ilacı artığı olduğunu söyledi. İzmir'de Bornova Belediyesi'nin düzenlediği "Sağlıklı ve Dengeli Beslenme" konulu panele katılan Dizdar, Türkiye'de insan dokusu v

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-12-21 09:03:54

Dr. Dizdar: Herkesin vücudunda tarım ilacı artığı var
İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü'nden Dr. Yavuz Dizdar, herkesin vücudunda tarım ilacı artığı olduğunu söyledi. İzmir'de Bornova Belediyesi'nin düzenlediği "Sağlıklı ve Dengeli Beslenme" konulu panele katılan Dizdar, Türkiye'de insan dokusu ve sütü üzerinde yapılan bir araştırmaya göre herkesin vücudunda kimyasal atık ya da tarım ilacı artığı olduğunu ifade etti.
Türkiye Kalite Derneği (KalDer) İzmir Şubesi ile birlikte düzenlenen "Güvenli Gıda Günleri" kapsamındaki panelde Dr. Dizdar, "Endüstriyel Çağ Kanserleri" başlıklı bir sunum yaptı. Yüksek basınç ve sıcaklıkla işlenmiş gıdaların sakıncalarını anlatan Dizdar, bu şekilde üretilen yoğurtların ekşimediğini, kutulu sütlerin bozulmadığını vurguladı. Bu tür besinlerdeki vücuda yararlı bakterilerin yok edildiğini belirten Yavuz Dizdar, "Bu tip ürünler, çorak toprak gibi. Oysa kalın bağırsağımızda, beslenmesi gereken 10 trilyon bakteri var. Bakterilerinden arındırıldığı için ekşimeyen, bozulmayan ürünler bunu sağlayamıyor." dedi. Yaklaşık 15-20 yıl önce 2,5 saatte pişen tavuğun, artık 15-20 dakikada piştiğine dikkat çekerek, "Bu tavukların bize hiçbir faydası yok. Kırmızı ete de 5 bin bar basınç uyguluyorlar. Pembeleşen etin içinde, vücudumuz için gereken bakretiler üremiyor. Gelenekselden, doğaldan uzaklaşan beslenmeden uzak durmalıyız." şeklinde konuştu.
Panelistlerden Herkes İçin Acil Sağlık Derneği Başkanı Dr. Ülkümen Rodoplu ise obezite sebebiyle dünyada her yıl ortalama 2,5 milyon kişinin hayatını kaybettiğini belirterek, kalp damar hastalıklarının yüzde 70'inin de obeziteden kaynaklandığını söyledi. Yrd Doç. Dr. Reci Meseri de "Yeterli ve Dengeli Beslenme" konulu sunumunda suyun önemine dikkat çekti. Susadıktan sonra su içmenin doğru bir davranış olmadığını vurgulayan Meseri, "Susadıktan sonra vücut artık kuruma sinyalleri veriyor. Vücut kurumadan, düzenli olarak su içilmeli." dedi. Diyetisyen Çiğden Çetinkaya ise "Sağlıklı ve Dengeli Beslenme" başlıklı sunumunda, tek tip besine dayalı diyet programlarının tehlikesine dikkat çekerek, "Zayıflamak isteyen bir kimsenin hedefi, haftada 1 ya da 2 kg.vermek olmalıdır." diye konuştu.

Haber Ara