"Ne zaman Ortadoğu ve Türkiye ile ilgili bir proje olsa Ermeni dosyası açılıyor"
Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Doç.Dr. Haluk Selvi, Fransa'da Ermeni soykırımını inkâr edenlere hapis ve para cezası öneren yasa teklifine ilişkin olarak, "Devletler ne zaman Ortadoğu ve Türkiye ile ilgili
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-12-20 13:28:40
Fransa Meclisi, perşembe günü Ermeni soykırımı iddialarını inkâr edenlere hapis cezası öneren yasa teklifini görüşmeye hazırlanıyor. Araştırmacılar yasa teklifinin bilime, tarihi gerçeklere, demokrasiye ve fikir özgürlüğüne ağır darbe vuracağını belirtti.
Yasa teklifine ilişkin Cihan Haber Ajansı (Cihan)'na değerlendirmelerde bulunan Doç. Dr. Haluk Selvi, dünyadaki Ermeni Diasporası'nın 1923 yılından bugüne kadar soykırım iddiasından vazgeçmediğini ve planlı bir şekilde çalıştığını ifade etti.
Birbirine komşu olan, birbirini çok iyi tanıyan Türkler ve Ermenilerin diaspora tarafından büyük bir düşman haline getirildiğini savunan Selvi, şunları söyledi: "Ermeni lobileri geçim kaynaklarını Ermenilerden topladıkları yardımlara bağlamış durumdalar. Bu lobilerin gelir kaynağı soykırım psikolojisi üzerine kurulu. Dünyanın dört bir tarafında bulunan Ermenileri bir araya getiren şey bu soykırım olgusu. Onlar bunun farkındalar. Böyle bir olgunun peşinde koşmasalar diaspora dağılır. Bu yüzden birbirine komşu olan, birbirini çok iyi tanıyan Türk ve Ermeniler onlar sayesinde düşman haline getirildiler. Türk vatandaşları bugün Ermenileri bir düşman olarak algılamıyor. Onları kendi parçaları ve komşu bir ülke olarak algılıyorlar. Ama dünyanın neresinde olursa olsun Ermeniler arasında yüzde 90 oranında bir Türk düşmanlığı ve kini var."
"BİLİME, DEMOKRASİYE VE FİKİR ÖZGÜRLÜĞÜNE AĞIR DARBE VURULUYOR"
10 yıl önce soykırım iddiasını kabul eden Fransa'nın şimdiki yasa teklifiyle soykırımı inkar edenleri kanuni olarak cezalandırmayı hedeflediğini kaydeden Selvi, insanların kendi düşüncelerini açıklamalarına ve fikir özgürlüğüne büyük bir darbe vurulmak istendiğini vurguladı.
Bunun Fransa kültürüyle bağdaşmayan bir hareket olduğunu anlatan Selvi, "Bunu hayretle izliyoruz. AB'nin temelini oluşturan Fransa'nın, demokrasinin temeli ve beşiği olduğunu iddia eden bir milletin temsilcileri böyle davranabilir mi? Bu kadar yanlı bir kararı alabilir mi? Bilime, demokrasiye ve fikir özgürlüğüne bu kadar ağır darbe vurabilir mi?" diye konuştu.
Fransa'nın iktisadi yönden zayıfladığı ve geri adım attığı Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da Türkiye'nin büyüyen bir güç olması ve yaklaşan seçimler öncesi kaos içinde bulunan Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin yaklaşık 450 bin Ermeni'nin oyunu alabilmek için soykırım kozunu kullandığını söyleyen Selvi, şöyle konuştu; "Türkiye'nin Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da büyüyen bir güç olması Avrupalı devletleri rahatsız edici konulardan birisi. Suriye ve Libya Fransa'nın hareket alanları. Libya iktisadi yönden önde olduğu bir coğrafyaydı. Şimdi Türkiye bu iki coğrafya da önde yer alıyor. Sarkozy iç politikada büyük bir kaosla karşı karşıya. Bunu çözmek istiyor. İşte böylesine bir kaos ortamı içerisinde 450 bin kişilik Ermeni nüfusunun vereceği oy potansiyeli Sarkozy'yi rahatlatacak. Bunu hedefliyor. Diğer taraftan da Türkiye'ye bir gözdağı vermiş olacak. Yani "benim hâkimiyet alanıma fazla yaklaşma, aksi takdirde kozlarımı kullanırım" yaklaşımı veriyor."
"ERMENİ SORUNUNDAN KURTULMANIN TEK YOLU GÜÇLÜ TÜRKİYE"
"Devletler ne zaman Ortadoğu ve Türkiye ile ilgili bir projeleri olsa Ermeni dosyasını açıyorlar" diyen Selvi, yeniden böyle bir dosya ile karşı karşıya olduklarını dile getirdi.
10 yıl önce Fransa parlamentosunun bütün tarihi gerçekleri bir tarafa atarak Ermeni soykırımını tanıdığını, Türkiye'nin ise iktisadi ve uluslararası ilişkiler yönünden zayıf olması nedeniyle buna fazla tepki veremediğini kaydeden Selvi, bugün Türkiye'nin güçlü bir statüde olduğuna dikkati çekti.
Türkiye'nin Fransa'ya ekonomik yaptırımlarda bulunabilecek bir durumda olduğunu ifade eden Selvi; "Fransa'nın ihracatında ve ithalat dengesinde 15. sırada yer alıyor Türkiye. Bu göz ardı edilemeyecek bir statü. Türkiye kesinlikle Fransa mallarına boykota varan bir kararı alıp uygulayabilecek güce sahiptir. Fransa parlamentosu böyle bir akıl tutulması yaşarsa Türkiye için en akılcıl yol bu gibi görünüyor. Fransa açısından siyasi münasebetler mi? Yoksa iktisadi münasebetler mi önemli? Kriz yaşayan Avrupa ülkeleri için iktisadi münasebetler bugün daha çok ön planda." şeklinde konuştu.
Ermeni sorununun hiç bir zaman bitmeyeceğini vurgulayan Selvi; "Bundan 10 yıl sonra biz aynı şeyi tartışacağız, konuşacağız. Ermeniler bu davalarından Türkiye bu soykırımı kabul etmiş olsa bile vazgeçmeyecek. Türkiye bundan nasıl kurtulur. Türkiye baskılardan siyasi ve iktisadi yönden güçlü durarak, milli gelirini arttırarak, milli iktisada dayalı bir ekonomik sistem kurarak karşı koyabilir. Bu Ermeni sorunundan kurtulmanın bir tek yolu var; o da güçlü bir Türkiye. Başka kurtuluşu yok. Zayıfladıkça Ermeni sorunu gibi konular daha çok baskı unsuru olarak kullanılacak." ifadesini kullandı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara