Dolar

36,4935

Euro

37,8900

Altın

3.346,41

Bist

9.658,72

'Revaklar yerinde korunmalı'

Başkent Üniversitesi Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Osmanlı Sanatı Uzmanı Prof. Dr. Filiz Yenişehirlioğlu, revakların büyük mimari ögeyi engelleyici yapılar olmadığını, revakların altında da ibadet edilebileceğini söyledi.

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-12-06 11:32:53

'Revaklar yerinde korunmalı'
Prof. Dr. Yenişehirlioğlu, Kabe'de yapılması planlanan düzenleme kapsamında Osmanlı revaklarının yıkılmasıyla ilgili tartışmalara ilişkin olarak AA muhabirlerine yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan yönetiminin Osmanlı eserlerini yıkmaya devam ettiğini öne sürdü.

Bunun iki nedeni olduğunu ifade eden Prof. Dr. Yenişehirlioğlu, ''Bunlardan biri Suudi Arabistan'da geçerli olan Vahabi mezhebinin geçmişi ve geçmişteki kültür varlıklarının devamlılığını kabul etmemesidir. Vahabi inancına mensup olanlar için Kabe ve Medine'deki Hz. Muhammed'in evi dışındaki yerler kültür varlığı değeri taşımıyor. Korumacılığı kabul etmiyorlar. İkinci neden ise Osmanlı'nın bu coğrafyada çok büyük bir varlık göstermiş olmasıdır. Bu varlıktan rahatsız oluyor'' dedi.

Yenişehirlioğlu, Kabe çevresindeki revakların yıkılmasının daha önce de gündeme geldiğini belirterek, 'Bu revakları yıkalım, avlu genişlesin' denildi ancak revaklar büyük mimari ögeyi engelleyici yapılar değildir. Revakların altında da namaz kılınabilir'' diye konuştu.

Osman İmparatorluğu'nun Yavuz Sultan Selim döneminde Ortadoğu'ya hakim olmasıyla İslamiyet'in en kutsal yapısı olan Kabe'nin bakımını da üstlendiğini ifade eden Yenişehirlioğlu, ''O dönemlerde Kabe'nin bakımının yapılması ve hac sırasında gerekli olan organizasyonların yapılması için vakıflar kuruluyor, bu vakıflardan sağlanan paralarla Kabe'nin ihtiyaçları temin ediliyordu. Kabe'nin Osmanlı tarafından korunması dolayısıyla hacca gidenlerin sayısında artış olması üzerine çevresinin büyütülmesi ihtiyacı doğmuştur. Böylece Osmanlının getirdiği şehircilik anlayışı kapsamında Kabe düzenlenmiştir. Osmanlı mimarisi avluyla beraber revak sistemini de kullanır'' dedi.

Revakların başlı başına bir yapı elemanı olmadığını, bir yapıya bağlı olması gerektiğini belirten Yenişehirlioğlu, şunları söyledi:

''Osmanlı dönemindeki birçok eserde kemerli, 3 tarafı açık, bir tarafı duvara bağlı revak sistemini buluruz. Dolayısıyla revakların önemi revak oldukları için değil ama Kabe'nin etrafında Osmanlı döneminde inşa edilmiş bir bölüm olmasından kaynaklanıyor. Osmanlı Kabe'ye çok yatırım yapıyor, bakımı için etrafında imaretler inşa ediliyor. Neredeyse bütün padişahların, paşaların oralarda yapmış olduğu bir eser vardır.''

Kabe'nin etrafındaki revakların Osmanlı döneminde yapılmadığını ifade eden Yenişehirlioğlu, şunları kaydetti:

''Ahşaptan bir avlunun çevresinde revak gibi galeri kısmının daha önce de olduğunu biliyoruz ama Osmanlı döneminde bunlar taş ve kagir olarak yeniden inşa ettirildi. Sonra tabii hem Kabe hem de çevresi farklı tarihlerde onarımlara da uğruyor. En büyük onarım 1. Ahmet zamanında oluyor. Mimarbaşı Sedefkar Mehmet Ağa'yı Kabe'ye gönderen 1. Ahmet, Kabe'nin duvarlarını yeniden inşa ettiriyor. İslamiyet'ten önceki Kabe binası günümüze kadar kalmıyor. İlk yapı kerpiç ve ahşaptan yapılmış son derece basit bir yapıydı. Osmanlı geldiğinde kendi mimari yapısına uygun restorasyon yapıyor. Yağmur sularının oluklarına kadar gümüşle yapılıyor. Bu da Kabe'ye verilen değeri gösteriyor.''

''Revaklar yerinde korunmalı''

Revakların yıkılması tartışmalarının merhum Turgut Özal'ın başbakanlığı döneminde de gündeme geldiğini, o dönemlerde de revakların yıkılıp ibadet alanı için avlunun genişletilmesinin istendiğini hatırlatan Yenişehirlioğlu, şöyle konuştu:

''Bu revakları yıkalım, avlu daha da genişlesin' denildi ama revakların altında da namaz kılınabilir. Bu revakların kaldırılmasıyla sağlanacak yer çok büyük bir alan oluşturmaz. Ancak bu defa amaç sadece yıkmak değil, Kabe'nin tüm çevresine eğer doğruysa yeni bir projeyle tamamen değiştirme isteği var. Yani burada farklı amaç var. Osmanlının kültürel varlığı tamamen silinmek isteniyor. Revakların Türkiye'ye getirilmesi ihtimali düşünülebilir ancak yerinde korunması daha uygun olur. Kabe yakınlarında, içerisinde Suudi Arabistan yönetimi tarafından yıkılan Osmanlı eserlerinin minyatürlerinin de sergileneceği bir açık hava müzesi oluşturulması projesinin pazarlık konusu edilmesi daha yerinde olur. Bu müze oradaki Osmanlı varlığının gelenlere gösterilmesi açısından yararlı olur. Yoksa revakların buraya getirilmesi fazla bir anlam ifade etmez. Çünkü orada yapılan bir şeyi orada korumak, orada göstermektir önemli olan.''

Revaklar

Revak (sundurma), Kabe'nin etrafını çeviren ancak Kabe yüksekliğini aşmayan kubbeli yapıya deniliyor. Kanuni Sultan Süleyman döneminde yapımı için çalışmaların başlatıldığı revak projesini Mimar Sinan çizmişti. Revaklar, Kanuni Sultan Süleyman'ın oğlu 2. Sultan Selim döneminde de yapılmış ve Müslümanların hizmetine sunulmuştu.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, AA'ya yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan'dan Türkiye'ye konuyu görüşmek üzere bir heyet geleceğini, heyette Kabe ve civarını iyi bilen mimar ve mühendisler ile Kabe'nin sorumluluğunu üstlenen yetkililer bulunacağını belirtmişti.

AA

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Haber Ara