Dolar

34,8721

Euro

36,7488

Altın

3.039,83

Bist

10.058,47

52 yıldır tekerlekli sandalyede, hâlâ hayatı çok seviyor (Özel)

Aydın'ın Nazilli ilçesinde, çok nadir görülen juvenil romatoid artrit (still) hastalığı sebebiyle 52 yıldır tekerlekli sandalyede yaşayan Devlet Üttü, buna rağmen hayata bağlılığıyla mutlu yaşıyor. Hastalığa 1 yaşındayken yakalandığını, tedavisi için

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-12-06 10:20:56

52 yıldır tekerlekli sandalyede, hâlâ hayatı çok seviyor (Özel)
Aydın'ın Nazilli ilçesinde, çok nadir görülen juvenil romatoid artrit (still) hastalığı sebebiyle 52 yıldır tekerlekli sandalyede yaşayan Devlet Üttü, buna rağmen hayata bağlılığıyla mutlu yaşıyor. Hastalığa 1 yaşındayken yakalandığını, tedavisi için maddi imkanları olmadığını söyleyen 53 yaşındaki Üttü, "O zamanlar pek imkan olmadığı için zor bir hayat yaşadım. Zaman geçtikçe ellerimi ve ayaklarımı kullanamaz hale geldim. Ailemin maddi durumu da çok iyi değildi, benimle özel olarak ilgilenemiyorlardı. Hayatın, bütün zorluklara rağmen çok güzel olduğunu düşünüyorum ve gülümsüyorum." dedi.
Devlet Üttü, hiç okula gidememiş ama okuma yazmayı kendi imkanlarıyla öğrenmiş. Nazilli İlçe Halk Kütüphanesi kayıtlarında, en çok kitap okuyanlar sırasında birinci. Hayatı boyunca yaklaşık 6 bin kitap okumuş. Okumanın yanında şiir yazmayı da çok seviyor Devlet Üttü. 53 yıllık hayatında bütün özlemlerini, hasretlerini mısralara aktarıyor. Çocuk parkında oynama özlemini, sokakta sek sek oynama isteğini, okula gidip sıralarda oturma arzusunu ve en çok istediği ama olamadığı annelik duygusunu şiirlerinde dile getiriyor.
Bugüne kadar 15 defa ağır ameliyat geçirdiğini belirten Üttü, hayatı şöyle özetliyor: "Evet ellerim, ayaklarım tutmuyor. Ellerimle yemek yiyemiyorum veya yürüyemiyorum. Küçüklüğümde hiç okula gidemedim örneğin. Arkadaşlarım dışarıdayken ben onlarla oynayamadım. Sek sek oyununu bilirmisiniz? Küçüklüğümde hep pencereden arkadaşlarıma bakardım. Onlar sek sek oynarken izlerdim ama ben hiç oynayamadım. Ellerim tam olarak tutmadığı için beş taş da oynayamadım hiç. Okula gidemedim, önlük giyemedim. Bir öğretmenim olmadı hiç. Anne olmayı çok isterdim ama evlenemedim ve anne olamadım. Anlatsam içimdekileri, roman olur. Tüm bu hiçlere rağmen şükretmeyi bildim. Kendi kendimi mutlu ettim. Örneğin voleybol oynayamadığım için üzüldüm belki ama oynayanlara bakarak mutlu oldum. Anne olamadım ama tüm çocukları kendi çocuklarım gibi sevdim. Kısacası hayatta her şeye rağmen mutlu olmayı ve gülümsemeyi öğrendim."
SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara