Şamil Tayyar: Başıma bir şey gelirse sorumlusu Rıdvan Dilmen'dir...

Futbolda şike soruşturması kapsamında yaşanan tartışmalar bir milletvekili ile eski bir futbolcu ve yorumcuyu karşı karşıya getirdi. AK Parti'nin gazeteci kökenli milletvekili Şamil Tayyar, şahsına yönelik bir saldırıdan futbol yorumcusu Rıdvan Dilmen'in sorumlu olacağını söyledi.
    Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün şike yasasındaki değişikliği veto etmesi için mektup yazan Milletvekili Şamil Tayyar, veto kararının ardından Rıdvan Dilmen'in kendisini hedef aldığını belirterek, 'Şahsımı hedef alan bir saldırı olursa sorumlusu Rıdvan Dilmen'dir!" diye açıklama yaptı.
    Veto kararına iki kişinin üzüldüğünü bunlardan birinin Fenerbahçe'nin Metris'te cezaevinde olan Başkanı Aziz Yıldırım'ın eşi diğerinin de Rıdvan Dilmen olduğunu bilderen Tayyar, 'Rıdvan beni tehdit ediyor, soruşturma açılsın!" uyarısı yaptı. Tayyar, "Kanunun veto edilmesine en çok üzülen 2 kişi var: Aziz Yıldırım'ın karısı ve Rıdvan Dilmen!" dedi.
    Tayyar, Cumhurbaşkanı'nın şike yasasını veto etmesinin ardından canlı yayında ateş püsküren ve kendisini de eleştiren Rıdvan Dilmen'e demediğini bırakmadı. Dilmen için, "Bu arkadaş parlamentonun nasıl çalıştığını bilmediği için parlamentoyu futbol sahası zannediyor.' diyen Tayyar, şunları söyledi:
    'Son zamanlarda da televizyonda yorumlar yapıyor. Ben onu spor yorumcusu sanıyordum meğersem çok farklı ilişkilere girmiş bir arkadaşımızmış. Bu kanunun Cumhurbaşkanı tarafından veto edilmesine üzülen iki kişi var. Bir Aziz Yıldırım'ın karısı, iki Rıdvan Dilmen. Ben bunu çok anlamış değilim. Çok seviyor olabilirsin ama kimseyi tehdit etmeye hakkınız yoktur. Fenerbahçe ile ilgili olumsuz kararı veren hakem Türkiye'ye gelirse onu vururlar diyor. Sen kimsin ya? Sen o hakeme, o hakeme verdiğin cevap üzerinden bize şantaj yapamazsın."
    TV8'de Erkan Tan'ın sorularını cevaplandıran AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, kendisini eleştiren Rıdvan Dilmen ile ilgili sert açıklamalarda bulundu. "Rıdvan beni tehdit ediyor, soruşturma açılsın!" diyen Tayyar, Dilmen'in konuşmalarında tehdit ve şantaj olduğunu belirtti. Savcıları göreve çağıran Tayyar, şunları söyledi:
    "Ben buradan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığını uyarıyorum ve suç duyurusunda bulunuyorum. Rıdvan'ın konuşması başta şahsım olmak üzere bir tehdittir, bir şantajdır, soruşturma açılmalıdır.'
    Dilmen'in hararetle şike soruşturmasına karşı açıklamalar yaptığına dikkat çeken Tayyar, 'Sen Olgun Peker'in, Aziz Yıldırım'ın çetesinin bir üyesi misin? Gelinen noktada onların tetikçisi gibi bir görüntü vermektedir.' dedi.
    Dilmen'in kamuoyu önünde tüm saygınlığını yitirdiğini kaydeden Tayyar, 'Rıdvan Dilmen tüm saygınlığını yitirmiştir. Bundan kurtulmak için toplumdan özür dilemelidir." diye konuştu.
    "Şahsımı hedef alan bir saldırı olursa sorumlusu Rıdvan Dilmen'dir!" açıklamasını yapan Tayyar, şunları söyledi:
    'Bu kanunun veto edilmesinde payı olan siyasilerden birisi olarak bizim içinde farklı bir mesaj olarak düşünülebilir. NTV de çok ciddi ve saygın bir kanaldır. Bu tarz ahlaksız adamlara da yer vermemelidir. Eğer bir çetenin içerisindeyse gitsin hesabını yargıya versin. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Hiçbir spor yorumcusu ekrandan vururlar diye bir siyasetçiyi bir sporcuyu tehdit edemez. Yarın bir gün şahsımızı hedef alan bir saldırı olursa bunun sorumlularından bir tanesi Rıdvan Dilmen'dir ve bunun da hesabını veremez."
    "Grubun önerisine karşı iken Meclis'te nasıl söz alacaksınız?" şeklinde yorum yapan Tayyar, 'Rıdvan Dilmen'in kendisi için, 'Televizyonda değil Meclis'te konuşacaksın' demesine şu yanıtı verdi:
    "Teklifte 4 partinin imzası var. Açıkçası Meclis'te konuşmak aklımdan geçti. Ama grup adına söz alıp, aleyhinde konuştuğun zaman grubunla çatışırsın. Dolayısıyla Meclis'te konuşmadım. Zaten siz grup aracılığıyla söz alıp konuşuyorsunuz. Grubun önerisine karşı iken, nasıl söz alıp konuşacaksınız?"
    Tayyar, bu hadisenin de bu kanunun ne amaçla çıkarıldığını gösterdiğini belirterek, 'Şike teklifinin bu noktaya gelmesinin gerisindeki isim ise Ali Uzunırmak'tır. Yıldırım Demirören'e mihmandarlık yapan, parlamentoda onu gezdiren, tüm partilere götüren ve işi kurtarmaya çalışan Ali Uzunırmak'tır. Elbette ki AK Parti'nin imzası olmasa bu çıkmazdı. Bir takım argümanlarla teklife imza atılmasını sağlıyorlar." diye konuştu.
    Şike kanununa 4 partinin birden imza atmasına şaşırdığını söyleyen Tayyar, "Bu nasıl bir duygudur ki 4 parti buna imza atıyor. Ben anlamış değilim. Bizim için Türkiye'ye çağ atlatacak daha hayati konular var, mesela yeni anayasa. 12 Haziran'dan bugüne parlamentoda çıkardığımız ilk kanun şike kanunu. Ayıp değil mi? Uluslararası sözleşmeleri saymazsak ilk kanun. Bu kabul edilebilir mi?" açıklamalarında bulundu.