Dolar

34,8967

Euro

36,7727

Altın

3.007,54

Bist

10.058,63

'Kredi baskısı Çiller'den'

Dersim özrüne ve tartışmalarına, abesle iştigal biçimde CHP’nin İş Bankası’ndaki hisseleri de katılmak istenirken, İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince, komplo teorilerine Moskova’dan cevap verdi.

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-12-03 10:01:53

'Kredi baskısı Çiller'den'
Özince bankada Atatürk’ten miras yüzde 28 hissesi olan CHP’den hiçbir zaman siyasi baskı görmediklerini belirtirken, “Ancak üzerimizde siyasi baskı olmadı mı? Oldu... Sadece bir kere. O da Erol Evcil’e kredi verilmesi için Tansu Çiller’den geldi” dedi.

Türkiye bir şekilde Dersim tartışmasının içinde kendini bulurken yine bir şekilde olaya İş Bankası’ndaki CHP hisseleri de sokulmak istendi. Daha da ileri gidilerek CHP’nin zaman zaman İş Bankası’na bazı eşe dosta kredi kullandırması için baskı yaptığı öne sürüldü.

İş Bankası yönetimi uzun süre bu abesle iştigal tartışmalara uzak durmaya çalışsa da Moskova’da İşbank Rusya’nın açılışı sırasında gazetecilerin ısrarlı soruları üzerine bu konuya girmek zorunda kaldı. İş Bankası üzerinde CHP’nin hiçbir zaman siyasi baskısının olmadığını söyleyen İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince, “CHP bu anlamda etkisiz ama üzerimizde siyasi baskı olmadı mı? Oldu. Sadece bir kere. O da CHP’den değil Erol Evcil’e kredi verilmesi için Tansu Çiller’den geldi. O krediyi Çiller verdirdi” dedi. Özince, şöyle devam etti:

“Siyasetin etkilediği banka çoktur. Ancak en az etkilenen biziz. Biz çalışanlar olarak bankanın yüzde 40 hissesini laf olsun diye almadık; siyasetten daha az etkilenmek için aldık. Siyasiler size etki edebilir mi? Eğer ettirirsen eder. Üstelik rakibin de sırtına biner. Biz bindirmemek için uğraşıyoruz. Bence Ziraat ve Halkbank da bizim yöntemle yani çalışanlara satılarak özelleştirilmeli. Son olarak yönetim kurulunda uzun zamandır ilk kez CHP üyesi olan kimse bulunmadığını eklemek istiyorum. Ayrıca CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu banka konusunda çok hassas.”

Tazminat önerisi...

Özince, Dersim’de yakınlarını kaybedenlere, Başbakan’ın özrü sonrası devletin ödemesi muhtemel tazminatın CHP’nin İş Bankası hisselerinin satışından elde edilecek gelir ile ödenmesi teorisine de şu kısa cevabı vermekle yetindi:

“CHP adına yönetime atanan 4 kişi de parti üyesi değildir. Dersimliler bizi bu olaylardan sorumlu görse İş Bankası şubeleri taşlanırdı. Kuzey Irak’ta, Yüksekova’da şube açtığımızda Kürt vatandaşlardan yoğun ilgi görüyorum.”

İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali de bankadaki CHP hisselerine ilişkin tartışmaların hatırlatılması üzerine, “İş Bankası’nın kuruluşundan gelen ve Atatürk’ün hisseleri CHP tarafından temsil ediliyor. Ancak bu hisselerin temettü haklarına sahip değil. Temettü hakları olmayan bir hisseyi kime satacaksınız? Bu haklara Türk Tarih Kurumu (TTK) ile Türk Dil Kurumu sahip. İş Bankası’nın ana sermayedarı İş Bankası Mensupları Munzam Sosyal Güvenlik ve Yardımlaşma Sandığı Vakfı. Bizim böyle bir gündemimiz yok. Biz işimizi iyi yapmak istiyoruz” cevabını verdi.

İş Bankası Moskova’ya demir attı, sıra Batum’da

Bölgesel güç olma hedefiye yurtdışı yatırımlarına ağırlık veren İş Bankası Balkanlar’da açtığı Sofya şubesinden sonra Bank Sofia ile Rusya’ya da adımını attı. Banka, Nisan 2011’de yüzde 100 hissesi 40 milyon dolara satın aldığı Bank Sofia’nın adını İşbank Rusya olarak değiştirerek resmi açılışını gerçekleştirdi. İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince ve İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali’nin ev sahipliğinde İşbank Rusya’nın Moskova şubesinde gerçekleştirilen açılışa Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Rusya Federasyonu Ankara Büyükelçisi Vladimir İvanovskiy, Türkiye’nin Moskova Büyükelçisi Aydın Adnan Sezgin, Rusya Federasyonu İstanbul Başkonsolosu Alexey Yerhov, İşbank GmbH ve İş Bankası yöneticileri katıldı. Açılış öncesi gazetecilerle bir araya gelen Adnan Bali, İşbank Rusya’nın hedeflerini ve bankanın büyüme stratejisini anlattı. Türkiye ile Rusya arasındaki ticaret hacminin 2010’da 26 milyar dolar olduğunu, gelecek 5 yılda bunun 100 milyar dolara çıkarılmasının hedeflendiğini anımsatan Bali, “Türk işadamları Rusya’da bugüne kadar 32 milyar dolarlık 1200 projeye imza attı. Rusya’da banka satın alma vizyonumuzun temelinde; Türkiye ve Rusya Federasyonu arasında artarak gelişen ticari ilişkilerin, Türk şirketlerinin Rusya’da yaptığı yatırımların önemli boyutlara ulaşması ve yine Türk şirketlerinin diğer Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerine ilgisi yatıyor” dedi.

Markette kredi kartı satacak

İşbank Rusya ile bu ülke pazarında kurumsal ve ticari bankacılığa odaklanacaklarını söyleyen Bali, nisanda 40 milyon dolara fiilen devraldıkları Bank Sofia’nın 25 milyon dolarlık gayrimenkulunun bulunduğunu kaydetti. Bankanın 1994’te kurulduğunu 386 çalışanı 6 şubesi, 9 da bağlı şubesi olduğunu aktaran Bali, şubelerin; Moskova, Balakova, Samara, St. Petersburg, Saratov ve Novosibirskt’te olduğunu dile getirdi. Bali, kurumsal ve ticari bakmacılığın yanı sıra bireysele de odaklanacaklarını ifade ederek. “Biz ülkenin şartlarına göre bankacılık yapacağız. Şu anda Rusya’da süpermarketlerde kredi kartı pazarlanıyor. Bireysel bankacılıkta büyüme kararı alırsak ülke şartları neyi gerektiriyorsa onu yaparız. Gerekirse süpermarketlerde kredi kartı satışı yaparız” diye konuştu.

Sınır ötesi büyümeye devam

Yurtdışına bankacılık ihraç eder hale gelmekten mutlu olduklarını pudluyuz Adnan Bali: “Bölgemizde yaşanabilen dönemsel sıkıntılar orta ve uzun vadede bakışımızı değiştirmeyecek. Kazakistan, Azerbaycan ve Balkan ülkeleri ile Ortadoğu başta olmak üzere yakın coğrafyamızda önümüzdeki dönemde bankamızca yeni inisiyatifler alınmasına yönelik çalışmalar sürdürülmekte.Uygun koşullar oluştukça İş Bankası’nın sınır ötesi büyüme stratejisi devam edecek. Azerbaycan’da şube açılışı için başvurduk, onay bekliyoruz. Kosova, Batum ilgilendiğimiz pazarlar.” Merkez Bankası’nın politikalarını değerlendirirken döviz kurunun seyrine de değinen Bali, Merkez Bankası’nın dolar TL kurunda 2 TL döviz sepeti seviyesine dikkat ettiğini vurgulayarak, “O seviyeye gelince Merkez Bankası müdahale ediyor. Nakit akışlarınız ekonomik faaliyetlerinize yetiyorsa uzun vadede yerel parada kalmak avantajlı” dedi.

Evcil, İş Bankası’na tam 240 milyon dolara mal oldu


EROL Evcil 1990’lı yılların sonunda Bursa’da iplik ticareti ve sigorta işi yapan genç bir işadamı. Cavit Çağlar’ın oğlu Mustafa Çağlar’ın yakın arkadaşı. ‘Kabına sığmayan’’ Evcil daha sonra zeytin işine merak sarıyor. Serde aileden zeytincilik de var. Balıkesir’e bağlı Havran ilçesinde büyük bir tesis kuruyor. Sermayesi yetmediği için kredi arayışına giriyor. İş Bankası’na başvuruyor. 1994 sonunda İş Bankası Bursa Şubesi’nden kullandığı toplam kredi tutarı 3.6 milyon dolar gibi küçük bir rakam.

Daha fazla kredi istiyor ilk etapta verilmiyor. Ancak 1996 sonunda kredi riski 100 milyon doları aşıyor. Evcil’in 1995 yılında, ilk aldığı kredilerin faizini bile geri ödeyemezken yeniden kredi aldığı dikkati çekiyor.

Eze’ye 1.1 milyon dolar


2 Ocak 1996’da Evcil’e ait Eze’ye 65 milyar lira (1.1 milyon dolar) kredi açılıyor. Şube kredinin tahsis amacını, ‘’Gruba dahil firmaların 31.12.1995 dönem faizlerinin tahsilatı’’ diye resmi yazıya döküyor. 3 Ocak dönem faizlerinin tahsil edildiği belirtiliyor. Yani banka alacağının faizini tahsil için firmaya yeniden kredi veriyor.

20 Haziran 1996 tarihli Bursa Şubesi yazısında, Eze’ye 14 ve 17 Haziran 1996’da açılan 5.2 milyon dolarlık kredinin, 1.7 milyon dolarının 30.6.1996 dönem faizlerinin ödenmesi için tahsis edildiği belirtiliyor.

2 Temmuz 1996 tarihli Genel Müdürlük yazısında Eze Zeytin’in 24.7 milyon dolarlık döviz kredisinin vadesi 1 yıl uzatılıyor.

21 Ağustos 1996 tarihli Yönetim Kurulu kararıyla firmaya 885 bin dolar kredi açılıyor. Firmanın kredi limiti 115 milyar TL ve 44.9 milyon dolar olarak belirleniyor.

İş Finansal Kiralama, Eze Zeytinin makina alım işini kredilendiriyor. Böylece 1996 sonunda İş Bankası’nın kredi riski 110.5 milyon dolara. İş Finansal Kiralama’nın riski de 26.5 milyon dolara çıkıyor.

1997 başında İş Bankası Eze’den tahsilat yapmak için iştiraki Antdemir’i devreye sokuyor. Ama iş yine tersten çalışıyor. Bu kez Eze’ye Antdemir üzerinden kaynak aktarılmaya başlanıyor.

Fabrikaya el konuldu

3 Eylül 1997’de Eze’nin İş Finansal Kiralama’ya olan borçları Antdemir’e devrediliyor. Böylece Eze’nin borçları yine İş Bankası’nın iştirakine devroluyor.

Antdemir 1997-98’de İş Finansal Kiralama’ya 15.6 milyon dolar ödeme yapıyor. 1999 başındaki bakiye borcu 21 milyon dolar olarak kayıtlara geçiyor.

Finalde ise oyunun son perdesi sahneye konuyor. Bu işin içinden çıkamayacağını anlayan İş Bankası, 31 Temmuz 1997’de Eze’nin Havran’daki fabrikasını 47 milyon dolar değer biçerek satın alıyor.

Başbakanlık Teftiş Kurulu raporlarına göre Erol Evcil’in bankaya toplam maliyeti 240 milyon doları buluyor.

Ajanslar
 
SON VİDEO HABER

İHH'dan Suriye'deki fırınlar için un desteği çağrısı

Haber Ara