Türkiye krize gösterdiği dirençle reklamını yapıyor
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye’nin Avro bölgesindeki kamu borçlarında yaşanan sıkıntından etkilenebileceğini ancak Lehman krizinde olduğu gibi kendini hızla toparlayacağını ifade etti.
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-11-22 15:29:06
Hafta sonu Wall Street Journal gazetesine verdiği mülakat, geçen hafta Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış’ın “Sıkı dur Avrupa,Türkiye seni kurtarmaya geliyor” dediği gibi, Türk yetkililer arasındaki kendine güveni yansıtıyordu.
Türkiye ekonomisinin 2010 yılında yüzde dokuz büyümesinin ardından, hızlı bir yavaşlamaya dair herhangi gösterge olmaksızın, bu yıl yüzde yedi-sekiz oranında büyüyeceği öngörülüyor. Şimşek, Türkiye’nin ekonomisini, en büyük ihracat piyasası ve yatırımcısı olan Avrupa Birliği’nden ayıramamasına rağmen, güçlü temellerinin, kendine yanıt verme olanağını sağladığını söyledi.
Şimşek, “Evet, ticari kanalların, diğer kanalların aracılığıyla bizim makroekonomik performansımız, baskı altına girebilir ancak Türkiye ‘kalıcı bir zarar’ görmeyecek. Avrupa’nın borç krizinin, Türkiye dahil, Avrupa ekonomisine “kayda değer” yan etkileri olabilir.” dedi.
Şimşek, tek parti iktidarıyla kendi para birimi hakkında hızlı kararlar alabilen Türkiye ile 17 farklı hükûmetin uzlaşmaya varmak zorunda olduğu avro bölgesini karşılaştıran Şimşek, bu durumun onları “eğrinin gerisinde bıraktığını” belirtti.
Şimşek, mevcut sıkıntılara rağmen, Türkiye’nin AB’ye katılma kararlığının devam ettiğini belirtti. Şimşek, “Nereye gidersem insanlar bana ‘Niye hâlâ AB’ye katılmak istiyorsun?’diye soruyorlar” derken, Avrupa’nın başarılarının göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtti. Avronun farklı olduğunu, İngiltere’nin, avroya katılmama kararının muhtemelen doğru bir karar olduğunu düşündüğünü belirten Şimşek, çok farklı ülkeler arasında mükemmel bir uyum olmadığı sürece avro gibi bir sistemin “deli gömleği”ne benzediğini kaydetti.
Lehman krizi sırasında, avro bölgesi ülkelerinin yapamadığını yapan Türkiye’nin Merkez Bankası, borçlandırmayı canlandırmak için faiz oranlarını yüzde 10’a indirdi. Ekonomi 2009 yılında yüzde 4.7 daralırken, sonrasında yeniden büyümeye geçti.
Mehmet Şimşek, AB’deki daha zengin ülkelere yapısal reformlar ve mali disiplin konularında ders verebilecek yeni ve daha müreffeh bir Türkiye’nin somut bir örneği. Türkiye, 27 üyeli ekonomik ve siyasi Birlik’e katılmak için müzakerelere devam ediyor fakat Fransa ve Almanya’nın da aralarında bulunduğu bazı ülkeler tarafından engelleniyor.
Bir dönem Merrill Lynch’te çalışan Şimşek, 75 milyon nüfuslu Türkiye’de eğitim, işgücü esnekliği ve enerji ithalatına kronik bağımlılık da dahil büyük eksikliklerinin devam etmekte olduğunu kabul ediyor. Hükûmetin bazı konularda hata yaptığını da kabul eden Şimşek, “iç talep, asla tahmin edemediğiz kadar güçlü.”dedi.
Şimşek, enflasyondaki son tırmanışın kısmen vergi artışlarından kaynaklandığını, enflasyon oranlarının yakında düşeceğini belirtirken piyasanın, Türkiye’nin göreceli olarak gevşek bir para politikası yürüttüğü algısının yanlış olduğunu söyledi.
Maliye Bakanı, Türkiye Merkez Bankası ile ABD ve AB’nin para yaratma tarzlarını karşılaştırmaktan kaçındı. Şimşek, başka yerlerdeki gevşek para politikalarına işaret ederek, “Bunlar küresel olarak keşfedilmemiş alanlar… Bu riskli iş. Fakat biz yapmıyoruz.” dedi.
* The Wall Street Journal, Tercüme: BYEGM
SON VİDEO HABER
Haber Ara