Dolar

34,8785

Euro

36,7961

Altın

3.045,64

Bist

10.123,08

Alman siyasiler Türklerle Neonazi cinayetlerini kınama yürüyüşüne katıldı

Almanya'da Türklere karşı işlenen cinayetleri kınamak amacıyla Hamburg'da sessiz yürüyüş düzenlendi. Hamburg Eyaleti İçişleri Bakanı Michael Neumann ve CDU Alman Türk Forum ve tüm siyasi partilerin destek verdiği yürüyüşte cinayetlerin bu zamana kada

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-11-19 17:21:47

Alman siyasiler Türklerle Neonazi cinayetlerini kınama yürüyüşüne katıldı
Almanya'da Türklere karşı işlenen cinayetleri kınamak amacıyla Hamburg'da sessiz yürüyüş düzenlendi. Hamburg Eyaleti İçişleri Bakanı Michael Neumann ve CDU Alman Türk Forum ve tüm siyasi partilerin destek verdiği yürüyüşte cinayetlerin bu zamana kadar ortaya çıkarılmaması eleştirildi. Suçluların bulunması ve aşırı sağın yasaklanması talep edilerek, aşırı sağ ima edilerek Alman devletinin 'Sağ gözü kör' vurgusu yapıldı.

Almanya'da Neonazilerin 8'i Türk biri Yunan 9 kişiye karşı işledikleri cinayet sessiz bir yürüyüşle kınandı. Hamburg'da göçmen kökenliler tarafından kurulan farklı sivil toplum kuruluşları tarafından organize edilen yürüyüşe Sosyal Demokrat Parti'li Hamburg İçişleri Bakanı Michael Neumann, Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) bünyesinde kurulan Alman-Türk Forumu Başkanı Bettina Machaczek, Alman Sendikalar Birliği (DGB) Hamburg Başkanı Uwe Grund, Verdi Sendikası Hamburg Başkanı Wolfgang Rose, Hür Demokrat Parti (FDP) Hamburg Federal Milletvekili Sylvia Canel ile SPD, FDP, Yeşiller ve Sol Parti eyalet meclis üyeleri, Hamburg Başkonsolosu Devrim Öztürk'de destek verdi.

Altona tren istasyonunun yakınında toplanan STK, siyasi parti temsilcileri ve farklı kültürlerden vatandaşlar, 2001 yılında Hamburg'da Neonaziler tarafından vahşice öldürülen Süleyman Taşköprü'nün cinayete kurban gittiği Schützenstrasse'de babasına ait markete kadar yürüdü. Sessiz kalabalık yürüyüş esnasında ellerinde ırkçılığı protesto eden, cinayetlerin bir an önce aydınlatılması ve suçluların ortaya çıkarılmasını talep eden pankartlar taşıdı.

Yürüyüş öncesi yapılan konuşmalarda DGB Hamburg Başkanı Uwe Grund aşırı sağcı Neonazilerin partisi olarak bilinen Alman Milliyetçi Demokrat Parti'nin (NPD) yasaklanmasını isteyerek, "Bunu yaparken de önce onların mali kaynakları kesilmeli. Çünkü onlar devlet parasıyla seçim kampanyası yapıyor. Ancak kaynakları kesilince onları kapatması yok etmesi daha kolay olur." dedi. "Irkçılıkla partiler ve STK'lar üstü mücadele edilmeli." diyen Grund, "Almanya her zaman herkesin düşüncesini söyleyebileceği ve istediği şekilde özgürce yaşayabileceği bir ülke olmalı." İfadelerini kullandı.

Almanya'da 150'si son ülkenin birleşmesinden sonra, toplam 182 kişinin 25 yıl içinde ırkçı saldırıya kurban gittiğini hatırlatan SPD Hamburg Meclis Üyesi Kazım Abacı ise "İlk zamanlarda göçmenlere yapılan saldırılar her zaman farklı şekilde açıklandı." diyerek, "Çıkan yangınlardan sonra ya elektrik kontağı yada sigaradan, cinayet olunca da birbirlerini öldürüyorlar denildi." dedi.

İşlenen cinayetler veya saldırılardan sonra yapılan açıklamalarda çoğu zaman bireysel suçlardan bahsedildiğini kaydeden Abacı, "25 yıl önce Ramazan Avcı Neonaziler tarafından katledildi. Ve 25 yıl sonra karşımıza bu olay çıktı." dedi.

Yürüyüşten bir gün önce bazı Türk basın temsilcileri ile bir araya gelen İçişleri Bakanı Michael Neumann saldırıların sadece Türklere veya göçmenlere yapılmadığını belirterek, "Saldırı tüm topluma yapılmıştır. Çünkü Almanya'da yaşamaya karar veren herkes toplumun bir parçasıdır.' Şeklinde konuştu.

Hamburg'da işlenen cinayetin ortaya çıkarılmasında ihmal bulunup bulunmadığının araştırıldığını kaydeden Neumann, "Hamburg'da gizli hiç bir şey kalmayacak. Her şey ortaya çıkarılacak. Hem ortalıkta dolaşan yanlış bilgilerin temizlenmesi hem de yeniden vatandaşa güven aşılamamız için bu çok önemli.

Alton SPD Meclis üyesi Behçet Algan ise "Irkçılığa karşı uyanık olmamız gerekir." diyerek, "Aksi takdirde burada yetişen çocuklarımızı büyük bir tehlike bekliyor." dedi. Konuşmalarda "Üzgünüz, kızgınız, Alman devletinin sağ gözü kör" şeklinde açıklamaların yapıldığı sessiz yürüyüş, konuşmaların ardından üniversite öğrencisi Duygu Şahmaz'ın kendi yazdığı 'Sessiz Yürüyorum' adlı şiiri okumasıyla son buldu.

Haber Ara