Dolar

34,8736

Euro

36,7156

Altın

3.035,88

Bist

10.124,00

Mide hastaları kurban etini dinlendirmeden tüketmemeli

Kurban Bayramı'nda et tüketiminin ve buna paralel şeker tüketimi artış gösteriyor. Etlerin sindirimi zor olan besinler arasında yer aldığını belirten uzmanlar, mide-bağırsak hastalarının dinlendirilmeyen etleri tüketmemeleri, bekletilmeden tüketilen

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-11-04 11:43:42

Mide hastaları kurban etini dinlendirmeden tüketmemeli
Kurban Bayramı'nda et tüketiminin ve buna paralel şeker tüketimi artış gösteriyor. Etlerin sindirimi zor olan besinler arasında yer aldığını belirten uzmanlar, mide-bağırsak hastalarının dinlendirilmeyen etleri tüketmemeleri, bekletilmeden tüketilen etlerin hazımsızlığa neden olduğuna dikkat çekti.
    Malatya Sağlık İl Müdürü Hacı Bayram Zengin, Kurban Bayramı'nda şeker ve şekerli besin tüketiminin yanı sıra et tüketiminin de artığını söyledi. Etlerin zor sindirilen besinler olduğunun altını çizen Zengin şöyle konuştu: "Yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik, hem pişirmede hem de sindirimde zorluğa yol açar. Bu nedenle özellikle mide-bağırsak hastalığı olan kişiler kurban etlerini hemen tüketmemeli, buzdolabında birkaç gün beklettikten sonra, haşlama veya ızgarada pişirme yöntemiyle pişirerek tüketmelidir. Yağlı etlerin doymuş yağ ve kolesterol içeriği daha yüksek olduğu için; şişman olanlar, kalp-damar hastalığı, diyabet (şeker hastalığı) ve yüksek tansiyonu olan bireyler, yağsız veya az yağlı etleri tercih etmeli, az miktarlarda tüketmeli ve aşırıya kaçmamalıdır."
    Kurban Bayramı'nda, etin tüketim miktarının yanı sıra pişirme yöntemlerine de dikkat edilmesi gerektiğine değinen Zengin, "Etlerin pişirilmesinde haşlama ve ızgara gibi yöntemler tercih edilmeli, kızartmalardan kaçınılmalıdır. Çok yüksek ısıda, uzun süre pişirme ve kızartma yöntemi çeşitli "kanserojen maddelerin" oluşumuna neden olabileceği için tercih edilmemelidir. Etler ızgarada pişirilirken de, etle ateş arasındaki uzaklık eti yakmayacak ve "kömürleşme" sağlamayacak şekilde ayarlanarak kansorejen maddelerin oluşumu engellenmelidir. Yüksek ateş yüzeydeki proteinleri birdenbire katılaştırır ve ısı etin iç kısmına ulaşamaz. Bu nedenle etlerin iç sıcaklığı en az 75 derece olmalıdır. Çok yüksek ısı, etin dış yüzeyinin yanmasına ve su kaybının fazla olmasına yol açarak besin öğesi kaybını artırır." diye konuştu.
    Zengin, hayvanlarda görülen ve zoonoz olarak adlandırılan bazı hastalıklar insanlara bulaşabilmekte olduğunu, bunlardan kist hidatik, toksoplazmozis, teniyoz, brusellozis, şarbon ve verem gibi hastalıklar ülkemiz açısında önem arz ettiğini kaydetti. Bu hastalıkların birtakım basit kuralları uygulamakla önlenebileceği anlatan Zengin, "Özellikle Kurban Bayramlarında çok sayıda hayvanın kesilmesi, kesim öncesi ve kesim sonrası gereken kontrol ve hijyen kurallarına dikkat edilmemesi, kesilen hayvanlara ait etlerin tüketiminde (saklama, hazırlama, pişirme) vb.) gerekli hassasiyetin gösterilmemesi birçok zoonoz hastalığın yayılmasına zemin hazırladığı gibi çok sayıda insanımızın da bu hastalıklara yakalanmasında neden olabilmektedir. Etler kesinlikle çiğ veya az pişmiş olarak tüketilmemeli, bazı zoonoz hastalıkların çiğ veya az pişmiş etlerin yenmesiyle bulaştığı akıldan çıkarılmamalıdır" şeklinde konuştu.

Haber Ara