Erdoğan: Türkiye'de yatırım yapan, küresel pazarda söz sahibi olur
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Önümüzdeki on yıllarda küresel pazarda söz sahibi olacak şirketler, Türkiye gibi parlayan yıldız konumundaki ülkelerin sunduğu fırsatları değerlendirenler olacaktır." dedi.
Başbakan Erdoğan G20 Zirvesi öncesin
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-11-03 11:35:29
Başbakan Erdoğan G20 Zirvesi öncesinde düzenlenen İş Zirvesi'nde yaptığı konuşmada siyasi iktidarların adil, rekabetçi ve işleyen bir ekonomik ortam hazırlaması fakat işadamlarının da üretmeye ve yeni yatırımlara devam etmesi gerektiğini belirterek, "'Sıkıntı var, halimiz ne olacak' demeyeceksiniz. Bu yatırımları yapmak, geleceği kurtarma açısından çok daha isabetli olacaktır. Çünkü kriz anları eğer iyi değerlendirilirse fırsata da dönüştürülebilir." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin yükselen bir piyasa ekonomisi olduğunu ifade eden Erdoğan, işadamlarına şu çağrıyı yaptı: "Sizlerin bu ekonomilerde daha güçlü bir şekilde yer almanız hem yükselen piyasaların dinamizmine güç katacak hem de sizlere yeni büyüme imkanları sağlayacaktır. Önümüzdeki on yıllarda küresel pazarda söz sahibi olacak şirketler, Türkiye gibi parlayan yıldız konumundaki ülkelerin sunduğu fırsatları değerlendirenler olacaktır."
Küresel ekonomi'nin 2008 yılının son çeyreğinde, dünya tarihinde eşine az rastlanır büyüklükte bir krizler karşı karşıya kaldığını belirten Erdoğan, "G20 platformunun derhal bir araya gelerek işbirliği içinde hayata geçirdiği önlemler sayesinde krizin daha da derinleşmesi önlendi." dedi. Son birkaç yıldır olumlu seyreden ekonomiyle ilgili beklentiler yeniden kötüleştiğini belirten Erdoğan, "Küresel ekonominin geleceğine ilişkin karşımızda hâlâ çok ciddi riskler ve aşılması gereken zorluklar var. Avrupa başta olmak üzere gelişmiş ülkelerdeki yüksek kamu borçları ve finansal sektör sorunları, yüksek seviyelerde seyreden işsizlik ve küresel dengesizlikler, güçlü bir küresel toparlanma ve istikrarın önündeki temel engeller olmaya devam ediyor." ifadelerini kullandı.
Gelişmiş ülkelerle ilgili en önemli sorunlardan birinin kamu borç stoku sürdürülebilirliği endişesi olduğunu ifade eden Erdoğan, krizin bugün artık devletleri tehdit eden bir noktaya geldiğini dile getirdi. Erdoğan, şöyle devam etti: "Ülkeler ekonomik programlarını hazırlarken gerçekçi, ihtiyatlı ve tutarlı olma ilkelerinden taviz vermemelidir. Nitekim bunun örneklerini Avrupa'da çok açık gördük. Yani adeta kamuoyunda her zaman söylenen tutarsız veyahut da düzmece bütçe türü şeyler artık özelden kamuya doğru yürümüş durumda. Biz Türkiye olarak 2008 krizinin ilk aşamasında ölçülü, hedefe odaklı ve iyi seçilmiş mali ve parasal genişleme tedbirleri aldık. Aldığımız tedbirler, ekonominin çarklarının yeniden dönmesine yardım etti ve daralmanın genişlemesini önledi."
Türkiye'nin krize karşı açıkladığı Orta Vadeli Program'dan ve diğer önlemlerden bahseden Erdoğan, Türk ekonomisindeki gelişmelere değindi. Erdoğan, "Türkiye'nin yaşadığı deneyim; mali disiplinle güçlü büyümenin nasıl bir arada yürütülebileceğini net olarak göstermiştir." dedi.
2000'li yılların başında Türkiye'nin bankacılık sektöründe yaşadığı krizlerde ağır bedeller ödediğine dikkat çeken Erdoğan, AK Parti iktidarının bundan ders çıkardığını belirterek, Türk bankalarında ortalama sermaye rasyosunun yüzde 17 olduğunu, yüzde 12'ye yaklaşan bankaların da uyarıldığını dile getirdi. Erdoğan, "Bu, finans kuruluşlarımızın nasıl güven verici bir noktada olduğunun çok açık ve net ifadesidir." diye konuştu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara