Aynı kadroda farklı ücret uygulamasına son
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, aynı unvan ve aynı kadroda olmalarına rağmen kamuda farklı ücret alanlar arasındaki dengesizliği ortadan kaldıracaklarını belirterek, çalışmanın, Kanun Hükmünde Kararname olarak bugün ya da yarın çıkabileceğini bildirdi.
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-11-02 21:48:26
Çelik, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu'yu ziyaret etti.
Bakan Çelik, ziyaretteki konuşmasında, göreve geldiğinde Gündoğdu'nun kendisine ziyarette bulunduğunu anımsatarak, yoğun gündemi nedeniyle iadeiziyarette bulunduğunu söyledi.
Bu süreçte özellikle 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu ile ilgili konfederasyonlarla sık sık bir araya geldiklerini hatırlatan Çelik, konfederasyonlarla mümkün mertebe en üst düzeyde uzlaşma sağlayarak, toplu sözleşme konusuyla ilgili önemli bir adım atıldığını kaydetti.
Konfederasyonların bu süreçte yüzde yüz tatmin olmadığını daha önce de söylediğini anımsatan Çelik, konunun Meclis komisyonlarında ve genel kurul aşamasında da görüşüleceğini, taleplerin bu şekilde bir daha ele alınacağını belirtti. Çelik, ''İnanıyorum ki en üst düzeyde mutabakatla, bu yasa tasarısının yasalaşmasını gerçekleştireceğiz ve bu yıl içerisinde de toplu sözleşme masasına birlikte oturma imkanını elde etmiş olacağız'' dedi.
Gündoğdu da 4688 sayılı yasada yapılacak değişikliğe ilişkin itirazlarını dile getirdi.
Söz konusu yasa tasarısıyla ilgili yüzde 80 oranında uzlaşma sağlandığını ancak Emniyet Genel Müdürlüğü, Genelkurmay Başkanlığı, Meclis ve Köşk'ün memurlarına sendikalı olma hakkı tanınmamasını tasarının en önemli eksikliği olarak değerlendiren Gündoğdu, hükümetle toplu sözleşme yetkisinin en çok üyeye sahip konfederasyonda olmasına karşın, anlaşma sağlanamaması durumunda Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'na başvuru hakkının diğer konfederasyonlara da açılmasını eleştirdi. Gündoğdu, ''Sayın Bakanımız da sanki bir hoşgörü oluşsun diye diğer arkadaşlarımıza destek vermiş gözüküyor. Bunun da mecliste düzeltilmesini bekliyoruz'' dedi.
Eşit işe eşit ücret
Eşit işe eşit ücret uygulamasına yönelik bir düzenleme yapılacağına ilişkin duyum aldıklarını belirten Gündoğdu, ''Kanun Hükmünde Kararnameleri sevmediklerini'' ifade ederek, nasıl bir düzenleme yapılacağını sordu.
Bakan Çelik, toplumun önemli kesimlerini ilgilendiren konularda yasal düzenleme yapmanın zor olduğunu ifade ederek, 4688 sayılı yasaya ilişkin görüşmelerde mümkün olduğunca konfederasyonlar arasındaki ortak yönleri bulmaya çalıştıklarını anlattı.
Çelik, şöyle devam etti:
''Konfederasyonlar bütün görüşlerini bakanlığımızda yapılan toplantılarda saatlerce özgürce dile getirdiler. Kimin ne istediğini, ne söylediğini doğrusu iyi biliyoruz. Fakat taslağın da bir şekil alması gerekiyor. Nihayetinde bir şekil verdirerek Bakanlar Kuruluna gönderdik ve orada da konuyu değerlendirdik tartıştık. Sendikalılığın kapsamıyla ilgili önemli değerlendirmeler oldu. Güvenlik konularının önemli olduğunu, bunu sınırlandırmanın çok kolay olmayacağını, Adalet Bakanlığında, İçişleri Bakanlığında hangi çalışanların sendikalı olabileceği konusunda Bakanlıkların bakışının daha da farklı olduğunu gördük. Dolayısıyla ona da saygı duymak gerekiyor ama Memur-Sen'in bu konudaki ısrarını da biliyoruz. Yapılabilecek sendikalılığın genişletilmesiyle ilgili bazı esneklikler sağlandı ama bunun yeterli olmadığındaki görüşü biz bazı konularda Bakanlık olarak da paylaşıyoruz. Türkiye'de bakalıklar ve çalışanlar yalnızca Çalışma Bakanlığından ibaret değil. Diğer bakanlıkları da dikkate aldığımızda yine de TBMM'de komisyonlarda bu konuları birlikte ele alacağımız çerçevesinde olaya bakmanın doğru olacağı inancı içerisindeyim.''
Çelik, ''Biz Çalışma Bakanlığı, Devlet Personel Başkanlığı, Maliye, Başbakanlık, birlikte bir çalışmayı gerçekleştirdik. Takdir tabii Başbakanlıkta KHK şeklinde yayımlanırsa bu akşam veya en geç yarın yayımlanması gerekiyor ama yasa olarak gelecekse de o takdiri Başbakanlık değerlendirip kullanacak. Aynı unvan ve aynı kadroda olmalarına rağmen kamuda farklı ücret alanlar arasındaki bu dengesizliği ortadan kaldırıyoruz bu son derece önemli'' diye konuştu.
Bakan Çelik, düzenlemeyle yönetici kademelerinde de eşitlik sağlanacağını belirterek, taşrada il müdürleri düzeyindeki farklılıkları İstanbul, Ankara, İzmir, büyükşehirler ve büyükşehir dışındaki kentler olmak üzere 3 kademe olarak değerlendirdiklerini söyledi.
Çelik, şöyle konuştu:
''Önümüzdeki dönem ağırlıklı kamu yönetimimiz kariyer uzmanlığı üzerine bina edilecek. Kariyer ve mesleğe dayalı bir yapı öne çıkacak. Bu çerçevede de uzman, uzman yardımcıları arasında yaşanan kaosun olduğunu hepimiz biliyoruz. Böylece sistem uzman eleman üzerine bina edileceğine göre bunun taban ve tavan ücretlerini belirliyoruz ve yeni başlayacak olanlar bu taban ücretten başlayacaklar. Tabanın altındakiler taban ücrete taşınacak böylece bundan sonra kazanılmış haklar da korunarak önümüzdeki süreç içinde bu eşitsizliklerden arınmış bir personel rejimine geçmiş bulunuyoruz.''
Bakan Çelik, 657 sayılı devlet memurları yasasının da sosyal taraflarla tüm içeriği konuşularak çağa uygun hale getirileceğine olan inancını dile getirdi. Gündoğdu, bunun üzerine, iş güvencesine dokundurtmamak kaydıyla her türlü konuyu görüşebileceklerini ifade etti.
SORULAR
Bir gazetecinin ''Ücretlerde eşitliği sağlarken birçok kişinin ücretleri düşecek. Tepki olur mu?'' sorusuna Çelik, ''Nasıl düşecek? Bizde öyle bir veri olmadı bugüne kadar. Unvana göre kurumlar arasındaki farklar ortadan kalkacak. Kayıp söz konusu değil. Aksine eşitlemede kamunun ciddi bir katkısı da olacak. İlave bir yük söz konusu'' yanıtını verdi.
Bakan Çelik, ''KCK soruşturması kapsamında 41 kişi tutuklandı. Kamuoyunda tutuklanan bir profesör ve yayıncıyla ilgili ciddi eleştiriler var. Gürsel Tekin yaptığı açıklamada bu tutuklamalara karşı olduklarını, 'Ergenekon' benzeri bir tutuklama olduğunu ve bunun toplumun tamamına sirayet edeceğini öne sürdü. Nasıl değerlendireceksiniz?'' soruyu şöyle yanıtladı:
''Bu süreç ve tutuklamalar yargı tarafından gerçekleştiriliyor. Yargının gerçekleştirdiği tutuklamalarla ilgili bizim keyfi olarak gerekçeleri bilmeden, gözaltına alınma süreçlerini bilmeden değerlendirme yapmamızın doğru olmadığını düşünüyorum. Sayın Tekin bilgi sahibi ve o bilgiye dayanarak konuşuyorsa o kendisinin bileceği şeydir, takdir onundur ama bilmeden konuşuyorsa, burası hukuk devleti, hukuk devletinde mahkemelerin, yargıçların kararları mutlak suretle bir delile dayalıdır. O çerçevede faaliyetler yürütülmektedir. Onun için çok daha teferruatlı bir şey söylemeyi uygun bulmuyorum. Çünkü konunun içeriğiyle, perde arkasıyla, perde önüyle ilgili bilgi sahibi değilim. Yargı kararına saygı duymamız gerekiyor. Yanlışlık varsa bunun da yargıdan döneceği inancı içindeyim. Tutuklama süreçlerinin bir infaza dönüşmemesiyle ilgili yargının hassasiyetinin de olması gerektiği inancı içindeyiz. Tutuklama bir tedbirdir o çerçevede yürüdüğü inancımızı muhafaza ediyoruz.''
AA
SON VİDEO HABER
Haber Ara