ABD, UNESCO’dan çıkarılsın!
ABD’nin UNESCO üyeliğinin iptali için bazı ülkelerin talepte bulunması gerekir.
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-11-01 11:13:50
BM’nin merkezi Paris’te bulunan Eğitim ve Kültür Teşkilatı UNESCO’nun genel konferansında dün (31 Ekim 2011) yapılan oylama sonucunda Filistin’in üyelik başvurusu kabul edildi.
Oylamaya UNESCO’nun 185 üyesinden 173′ü katılmış. Bunlardan 107′si ”evet”, 14′ü ”hayır” oyu verirken, 52′si ”çekimser” kaldı. Olumsuz oy veren ülkelerin başında ABD, İsrail, Kanada, Almanya, Hollanda ve Romanya gibi ülkeler geliyor. İslam ülkelerinin yanısıra Çin, Rusya, Brezilya, Hindistan gibi büyük ülkeler ile Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkelerinin çoğunluğu Filistin’e destek verdi. AB üyelerinden İspanya, Yunanistan, İrlanda, Belçika, Avusturya, Malta, Danimarka, Macaristan ve Hırvatistan, Filistin’in üyeliği lehine oy kullanırken çekimser oy kullanması beklenen Fransa’nın da “evet” demesi dikkat çekiciydi. İngiltere ve AB üyelerinin bir kısmı ile Japonya, Kore gibi bazı ülkeler çekimser kalmayı tercih etti. Türkiye’nin bu süreçte aktif rol oynayan ülkelerin başında geldiği ifade ediliyor.
ABD ve İsrail’in tavrı
Filistin’in UNESCO’ya tam üye olmasına ABD ve İsrail tepki gösterdi. Hatta UNESCO’nun İsrail Büyükelçisi, Filistin’e verilen bu desteği “dram” olarak nitelemiş.
ABD’nin tepkisini bu kadar hızlı ortaya koyması acemiliğinden olsa gerek diye düşünmeyin, çünkü ABD tepkisini sözden ileriye götürme niyetinde. Yapılan ilk açıklamalara bakılırsa ABD, UNESCO’ya verdiği yıllık katkı payını artık vermeyecekmiş. Tahminlere göre ABD’nin 2011 yılı katkı payını da ödememiş olması nedeniyle 2012′de UNESCO bütçesinde 150 milyon dolarlık bir açık meydana gelmesi bekleniyor.
UNESCO üyeliğinin anlamı
BM başta olmak üzere uluslararası kuruluşların asıl itibariyle, adaletsiz küresel sistemin işlemesine katkıda bulunan kuruluşlar olduğuna inanmakla birlikte, Filistin’in UNESCO üyeliğini konjonktürel pozitif bir gelişme kabul ediyorum. UNESCO’nun meşgale alanının eğitim ve kültür olması, bu noktadaki bakışımı pozitife çeviren unsurlardan biridir.
Bundan dolayı, zaten bugüne kadar Birleşmiş Milletler sistemine dahil tüm örgütlerde “gözlemci” sıfatıyla bulunan Filistin’in UNESCO’ya üye kabul edilmesi, olağanüstü bir durum değilse de diplomatik süreçler için Filistin’e kolaylaştırıcı bir imkân sunmuş olacak. Bildiğiniz gibi Filistin’in BM’ye üyelik başvurusu daha önce veto edilmişti. UNESCO üyeliği umulur ki o sürecin kapısını da ayarlar.
Bundan sonraki süreçte özellikle kültür mirasının korunmasına dair UNESCO avantajının Filistin lehine akıllıca kullanılması gerekir.
Bu arada, daha önce yapılan açıklamalara rağmen, Filistin bayrağının UNESCO’ya üye devletlerin bayraklarının yanına asılması ileri bir tarihe ertelenmesi ise ilginç bir detay. Filistin’in UNESCO’ya üye olması için lehte oy kullanan ülkeler süreci sonuna kadar takip etmelidir.
ABD, UNESCO’dan çıkarılsın!
Evet, ABD’nin UNESCO üyeliğinin iptali için bazı ülkelerin talepte bulunması gerekir. Bunun ciddi sembolik anlamı olduğunu düşünüyorum. Çünkü ABD’nin UNESCO’ya vermesi gereken yıllık katkı payını Filistin’in üyeliğine tepki olarak vermeyecek olması ayrımcılıktır ve açıkça düşmanlıktır. Belki, sonuçlandırılabilir bir girişim olmayabilir ama 15–20 ülke ivedilikle ABD’nin bu tavrını protesto etmek amacıyla “ABD, UNESCO’dan çıkarılsın” girişimi başlatabilir. Biliyorum uluslararası ilişkiler bu denli keskinliği kaldırmayabilir ama emin olun bu çaba “Madem siz Filistin’i üye aldınız ben de UNESCO’ya para vermem” diyen mızıkçı ve oyunbozan ABD’ye karşı güzel bir çaba olarak tarihe geçer.
Evet, ben ilk adımı atıp bugün UNESCO merkezine “ABD, UNESCO’dan çıkarılsın” mailimi atıyorum. Gerisi devletlere kalmış.
* Ortaksöz
SON VİDEO HABER
Haber Ara