Dolar

34,8720

Euro

36,7454

Altın

3.040,03

Bist

10.058,47

"Alternatif olsaydı Kürt toplumu BDP gibi radikal partiye oy vermezdi"

İspanyol Elpais gazetesinin Türkiye uzmanı Juan Carlos Sanz, terör örgütü PKK'nın Kürtleri temsil etmediğini, BDP'ye verilen oyların da alternatifsizlikten kaynaklandığını vurguladı. Sanz, "Kürtler kendi haklarını savunduklarını düşündükleri için gen

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-10-29 08:12:00

İspanyol Elpais gazetesinin Türkiye uzmanı Juan Carlos Sanz, terör örgütü PKK'nın Kürtleri temsil etmediğini, BDP'ye verilen oyların da alternatifsizlikten kaynaklandığını vurguladı. Sanz, "Kürtler kendi haklarını savunduklarını düşündükleri için genel olarak Kürt partilerine oy verdiler. İspanya'da veya başka ülkelerde olduğu gibi milliyetçi başka seçenekler olsaydı, mesela sol veya merkez sağ gibi, muhafazakar ve gelenekçi Kürt toplumu BDP gibi radikal bir partiye oy vermezdi." dedi.

Cihan Haber Ajansı'na konuşan Juan Carlos Sanz, terör sorununun Türkiye'deki Anayasa sürecinin çözümü açısından çok önemli bir yer tuttuğunu vurguladı. Yeni Anayasa'da Kürt azınlığın kültürel kimliğinin tanınması, her şeyden öte anadilde eğitim hakkı sunulması gerektiğini savunan Sanz, "Kürtleri ülkeye entegre etmek için azınlık Kürtler ve çoğunluk Türkler arasında büyük anayasal anlaşma ve sosyal sözleşme olmalı." diye konuştu.

"BDP'NİN KİMLİĞİ YOK, ÇİZGİSİNİ KANDİL BELİRLİYOR"
PKK'yı "terörden, sivilleri öldürmekten, polis ve askerle çatışmadan beslenen profesyonel gerilla" olarak tanımlayan Elpais Türkiye Uzmanı, örgütün legal siyaset yapan hakiki bir kanadığını olmadığını savundu. İrlanda'daki IRA'nın Sinn Feinn, İspanya'daki ETA'nın ise Batasuna ve Sortu gibi siyasi kanatları olduğunu hatırlatan Sanz, şunları söyledi: "PKK'nın politik yapısı çok dayanıksız. Şu andaki BDP'nin (Barış ve Demokrasi Partisi) halk nezdinde ve legal temsili var ama kendi politik kimliği yok. Çizgisini ve tutumunu belirleyenler her zaman Irak'ın kuzeyindeki gerilla oldu. Göründüğü kadarıyla BDP'nin içinde bunu kırmak isteyen bazı kimseler var. Ama geri kalanları yine de PKK'yla yakın ilişkiyi sürdürüyorlar. Bu yüzden İrlanda'da ve İspanya'da olduğu gibi bir değişim meydana gelmiyor. Buralarda partiler silahlı gruplarla ilişkiyi kestiler ve halkın istediğini seslendirerek silah bırakma çağrısı yaptılar ve barışçıl yollarla çözüm istediler."

BASK PARTİLERİ REEL POLİTİĞİ GÖRDÜ
İspanya'da Batasuna ve Sortu'nun kapatıldıktan sonra BDP gibi isim değiştirdiklerini ifade eden Sanz, "Geçmişte terör örgütü ETA'ya çok yakınlardı. Ama ETA'yla ilişkilerini kesmeye ve politik çözüm yoluna gittiler. Batasuna'nın çoğunluğu yakalaması çok zor. Bölgede başka partiler de var ve bunlar aynı oy için yarışıyorlar. Batasuna veya Sortu da artık reel politiği gördü ve halka belediyeler aracılığıyla daha iyi hizmet vermeye çalışıyor. Politik ideal ve teorilerden çok gerçeğe göre hareket etmeye başladı." dedi. Sanz, BDP'nin ise PKK'nin şiddet baskısına boyun eğmiş durumda olduğunu söyledi.
AK Parti hükümetinin demokratik açılım projesinin çok karmaşık bir hal aldığını da ifade eden Sanz, "Bu çok karışık hal aldı. Asıl demokratik açılım yeni bir Anayasa olabilir. Bölgesel yönetimlere bazı haklar vermek İspanya veya Almanya gibi merkeziyetçi yönetimi azaltmakla olabilir. Kültürel hakların tanınması ve anadilde eğitime izin verilmesi Türkiye için büyük bir devrim olur." ifadelerini kullandı.
SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara