Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Prof. Kağıtçıbaşı: İyimserlik ayrı, pozitif olma ayrı

Koç Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çiğdem Kâğıtçıbaşı, 'pozitif' ve 'iyimserlik' kavramlarının, son zamanlarda moda haline gelen 'pozitif olma' kavramıyla bir tutulmaması gerektiğini söyledi.
    Uludağ

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-10-27 12:49:42

Prof. Kağıtçıbaşı: İyimserlik ayrı, pozitif olma ayrı
Koç Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çiğdem Kâğıtçıbaşı, 'pozitif' ve 'iyimserlik' kavramlarının, son zamanlarda moda haline gelen 'pozitif olma' kavramıyla bir tutulmaması gerektiğini söyledi.
    Uludağ Üniversitesi Rektörlük A Salonu'nda düzenlenen konferansta konuşan Prof. Kâğıtçıbaşı, çocukluk ve ergenlikte sağlıklı gelişim için neler yapılması gerektiğini anlattı.
    Sağlıklı insan gelişiminde, erken çocukluk ve erken ergenliğin çok önemli bir yere sahip olduğunu belirten Kağıtçıbaşı, pozitif ve olaylara iyimser yaklaşan bir gençliğin yetişmesinin sağlıklı bir toplum için gerekliliğini vurguladı. Prof. Kâğıtçıbaşı, 'pozitif' ve 'iyimserlik' kavramlarının, son zamanlarda moda haline gelen 'pozitif olma' kavramıyla bir tutulmaması gerektiğini ifade etti. Kağıtçıbaşı, şöyle devam etti:
    "Biri sizin ayağınıza bastığında, bunun bir kaza olabileceğini düşünmek, olaya pozitif yaklaşmaktır. Bilerek bastı, kıskançlıktan bastı vs. gibi yaklaşıldığında ortaya istenmeyen olaylar çıkabilir. Ne yazık ki gençler sokaklarda birbirlerine karşı böyle negatif yaklaşıyor. Yan baktı diye birbirlerine saldırıyorlar."
    Farklı sosyo-ekonomik ortamlarda erken ergenliğin incelenerek kuramsal portresinin çıkarılması ve ergenlerin 'Pozitif Gelişimi'ne katkıda bulunulmasının şart olduğunu belirten Prof. Kâğıtçıbaşı, "Pozitif düşünen insan, bu yaklaşımıyla pozitif süreçleri de harekete geçirir." dedi. Özellikle çağdaş kentsel yaşamda bireysel özerklikle, yakın insan ilişkilerini bağdaştırabilen ve yetkinliği oluşturabilen çocuk ve ergenlerin, pozitif gelişmeyi gerçekleştirebileceklerine işaret eden Kâğıtçıbaşı, bu amaca yönelik eğitim politikalarına ve yaygın uygulamalara acilen ihtiyaç bulunduğunu savundu.
    Eğitim modellerinin sürekli değiştiğine de dikkat çeken Prof. Dr. Çiğdem Kâğıtçıbaşı, genç anne-babaların birçoğunun çocuğunu aşırı özgüvenle yetiştirdiğini, şişirilmiş bir özgüvene sahip genç insanların ise başarısızlıkdurumunda daha büyük hayal kırıklığı ve depresyon yaşadıklarını söyledi. Kâğıtçıbaşı, "çalışırsan başarırsın" yaklaşımının daha gerçekçi bir yaklaşım olduğunu, Japonların da böyle yaptıklarını kaydetti.

Haber Ara