Oktay Vural: Başbakan gürültü çıkartıyor

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekili Oktay Vural, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 1999 Marmara depreminde hükümetin deprem bölgesine gidemediği yönündeki eleştirisine tepki göstererek, "Başbakan gürültü çıkartıyor, geçmişi suçlama gafletine düşüyor." dedi.

TBMM'de basın toplantısı düzenleyen Vural, Başbakan Erdoğan'ın Marmara depreminin olduğu 1999 yılındaki koalisyon hükümetine yönelik eleştirilerine cevap verdi. "Depremin Türkiye'nin içinde etnik kimlik siyasetine bağlı oluşturulmak istenen fay hattının ne kadar tehlikeli olduğunu göstermiştir." diyen Vural, şöyle konuştu: "Deprem münasebetiyle herkesin kalbi orada atmış acıları azaltmak istemiştir. Bin yıllık kardeşliğin ne kadar sağlam olduğunu göstermiştir."

Milli manevi değerlerin içine fay hattı sokulmaması gerektiğini vurgulayan Vural, etnik kimlik üzerinde var olduğunu savunduğu rekabetin herkesi rahatsız ettiğini belirtti.

Van depreminin Marmara depreminin binde yarımı bile olmadığını ifade eden Vural, "Türkiye'nin kapasitesinin bunu gidereceğine inanıyoruz. Bu acı üzerinden siyaset yapmayan tek AKP demek milletin kadirşinaslığına yakışmıyor. Başbakan gürültü çıkartıyor, geçmişi suçlama gafletine düşüyor." eleştirisinde bulundu.

1999 depreminin ardından 31 Aralık 2003'de sona ermek üzere geçici vergi getirildiğini anlatan Vural, vergilerin AK Parti hükümeti tarafından kalıcı hale getirildiğini savundu. "Ne oldu bu deprem vergileri?" diye soran Vural, sözlerine şöyle devam etti: "Yaklaşık 50 katrilyon vergi toplandı. Kişi başına herkes 700 – 800 TL vergi ödedi. Niçin kullanıyorsunuz? Maliye Bakanı Mehmet Şimşek 'Türkiye'nin ihtiyaçları için kullandık' diyor. Bütçe açıklarını kapatmak için kalıcı hale dönüştürdünüz. Deprem için alınan vergileri bütçe açığı için kullanmak vatandaştan yağ çıkarmaktır."

Başbakan'ın açıkladığı kaçak binaların yıkılması ile ilgili gazetecilerin sorusunu cevaplandıran Vural, şöyle konuştu: "Başbakan'da laf çok icraat yok. 9 yıldan beri elinizi tutan mı oldu? Kaçak yapılarla ilgili sorunun çözülmesi, rantın başka noktalara aktarılmaması konusundaki uyarılarımızı yapmaya devam edeceğiz. Bundan önce 'dere kenarındakilerin hepsini yıkacağız' dendi. Sonra ne oldu, Rize'ye geldik yine aynı manzara ile karşı karşıya kaldık. Getirecekleri, alınması gereken tedbirler varsa getirildiğinde değerlendirmemizi sunacağız."