Dolar

34,8763

Euro

36,7786

Altın

3.047,35

Bist

10.140,43

Doç. Dr. Kalın: Türkiye, Avrupa merkezciliği her alanda aşmaya çalışıyor

Başbakanlık Başmüşaviri ve Kamu Diplomasisi Koordinatörü Doç. Dr. İbrahim Kalın, Avrupa merkezci tarih, siyaset ve kültür anlayışının artık hiçbir şekilde sorunları çözebilecek imkân sunmadığını iddia etti. Kalın, "Artık bu Avrupa merkezciliği Türkiy

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-10-27 10:02:45

Doç. Dr. Kalın: Türkiye, Avrupa merkezciliği her alanda aşmaya çalışıyor
Başbakanlık Başmüşaviri ve Kamu Diplomasisi Koordinatörü Doç. Dr. İbrahim Kalın, Avrupa merkezci tarih, siyaset ve kültür anlayışının artık hiçbir şekilde sorunları çözebilecek imkân sunmadığını iddia etti. Kalın, "Artık bu Avrupa merkezciliği Türkiye her alanda aşmaya başlayan bir ülke olarak karşımıza çıkmaya başlıyor." dedi.
Gaziantep'te Gazikent Üniversitesi tarafından 'Türk Dış Politikasının Yeni İmkanları ve Kamu Diplomasisi' konulu panel düzenlendi.
    Panelin açılışında konuşan Başbakanlık Başmüşaviri ve Kamu Diplomasisi Koordinatörü Doç. Dr. İbrahim Kalın, Türkiye'nin artık tarihi ve coğrafyasıyla barışan bir ülke haline geldiğini ifade etti.
    Kalın, "Bizim çarpık modernleşme tarihimizin maalesef tökezlediği, tıkandığı yerlerden bir tanesi, tevarüs ettiğimiz tarihi ve içinde bulunduğumuz coğrafyayı, ilerlemenin, modernleşmenin, sivil, demokratik bir toplum kurmanın önünde bir engel olarak görmek vardı. Bunu belki 1920'lerin, 1930'ların kendi özgün şartları içerisinde izah etmek mümkündü ama biz bugün tarihimizi ve coğrafyamızı bir yük ve engel olarak görmüyoruz. Tersine, bütün ince güç kapasitemiz, bütün bu dış politika imkânlarımız çerçevesinde bunu stratejik bir değere dönüştürmeye çalışıyoruz. Baktığınız zaman bunun sonuçlarını görüyoruz." ifadelerini kullandı.

    "AVRUPA MERKEZLİ BİR DÜNYA TASAVVURU ARTIK MÜMKÜN DEĞİL"
İçerisinde yaşanılan coğrafyanın, insanın değiştirebileceğini bir şey olmadığının altını çizen Kalın, "Bu bir anlamda, insanın nerede doğduğu gibi tabii bir gerçektir. Üzerinde sizin tasarruf hakkınızın olduğu bir şey değildir. Biz bu coğrafyadayız. Bu coğrafya şuanda tarihin akış seyrinin en önemli kesişme noktalarından birisi haline geldi. Batı modernleşmesinin artık o küresel enerjisini yitirmeye başladığı bir dönemde, tek kutuplu, tek merkezli Avrupa merkezli bir dünya tasavvurunun artık mümkün olmadığını çok net bir şekilde görüyoruz." şeklinde konuştu.
    Artık çoğul modernite tecrübelerinin yaşandığına vurgu yapan Kalın, "Farklı toplumlar, kendi modernleşme, kalkınma, ilerleme modellerini üretiyorlar. Tecrübelerini yaşıyorlar. Aynı şekilde paralel tarihler yaşanıyor. Sadece tarihin akışı bir şekilde kadim Yunan'la başlayıp, Avrupa'da devam eden, oradan da dünyaya yayılan bir süreç değil. Bu Avrupa merkezci tarih, siyaset, kültür anlayışı artık hiçbir şekilde ne sorunlarımızı çözebilecek bir imkân sunuyor, ne de yaşanan realiteyi izah edebiliyor. Artık bu Avrupa merkezciliği Türkiye her alanda aşmaya başlayan bir ülke olarak karşımıza çıkmaya başlıyor." değerlendirmesinde bulundu.

    "TÜRK DIŞ POLİTİKASININ AKTÖRLERİ ÇEŞİTLENİYOR"
Türkiye'ye duyulan ilginin 3 ana noktasının bulunduğunu, bunların da demokratikleşme tecrübesi, ekonomik kalkınma ve aktif dış politika olduğunu kaydeden Kalın, "3 nokta da Türkiye'nin çok yakından bir model olarak, bir ilham kaynağı olarak incelendiğini görüyoruz. Biz dış politikanın yeni imkânları dediğimiz zaman, bu üçünün bileşkesinden çıkan yekundan, değerden bahsediyoruz. Yoksa sadece dediğim gibi, diplomatların, bürokratların yaptığı birtakım işlerden ibaret değil. Bu manada Türk dış politikasının aktörleri zenginleşiyor, çeşitleniyor." şeklinde konuştu.
     "Bugün işadamları bizim dış politikamızın en önemli aktörleri haline geldi." diye konuşan Kalın şöyle devam etti: "Sivil toplum kuruluşları dış politikamızın en önemli unsurlarından biri haline geldi. Aynı şekilde gazetecilerimiz, eğitim kurumlarımız, bilim araştırma kurumlarımız, kültürümüz, sanatımız, romanımız, edebiyatçılarımız, yönetmenlerimiz bugün Türkiye'nin yeni dış politika imkânlarını, ince güç potansiyelini güçlendiren aktörler olarak karşımıza çıkıyorlar. Türk dizilerinin hikâyelerini biliyorsunuz. İlk birkaç yıl içerisinde bunun sadece Arap dünyasında izlendiği söyleniyordu. Bugün bir araştırma yaptığımızda, Romanya'da, Sırbistan'da, Yunanistan'da, yani Arap ve İslam coğrafyasının dışındaki topraklarda da Türk dizileri çok yakından takip ediliyor. Türkiye'de olup biten takip ediliyor. Önemli olan da bu zaten. "
Açılışta konuşan Gazikent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir de, "Gazikent Üniversitesi'nin, Türk Yüksek Öğretimi'nin bölgede Türk dış politikasında ciddi açılımlar yapılmasına, hatta sanayicilerimize yeni ufuklar açmasına bir katkı sağlayacağına inanıyoruz." dedi.
    Konuşmaların ardından Özdemir, Kalın'a plaket sundu. Ardından da, Gazikent Üniversitesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mesut İdiz'in başkanlık ettiği 'Bölgesel – Küresel Gelişmeler ve Türk Dış Politikasının Yeni İmkânları' konulu ilk oturum başladı.
    İkinci oturumda da 'Bölgesel Gelişmeler ve Türk Dış Politikası' konusu gündeme geldi.

Haber Ara