Mardin'deki STK'lar: Hain plan, milletin birlik ve beraberliği ile bozulacak
Mardin'deki Sivil Toplum Kuruluşları (STK) ve kanaat önderleri, Hakkâri'nin Çukurca ilçesindeki terör saldırısını kınadı.
Türkiye'nin yeni anayasa değişikliğinin gündemde olduğu bir dönemde, böyle bir saldırının düzenlenmesinin, ülkenin huzurunu
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-10-20 07:20:11
Türkiye'nin yeni anayasa değişikliğinin gündemde olduğu bir dönemde, böyle bir saldırının düzenlenmesinin, ülkenin huzurunu ve istikrarını bozmaya yönelik olduğuna dikkat çeken sivil toplum örgütleri ve kanaat önderleri, bu saldırının arkasındaki karanlık güçlerin hain planlarının, milletin birlik ve beraberliği ile bozulacağını ifade etti.
Askere yapılan saldırının, aslında bölge halkına yapıldığını belirten Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Mardin Şube Başkanı Kazım Aksoy, 'Türkiye'de her şey yoluna girdi' denilen bir zamanda hain ellerin bir kez daha tetiğe basması ve 24 askeri şehit etmesi, 18 askerin yaralanmasının, kendilerini, bölge halkını derinden üzdüğünü söyledi. Aksoy, "Bölge halkı olarak, birlik ve beraberliği gösterme zamanı geldi. Bu tür saldırıları kınıyorum. Şehitlere de Allah'tan rahmet diliyorum." dedi.
AŞİRET LİDERLERİ TEPKİLİ
Mardin'in kanaat önderlerinden Süleyman Çelik de Türkiye'nin istikrarını bozmaya yönelik her türlü kirli oyunun yine sahneye konulduğuna dikkat çekti. Son altı ayda ülkenin huzurunu ve istikrarını bozmak için karanlık güçlerin her türlü oyunu oynadığını belirten Çelik, "Yaşanan bu olayın son yaşadığımız acı olmasını diliyorum. Bu vesileyle terörü bir kez daha nefretle ve şiddetle kınıyor, şehitlerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerine sabırlar diliyorum." diye konuştu.
Bölgenin önemli aşireti olan Kikan aşireti liderlerinden ve kanaat önderi Mehmet Timurağaoğlu ise kan dökmekle bir yere varılamayacağını ifade etti. Timurağaoğlu, şunları söyledi: "Bu saldırı özgürlüklere, demokrasiye, bölge halkına yapılan saldırıdır. Bunu tasvip etmiyoruz. Aksine karşısındayız. Birlik ve beraberlik içinde olmalıyız. Türkiye'nin demokratikleşmesi adına önemli adımların atıldığı süreci baltalamak kimsenin hakkı değildir. 30 yıldır hep aynı senaryo, ülkede işler rayına oturduğu zaman birileri çıkıp ülkenin huzurunu bozmaya çalışıyor. Bu tür saldırıları kınıyorum."
MARDİNLİ GAZETECİLER SALDIRIYI KINADI
Terör saldırısını kınayan Mardin Gazeteciler ve Yazarlar Cemiyeti Başkanı Nezir Güneş de her zaman olduğu gibi karanlık güçlerin bölge halkının huzur ve güvenini bozmak için yine şiddete başvurduğunu söyledi. Güneş, şöyle dedi:
"Yeni anayasanın konuşulduğu bir dönemde böyle bir saldırının olması mutlaka herkesi üzmüştür. Bunun kesinlikle barışa, umutlara yönelik bir darbe olduğuna inanıyorum. Bu saldırıyı, hem hükümetin çalışmalarını baltalamak hem de barış adına bütün taraflar açısından olumsuz bir tavır olarak görüyorum. Gerçekten şiddeti tırmandırmanın hiç kimseye bir faydasının olmadığını herkes biliyor. Savaş çığırtkanlığının, şiddetin herkese zarar vereceğini biliyoruz. Bu, özellikle Kürt halkı adına da bir zarardır. Bu olayı yapanları kınıyorum. Herkesin sağduyulu olması gerekir. Vatandaşların da bu olaylara prim vermemesi gerekir."
"DUYGUSAL YAKLAŞIMLAR YERİNE MANTIKSAL ÇÖZÜM ÜRETİLMELİ"
Mardin Merkezli Uluslararası Stratejik Tahlil ve Araştırmalar Merkezi Derneği (USTAD) Başkanı Ahmet Akgül de Türkiye'de ve özellikle bölgede 20 yıl öncesini hatırlatırcasına bir takım olayların peşpeşe meydana gelmesinin düşündürücü olduğunu kaydetti. Ahmet Akgül, şunları ifade etti:
"İnsan canını kutsal gören herkesi derinden üzen bu olayın ardından, duygusal bir yaklaşım içerisine girerek, temel haklarda kısıtlama taleplerinde bulunmak veya bölgede yaşayan herkesi bu olaylarla özdeşleştirmeye çalışmak, geçmişte olduğu gibi bugün de çıkar çevrelerinin ekmeğine yağ sürmek olacaktır. Bugün; duygusal bir bakışla olaylara yaklaşma günü değil, soruna kesin çözüm bulma yolunda gönül ve fikir birliği etme günüdür. Dolayısıyla 12 Eylül'ün gölgesindeki anayasanın yerini alacak yeni anayasa çalışmalarına hız verilmelidir. Hazırlanacak yeni anayasayı, sorunları bölgesel bağlamda ele alan teknik bir sorun olarak görmekten ziyade, yeniden şekillenen dünyada, bunu bütün insanlığın ahlaki sorunu olarak idrak eden, evrensel değerlerle beslenmiş bir anayasa olmalıdır. Masabaşı tespitler yerine makul talepleri dikkate almak suretiyle demokratikleşme yolundaki süreçler bir an önce tamamlanmalıdır. Askerimize yapılan bu saldırıyı kınıyor, şehitlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına ve bütün Türkiye'ye başsağlığı diliyoruz."
SON VİDEO HABER
Haber Ara