Parlak: Kahta'daki olayın sorumlusu belediye başkanı ve ilçe başkanıdır

Avukat Mehmet Şahin Parlak, Adıyaman'ın Kahta ilçesinde belediye binasının yanmasına sebep oldukları iddia edilen minibüs şoförleri adına bir açıklama yaptı. Parlak, kooperatif üyelerinin son 2 yıldır karşılaşmış olduğu hukuk dışı uygulamaları bildiğini, Kooperatif Başkanı Mustafa Tanrıverdi ve kooperatifin avukatı İrfan Yıldırım ile görüşmeler yaptığını, kooperatifte çalışan akrabaları ve arkadaşları olduğunu, olayların tek taraflı olarak yansıtılmasının yanlış olduğu söyledi.
            Basında çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirten Parlak, "Olayın detayları ve gerçekler zamanla ortaya çıkacaktır. Burada olayın sorumlusu belediye başkanı ve ilçe başkanıdır. Hiçbir minibüs şoförünü dinlememişler ve muhatap almamışlardır. Hatta minibüsçü arkadaşlarımıza silah sıkılıyor ve küfür ediyorlar. Bunların hepsi adli süreçte ortaya çıkacaktır. Ancak yaşanan olaylar sonucunda kendilerini haklı çıkarmak için 'ikinci Madımak olayını planladılar' diye asılsız açıklamalar yapılmaktadır. Yolların kapanması ise basın açıklamasına gelen şoförlerin yollara parkettiği minibüslerden kaynaklanmıştır. Yoksa itfaiyeyi engellemek gibi bir niyet yoktur. Halbuki son 1 yıldır kişisel menfaatlerini düşünerek kooperatiften bedelsiz olarak 10 minibüs hattı talep edilmiş buna olumsuz cevap verilmesi sonucunda hukuk dışı uygulamalarla adeta minibüsçüler canlarından bezdirilmiştir. Nüfusu 60 bin olan bir ilçede 40 adet minibüs bulunmaktadır. Bu sayı dahi çok fazladır ve bir minibüs bir ailenin geçimini sağlayamamaktadır. 40 minibüs dahi fazla iken belediye başkanı önce bunu 50'ye çıkarmak istemiş daha sonra da 100'e çıkarmak için hukuken geçersiz bir ihale tertip etmiştir. Diğer yandan hukuken yapılması gereken görevler yerine getirilmemiştir." dedi.
            Minibüsü bozulan veya eskiyen kooperatif üyelerinin araçlarını değiştirebilmeleri için belediye encümeninin kararı gerektiğini belirten Mehmet Şahin Parlak, "Fakat belediye encümeni halihazırda çalışma ruhsatı olan ve araçların yenileri ile değiştirilmesi için yapılan talepleri uzun süreden beri sümen altı yapmış ve ailelerini geçindirmek zorunda olan bu kişilerin geçimlerini sağlamalarına doğrudan mani olunmuştur. Belediye başkanı ve belediye encümeninin gelen talepleri sümen altı yapması bu konuda karar vermemesi hukuka aykırı bir davranıştır ve suçtur. Ama kendi kişisel menfaatleri için belediyenin ve devletin imkanlarını kullanmak amacıyla 20 yıldan beri faaliyet gösteren şehir içi taşıma kooperatifinin çalışması engellenmek istenmektedir. Belediye başkanı ve ilçe başkanı her ne kadar Adalet ve Kalkınma Partili olarak görünseler de kendilerinin Adalet ve Kalkınma Partsisi'nin misyonu ve anlayışı ile uzaktan yakından hiçbir ilgisi bulunmamaktadır." açıklamasını yaptı.
            Mağdur edilen minibüs şoförlerinin neredeyse tamamının Adalet ve Kalkınma Partisi'nin üyeleri ve destekçileri olduğunu kaydeden Paralak, şunları ifade etti: "Bu yönüyle de meydana gelen olayların siyasi veya politik bir yönü yoktur. Olay kişisel menfaatlerin kamunun menfaatlerinden üstün tutulmasından kaynaklanmıştır. Çeşitli projeler üretmek, yerel çalışmalarda istikrarlı olmak, halkın huzur ve sükunun bozulmasına sebep olacak olayları engellemek, adalet ve hukuktan yana olmak yerine, kişisel menfaatleri için belediyeyi ve partiyi kullanmak, akrabalarına belediyenin imkanlarını peşkeş çekmek gibi bir anlayış ile hem Belediyeye hem de partiye zarar verir."