MEB, yurtta kalan çocuklara özel eğitim verecek

Milli Eğitim Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı arasında imzalanan işbirliği protokolü ile yurtlarda kalan çocuklara ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş eğitim programı sunulacak. Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, "Yurtlarımızda tıpkı toplumda olduğu gibi ekonomik, sosyal, psikolojik sorunları olan ve özel tedbirlerle eğitimine devam etmesi gereken kesimler var. Biz bunları göz önüne alarak, programlarımızı çeşitlendirmeyi umuyoruz." dedi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ise protokol ile başarıyı topyekûn arttırmayı amaçladıklarını söyledi.
    Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin arasında 'Yeniden Okullu Ol Projesi'ne yönelik işbirliği protokolü imzalandı.
    Bakan Şahin burada yaptığı konuşmada, eğitimde fırsat eşitliğinin önemine dikkat çekti. Göreve geldikten sonra koruma altındaki '14 bin çocuğu hayata nasıl daha iyi hazırlayabiliriz'i masaya yatırdıklarını aktaran Şahin, yapılan bu çalışmayı Milli Eğitim Bakanlığı ile paylaştıklarını söyledi.
    Kendisinin de iki çocuk annesi olduğunu hatırlatan Şahin, "Her çocuk ayrı bir dünya. Ben iki çocuğumu aynı metot ile eğitemiyorum. Bir çocuğumun anladığı eğitim modeli, öbürünün anlamadığı bir eğitim modeli. Her çocuğuma ayrı bir metot ile eğitim verdiğimde başarabildiklerini görüyorum." diye konuştu.
    Koruma altındaki çocukların eğitim seviyelerini araştırdıklarını söyleyen Şahin, "850 tane çocuğumuz temel eğitimini yarıda bırakmış. Bunu kabullenmemiz mümkün değil." dedi.
    İmzalanan protokol ile 850 çocuğun kaldığı yerden eğitimine devam edileceğini aktaran Şahin, "Bu yapacağımız ilk iş. Ama bizim amacımız 14 bin çocuğumuzu üniversiteli yapacak SBS ve üniversite girişteki başarı oranlarını yükseltmek. Bunun için kendi içinde kategorize edildiği, her bir çocuğun genetik mirasının ne olduğu ve bu çocukların kendi içinde nasıl bir sınıflandırma yapılarak eğitimde kaliteye ulaşabileceğimize baktığımız zaman; bin 208 kız çocuğumuzun, 998 erkek çocuğumuzun da okumaya çok müsait, ek dersler verildiği zaman en iyi üniversiteleri kazanabilecek durumda olduğunu gördük." şeklinde konuştu.
    Şahin, bununla birlikte, imzalanacak protokol ile 14 bin çocuğun her birinin tek tek analiz edileceğini söyledi. Başarısız çocukları başarılı hale getirme protokolü imzalamadıklarının altını çizen Şahin, "Topyekün kaliteyi arttırma protokolü." ifadesini kullandı.
    Şahin, protokol kapsamına özürlü çocuklar ile kadın sığınma evlerinde kalan okuma-yazma bilmeyen kadınlarında dâhil olduğunu kaydetti

    YURTLARDAKİ ÇOCUKLARA, ONLARIN HASSASİYET VE İHTİYAÇLARLINA GÖRE ÖZELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM PROGRAMI SUNULACAK
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, imza töreninde yaptığı konuşmada Bakanlığın esas görevinin okuma çağındaki tüm çocuklara bu imkânı sağlamak olduğunu söyledi.
    Dinçer, "İster birey olarak, ister aile ferdi olarak, ister yurtlarda yaşayan çocuklarımız olarak, hepsine eşit, aynı kalitede ve aynı şefkatte eğitim hizmeti sunacak bir çabayı ortaya koymamız gerekiyor." şeklinde konuştu.
    Protokol ile yurtlardaki çocuklara, onların hassasiyetleri ve ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş eğitim programı sunacaklarını aktaran Dinçer, "Şimdiye kadar genel olarak görüyor ve tüm Türkiye'deki bakış açısına paralel bir bakış açısı ile bütün çocukları genelleştirerek eğitim programına dâhil etmeye çalışıyorduk. Hal bu ki, yurtlarımızda tıpkı toplumda olduğu gibi ekonomik, sosyal, psikolojik sorunları olan ve özel tedbirlerle eğitimine devam etmesi gereken kesimler var. Biz bunları göz önüne alarak, programlarımızı çeşitlendirmeyi umuyoruz." dedi.

    YURTLARDAKİ ÖZÜRLÜ ÇOCUKLARA FIRSAT EŞİTLİĞİ SAĞLAYAN TEDBİRLER UYGULANACAK
    Dinçer, protokol ile yurtlarda kalan özürlü çocuklara yönelik, onlara onların ihtiyaç duyduğu türden fırsat eşitliği sağlayan tedbirler alınacağını belirtti.
    Okula kayıt olduğu halde devam etme sorunu olan ya da eğitimini yarım bırakan çocukları, özel bazı tedbir ve yöntemlerle tekrar okula döndürecek, eğitimlerini tamamlamalarını sağlayacak fırsatları gözden geçireceklerini kaydetti.
    Dinçer, protokolün içeriği ile şöyle devam etti: "Böylece tüm Türkiye'de başlattığımız okulda devam sorunu olan çocuklara yönelik projeyi, özel olarak burada da gündeme almış olacağız. Psikolojik sorunları olan, özel rehberlik gerektiren çocuklarımız varsa veya üstün zekâlı çocuklarımız varsa hepsine yönelik özel programlar yapacağız. Bu açıdan bakıldığında birincisi yurtlarda kalan çocuklarımızın erişimini kolaylaştırmak, ikincisi erişim ve devamda zorunu olan çocuklarla ilgili rehberlik, rehabilitasyon ve tedavi süreçlerinin takibini ilgili kurumlarla işbirliği halinde yapmak; nihayet özürlü ve üstün zekalı çocuklarımızın şahıslarına ve ihtiyaçlarına yönelik programlara yönlendirilmelerini sağlamak."

    SIĞINMA EVLERİNDE KALAN KADINLARA OKUMA YAZMA ÖĞRETİLECEK
    Dinçer, protokoldeki sığınma evlerine yönelik hükmü ise "Eğer, aile ve sosyal politikalar bakanlığımız sığınma evlerindeki kadınların durumuna göre bunları gruplandırarak, en az 8'er kişiden oluşacak sınıflar oluşturabilirse, doğrudan doğruya sığınma evlerinde; eğer 8 kişiden daha az ise o zaman da Milli Eğitim Bakanlığı'nın tesislerinde onların ihtiyaçlarına uygun eğitim programları düzenlenecek." sözleriyle anlattı.
    Dinçer'in verdiği bilgiye göre; protokol kapsamında ilde bulunan norm kadro fazlası öğretmenler, gönüllülük esası ile proje kapsamındaki çocuklara yönelik etüt uygulamalarında görevlendirilecek. Böylece okul dışında yurtlarda kalan çocuklara ek destek verilecek. Protokol kapsamında bulunan çocukların, özel öğretim kurumlarının ücretsiz öğrenci kontenjanlarından öncelikli olarak yararlanmaları sağlanacak. Yurtlarda kalan çocuklar arasında özel okula gitme talebi olan başarılı öğrenciler, diğer çocukların şartlarında olmak üzere öncelikli olarak bu okulların programlarından ve burslarından faydalanabilecek.