'İsrail titretilmekten zevk alıyor'
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural Başbakan Tayyip Erdoğan'ın İsrail ile ilgili açıklamalarına tepki gösterdi.
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-09-23 16:48:16
Vural, Başbakan Erdoğan’ın “Biz sadece İsrail’i titretiriz” sözlerine, “Titrettikçe İsrail kazanıyor. İsrail’i kendine getiriyor. Böyle titretilmekten İsrail de zevk alıyor” yanıtı verdi. Vural Başbakan Erdoğan’ın İsrail için “Gerekirse savaşırız” çıkışına da tepki göstererek, “Eğer bu sözler bir retorik ve nutuktan ibaret değilse bu tehdidi TBMM’ye getirmeli, asker göndermek veya nota vermek için yetki almalı” dedi.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Türkiye’nin dış politikası ve Başbakan Erdoğan’ın ABD gezisindeki açıklamalarıyla ilgili Meclis’te basın toplantısı düzenledi. Türk dış politikasının milli olması gerektiğini belirten Vural şunları söyledi:
“Maalesef Türkiye’nin dış politikası Başkent Ankara’da, Türk milleti huzurunda hazırlanmıyor. Başka merkezlerde hazırlanıp servis yapıldığı Bakanlar Kurulu’nun bile haberi olmadığı anlaşılıyor. Sıfır sorun dediler, bugün Erdoğan etrafı düşmanlarla çevrili bir Türkiye yaratmayı başardı. Herkesle kavgalı. Stratejik derinlik dediler. Açılımlar ile stratejik karanlık içinde kayboldular.”
"HER AÇILIM BİR HANÇERE DÖNÜŞTÜ"
Türkiye’nin dış politikada sorunları çözmek yerine yabancıların arzu ve isteklerini yerine getirmek için kullanıldığını savunan Vural açılım adı altında yürütülen politikaları eleştirdi.
Türkiye’nin dış politikasındaki her açılımın Türk milletini arkadan vuran bir hançere dönüştüğünü savunan Vural, “Ermenistan ile imzalanan protokol, Annan Planı’nın kabulü, Suriye ile ilişkilerde gelinen nokta kimin iradesi. Bölgede hangi ülkelerin menfaati doğrultusunda dış politika oluşturulmaktadır” diye sordu.
Vural Başbakan Erdoğan’ın Obama ile görüşmesinde gündeme gelen “model ortaklık” açıklamasını da eleştirdi. Vural şunları söyledi:
“Sana ortaklık görevini kim verdi? Kimin modelisin? Oyuncak model değiliz ki yap boz. Model uçak gibi parçala istediğin gibi yap boz. Böyle bir ortaklık ile ilgili TBMM’de hangi değerlendirmeler yapıldı. Unsurları nedir? Birileri açıklasın. Model ortaklık ABD’de Temsilciler Meclisi’nde tartışılıyor, Türkiye’de onların model uçağı oluyor. Onların rolünün modeli haline dönüşüyor."
"MISIR GEZİSİ EV ÖDEVİ, ABD GEZİSİ SÖZLÜ"
Vural, Başbakan Erdoğan Arap Baharı gezisi olarak nitelendirilen Mısır, Tunus ve Libya ziyaretleriyle ilgili, “Beraber mutabakata vardığımız bir gezidir” sözlerini de eleştirdi. Bu sözlerin gezinin ABD’nin isteği ile yapıldığını gösterdiğini savunan Vural, “Libya, Tunus, Mısır için ev ödevi verdiniz, ben ev ödevimi yaptım, sözlü sınava hazırım. ABD başkanı karşısına bunun için çıkmış. Mısır, Libya, Tunus politikalarını Türkiye hazırlar. Onun rol modeli diye gezi yapması burada yapılan gezinin başka amac için yapıldığını ortaya koyar. Eğer böyleyse İsrail ile ilişkiler de bu modelin parçası. Demek ki bir rol biçiyorlar” diye konuştu.
Suriye’ye yaptırım kararı da Vural’ın gündemindeydi. Bu konuda Bakan Hayati Yazıcı’nın haberi olmadığı yönünde sözleri bulunduğunu ifade eden Vural, “Bu yaptırım kararı nerede alındı? Bakanlar Kurulu’nda alınsa haberi olması gerekir. Başka başkentlerde, ABD’nin uyguladığı yaptırım kararı yürürlüğe sokuluyor. Menfaatimiz bunu gerektiriyorsa bunu da TBMM’de konuşmalısın. Fransız bir Bakanlar Kurulu, haberleri yok” dedi.
"O ZAMAN BUNU SÖYLESEYDİN VATANDAŞLARIMIZ ÖLMESEYDİ"
İsrail söylemini “iç politika ve Arap ülkelerinde prim yapma için kullanılan rol model” olarak nitelendiren Vural, “Başbakan ‘Mavi Marmara savaş sebebi’ diyor. Bunu o vatandaşlar öldürülmeden önce söylemeliydin. O zaman müdahale savaş nedeni desen bir caydırıcılığı olurdu. O zaman bunu söyleseydin vatandaşlarımız ölmeseydi” tepkisi gösterdi.
"BÖYLE TİTRETİLMEKTEN İSRAİL ZEVK ALIYOR"
MHP’li Vural, Başbakan Erdoğan’ın “Biz sadece İsrail’i titretiriz” yönündeki sözlerini de şu sözlerle eleştirdi:
“Başbakan İsrail’i titretiyor, OECD’ye üye oluyor. İsrail’i titretiyor, Hizbullah’a karşı Lübnan’da Türkiye onu korumak için gemi gönderiyor. İsrail’i titretiyor, ABD’nin terörle mücadele milli stratejisine eşbaşkan oluyor. İsrail’i titretiyor, İsrail Münhasır Ekonomik bölgeyi ilan ediyor, Rumlarla petrol, gaz arıyor. Titrettikçe İsrail kazanıyor. İsrail’i kendine getiriyor. Hükümet asıl sen titre ve kendine ülkene Başkent Ankara’ya TBMM’ye dön. Ne denir, böyle titretilmekten İsrail de zevk alıyor. Titrettikçe güçleniyor.”
Türkiye ile Güney Kıbrıs arasındaki sondaj kriziyle ilgili de konuşan Vural, bu sürece Annan Planının kabulü ile adım adım gelindiğini savundu. Güney Kıbrıs; Mısır, Lübnan ve en son İsrail ile Münhasır Ekonomik Çevre anlaşmaları imzalarken ‘Türkiye’nin gıkı çıkmadı’ diyen Vural, “Şimdi bizim haklarımız var. Ne yapılıyor diye kükrüyorlar. 21 Aralık 2010 Dışişleri Bakanlığı’nın açıklaması var. İsrail ile Güney Kıbrıs Rum kesimi arasında imzalanan Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) anlaşması hakkında Dışişleri, “Söz konusu MEB sınırlandırma anlaşmasının konu aldığı deniz alanlarında ülkemizin bir hak iddiası bulunmamaktadır” diyor. Yolun açık olsun. Hak iddian yok. Kaybedildi, herşey bitti" diye konuştu.
Vural CHP’nin Uzlaşma Komisyonu’nda partilerin 2 yerine 3 kişi tarafından temsil edilmesi önerisine ise, “2 olsun ama arkasına 100 danışman koysun. 2 üye olsa ne olacak, 3 üye olsa ne olacak. Önemli olan Türkiye’nin ihtiyacı olan bir anayasayı hep beraber yapabilmek” yanıtı verdi.
Vural, PKK-MİT görüşmesinin Oslo’da değil Brüksel’de yapıldığı yönünde haberlerin hatırlatılması üzerine, “İster Brüksel, ister Oslo olsun. Önemli olan Başbakan’ın siyasi müzakere, işbirliğine girmesi. Bunlarla ilgili spekülasyon yapılacağına nerede, ne zaman yapıldığını Başbakan açıklasın” çağrısında bulundu.
"İSRAİL İÇİN MECLİS’TEN YETKİ İSTESİN"
MHP Grup Başkanvekili Vural basın toplantısı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. Vural, Başbakan Erdoğan’ın İsrail’le ilgili “Gerekirse savaşırız” çıkışıyla ilgili de TBMM’yi işaret ederek şunları söyledi:
“Başbakan ‘bir savaş sebebi’ demesi bir retorik ve nutuktan ibaret değilse bu tehdidi TBMM’ye getirmeli. Güç kullanımı gereğini ifade ediyorsa boşa konuşmamalı. TBMM’ye getirmeli ve gerekli hududu, zamanı hükümet tarafından belirlenmek üzere bir yetki almalı. Tehdit algısı varsa asker göndermek için yetki almalı. Ya da bir savaş sebebine ilişkin bir notayı vermeli. O zaman sözleri yerde kalmaz. Bu yetkinin boyutun her şeyini parlamentoya getirmesi gerekiyor."
Vural, ders kitaplarından 7 bölgenin çıkartılmasıyla ilgili haber üzerine ise, “Bunun kaldırılması hangi amaca hitap ediyor gerçekten bilmiyorum. Ama bu Türkiye bölge ve eyaletlere ayrılacak, bu şekilde coğrafi paylaşımı ortadan kaldırıp sonra da 'eyalet özerk bölgeye çevirmenin alt yapısı mıdır' diye insanın aklına sual geliyor” değerlendirmesi yaptı.
ANKA
SON VİDEO HABER
Haber Ara