Dolar

34,8763

Euro

36,7786

Altın

3.047,35

Bist

10.140,43

Puşi davasında tutukluluğa devam

Taktığı puşi nedeniyle 'terör örgütü üyesi olmak' suçlamasıyla yargılanan öğrenci tahliye edilmedi.

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-09-15 07:43:20

Puşi davasında tutukluluğa devam

Galatasaray Üniversitesi Endüstri Mühendisi Fakültesi öğrencisi Cihan Kırmızıgül'ün, ''Yasadışı terör örgütü PKK'ya üye olmak'' ve ''Mala zarar vermek'' gibi suçlardan 19 ile 61,5 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılması istemiyle yargılandığı davada, duruşma savcısının beraat ve tahliye talep ettiği sanık Kırmızıgül'ün, tutukluluk halinin devamına karar verildi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Cihan Kırmızıgül katıldı.

Duruşmada esas hakkında görüşleri sorulan Cumhuriyet Savcısı Mustafa Çavuşoğlu, sanık Kırmızıgül hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kamu davası açılmışsa da, bu eylemin Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun (CMK) 250. madde kapsamında sayılan eylemlerden olmadığını ve bu nedenle dosyanın tefrik edilerek, görevsizlik kararı verilmesini talep etti.

Sanık Kırmızıgül hakkında, ''Silahlı terör örgütüne üye olma'' ve ''Patlayıcı madde bulundurmak''ile ''Kaygı, korku ve panik oluşturmak amacıyla patlayıcı madde atmak'' suçlarından da kamu davası açıldığını hatırlatan Çavuşoğlu, yargılamada aşamasında gizli tanığın çelişkili beyanları olduğunu ve bunun da şüphe oluştuğunu söyledi.

'Şüphe sanık lehine kullanılır' kuralının dikkate alınması gerektiğini ve isnat edilen suçlar yönünden sanığın mahkumiyetine yeterli şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğini aktaran Savcı Çavuşoğlu, sanık Kırmızıgül'ün beraatine karar verilmesini talep etti. Çavuşoğlu, tutuklu kaldığı süre ve isnat edilen ''direnme'' suçunun vasfı da dikkate alınarak, sanık Kırmızıgül'ün tahliye edilmesini de istedi.

Duruşmada savunması sorulan tutuklu sanık Cihan Kırmızıgül, olay günü polislerin kendisini yakalayıp yere yatırdıklarını ve ellerini kelepçelediklerini belirterek, daha sonra 'Yunus' olarak bilinen motosikletli polislerin gelir gelmez üzerine atladıklarını, başka bir aracın geldiğini, bu araçtaki polislerin de üzerine bastıklarını, Çağlayan polis merkezine götürüldüğünü, burada polislerin kendisine vurduğunu, adli tıp kurumuna gönderildiğini, polislerin kendisine doktorların sorması durumunda, 'kapı çarptı' demesini istediklerini ve bu nedenle tutanağın şişirildiğini ifade etti.

''GİZLİ TANIK BEYANI DIŞINDA DELİL YOK''

Sanık Kırmızıgül'ün avukatı Sait Tanrıverdi de, polisin yanlı ve yanlış tutanağından dolayı müvekkilinin tutuklandığını savunarak, ''Duruşmada dinlenilen gizli tanık, emniyette kendisine gösterilen kişinin sanık olmadığını belirtmiştir. Dosyada gizli tanık beyanı dışında başka da delil yoktur. Müvekkilim sadece belinde puşi bulunması sebebiyle gözaltına alınmıştır. Aynı gün 40-50 kişinin gösteri yapmasından bahsedilmesine rağmen sadece müvekkilim tutulmuştur. Müvekkilimin daha fazla mağdur edilmemesi için tahliye edilmesini istiyoruz'' dedi.

Duruşmada ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, üzerine atılı suçun yasal yaptırımı olan sevk maddelerinin alt ve üst sınırları, suç ve tutuklama tarihine nazaran kaçma şüphesi devam ettiğinden atılı suçun CMK'nın 100/3. maddesinde yazılı suçlardan olması, kuvvetli suç şüphesini gösteren olgu kriterinin mevcut dosyada devam etmesi, delilleri karartma ihtimalinin bulunması, koruma tedbirlerinin de uygulanmasının yeterli olmaması ve tutuklama sebeplerinin ortadan kalkmaması gerekçeleriyle sanık Kırmızıgül'ün tutukluluk halinin devamını kararlaştırdı.

Heyet, dosyadaki eksikliklerin giderilmesine de hükmederek, duruşmayı erteledi.

Bu arada sanık Cihan Kırmızıgül'ün ailesi, Galatasaray Üniversitesi'nden arkadaşları ve hocalarından oluşan bir grup, duruşma öncesinde Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi önünde toplanarak, ''Cihan'a özgürlük'' şeklinde sloganı attı.

Grup adına yapılan basın açıklamasında, haksız yere 20 aydır tutuklu olarak yargılanan Cihan Kırmızıgül'ün öğrenim hakkının elinden alındığı öne sürerek, ''Mahkemeler, puşi gibi kerameti kendinden menkul delillerle yargıladığı insanlar hakkında karar verirken gerekçe hazırlamakla bile uğraşmayıp, kopyala-yapıştır yöntemini kullanmaktadır'' denildi.

Duruşmadan sonra grup adına konuşan Radikal Gazetesi yazarlarından ve Galatasaray Üniversitesi öğretim görevlisi Özgür Mumcu, mahkemenin aksi yönde karar vermesine rağmen savcının beraat istediğini ve Kasım ayına ertelenen duruşmada olumlu bir sonuç beklediklerini söyledi.

İDDİANAMEDE 'PUŞİ' TESPİTİ

Dönemin özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcılarından Kasım İlimoğlu tarafından yazılan iddianamede, şüpheli Cihan Kırmızıgül'ün PKK terör örgütü adına eylem yapmak amacıyla 20 Şubat 2010'da, Kağıthane Etibank Caddesi'nde toplanan ve yüzlerini puşiyle kapatan grup içinde yer aldığı, toplananların ellerinde molotofkokteylleri olduğu halde Kürtçe slogan attıkları, bir markete ve yola molotof kokteylleri atıldığı, gösteri yapanların üçerli-dörderli gruplar halinde Beyoğlu ve Kağıthane'ye doğru kaçmaya başladıkları belirtilerek, molotofkokteyli atan yüzü puşiyle kapalı şüphelinin, canlı takibi sonucunda yakalandığı ve bu kişinin 23 yaşında Cihan Kırmızıgül olduğunun tespit edildiği ifade ediliyor.

Şüpheli Kırmızıgül'ün, polis tarafından takibi sırasında dur ihtarına ve uyarı amaçlı havaya ateş açılmasına uymayıp kaçtığı, su hendeğine düşmesi üzerine polis tarafından yakalandığı, bu sırada direnip polisin silahını almaya çalıştığı ve üzerinde bir adet puşi ele geçirildiği aktarılan iddianamede, ''Şüphelinin üst aramasından elde edilen, 'puşi' tabir edilen bez parçasının yapılan incelemesinde, PKK terör örgütüne müzahir kitle tarafından gerçekleştirilen molotofkokteylli korsan gösteri, araç kundaklama v.b. eylemlerde şüphelilerin tanınmamak için yüzlerini kapatmakta kullandıkları puşi olduğu anlaşılmıştır'' ifadesi kullanılıyor.

Şüpheli Kırmızıgül'ün bir markete PKK terör örgütü adına eylem yapmak amacıyla molotofkokteylli saldırıda bulunduğu, markette yangın çıktığı ve zarar oluştuğu, yüzünü puşiyle kapattığı, örgüt üyesi olarak tanınmamaya çalıştığı, örgütün eylemlerini benimseyip, organik yapısı içinde yer aldığı belirtilen iddianamede, tüm bu suçlardan Kırmızıgül'ün, 19 ile 61,5 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılması talep ediliyor.



HABERTÜRK

Haber Ara