Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Karagül: İKÖ ne işe yarar, nerede bu örgüt?

'Gazze'de, Irak'ta, Afganistan'da, Pakistan'da, Çeçenistan'da, Filipinler'de, Tayland'da, Doğu Türkistan'da ölümler devam ederken İKÖ (İslam Konferansı Örgütü)'nün sesi neden çıkmaz?' diyen gazeteci İbrahim Karagül İKÖ'ye çok sert eleştiriler yöneltti.

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-08-25 14:18:43

Karagül: İKÖ ne işe yarar, nerede bu örgüt?
İbrahim Karagül *

Müslüman coğrafya, tarihin en hareketli, belirsiz ve karışık dönemlerinden birini yaşıyor. Ülkelerde rejimler devriliyor, iç savaşlar çıkıyor, kitleler sokaklara iniyor, isyan ateşi hızla büyüyor, tanklar sivillere yöneliyor, katliamlar oluyor, ülkeler işgal ediyor..

Bütün bunlar olurken gözler Washington'a, Londra'ya, Paris'e çevriliyor, oradan gelecek haberlere, talimatlara kulak veriliyor. 57 Müslüman ülkeyi aynı çatı altında birleştiren tek organizasyon olan İslam Konferansı Örgütü'nden hiçbir ses yok. Sanki böyle bir örgüt hiç yokmuş gibi, feshedilmiş gibi, tuhaf, insanı endişelendiren bir sessizlik var. Bugünlerde adını değiştirdi, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) oldu. Bunun dışında örgütün her hangi bir girişimine tanık olduk mu? Hayır!

O zaman ne işe yarar bu örgüt? Niye var? En zor zamanlarda ortada olmayacaksa, çözüm üretmeyecekse, kendini gizleyecekse bu dev yapı niye var? Somali açlıktan ölüyor, İKÖ, zenginliğini nereye kullanıyor?

Irak'ta Şii'lerle Sünniler arasında çatışmalar yaşandığında çağrılar yapmıştık... "Olağanüstü toplanın, bu dehşet verici ayrışmaya müdahale edin, mezhep savaşı Müslüman dünyayı yok eder, bunu durdurun" demiştik. Birkaç çağrı dışında örgüt ciddi bir girişimde bulunmadı.

Afganistan, Batı koalisyonu tarafından işgal edilirken, on binlerce insan öldürülürken aynı çağrıyı yaptık. İKÖ kılını bile kıpırdatmadı. Batı İslam dünyasını tehdit algılıyor ve istila projeleri uyguluyor, coğrafyanın her köşesinde kan akıtıyor, ülkeleri yağmalıyor. İKÖ bunların hiç birine karşı duramadı, bir söz bile söyleyemedi.

Irak işgal edilirken İKÖ'den yine ses çıkmadı, haftalarca toplanamadı bile.

Libya'ya hava saldırıları yapılırken, iç savaş yaşanırken yine ortada yoktu, hala yok.

Suriye iç savaşa sürükleniyor, mezhep savaşı tehlikesi tekrar arttı, adını değiştirmekten başka hiçbir şey beceremeyen örgüt yine ortalarda yok.

Yemen'de aylardır kaos var, çatışma var, belirsizlik var, örgüt hiçbir yerde yok. Dikkat edin, Türkiye kamuoyunda herkes, bölgedeki gelişmeleri günü gününe izlerken, sivil toplum kuruluşları en üst düzey ilgi gösterirken, sokaktaki insan Bingazi'de, Şam'da neler olduğunu sorgularken siz İslam İşbirliği Teşkilatı'ndan bir ses duydunuz mu? Bir girişime tanık oldunuz mu?

Peki ne yapıyor bu örgüt? Neden gizleniyor? Kimin, hangi ülkenin direktifleriyle hareketsiz bırakılıyor?

2005 yılında Yemen'in başkenti Sana'da yapılan İKÖ Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın ana gündemi örgütün etkinliğini artırmaktı. Bir çok toplantıda bu konu konuşuldu. Özellikle Türkiye, Malezya ve İran, örgütü 21. yüzyılın şartlarına uygun, temsil ehliyeti olan bir yapıya dönüştürmeye çalıştı. Ancak bu girişimin, özellikle Suudi Arabistan hepsini boşa çıkardı.

Bugün İslam, Müslümanlar ve yeryüzünün orta kuşağı küresel ölçekli bütün stratejilerin, politikaların merkezinde yer alıyor. 21. yüzyılın dünya düzeninin ağırlık merkezini oluşturan ve yüzyılın görüntüsünü belirleyecek olan bu coğrafya, hiçbir siyasi, askeri ve ekonomik gücün ilgi ve müdahale alanının dışında değil. Geleceğe yönelik bütün bloklaşmalar ve ayrışmalar bu coğrafyadaki gelişmelerle bağlantılı.

Peki, İKÖ bünyesindeki 57 ülkenin ortak gücünü farkedebiliyor mu? Dünya hızla siyasi ve ekonomik bloklaşmalara doğru ilerlerken, gücünü farketmeyen tek coğrafyanın Müslümanların yaşadığı topraklar olması ne kadar üzücü!

İKÖ'nün adının, Müslüman Ülkeler Örgütü ya da İslam Devletleri Örgütü ya da son olarak İslam İşbirliği Teşkilatı olarak değiştirilmesi çok fazla anlam ifade etmiyor. Yukarıdaki sorulara, sorunlara cevap üretilebilecek mi, bu topraklara bir ufuk açılacak mı, adalet ve refahı eksen alan bir güçler topluluğu oluşturulabilecek mi, 21. yüzyılın inşasında bu toprakları gerçek anlamda temsil ehliyetine sahip oluşumların önü açılabilecek mi?

Bu gidişle hayır!

Tekrar edelim: Afganistan işgal edildi, İKÖ hiçbir şey yapmadı. Irak işgal edildi, İKÖ hiçbir şey yapmadı. Müslümanlara yönelik işkence kurumsallaştırıldı, İKÖ hiçbir çözüm üretmedi. İslam yeni küresel sistem tarafından düşman ilan edildi, İKÖ hiçbir şey yapmadı. Yeni sömürge dalgası bizleri adım adım sardı, İKÖ hiçbir şey yapmadı. Bölgeyi daha da parçalanmaya sürükleyen stratejilere karşı İKÖ hiçbir şey yapmadı. Etnik ve mezhep çatışmaları çıkaranlara karşı İKÖ hiçbir şey söylemedi. Bölgedeki adaletsizliklere karşı bir şey yapmadı, özgürlük taleplerinin susturulmasına karşı bir şey yapmadı, fakirliğe karşı bir şey yapmadı.

Ben bu örgütü şimdiye kadar hep, bölgenin enerjisini boşa çıkaran bir yapı olarak gördüm. Bölgesel direnci kıran, adalet ve özgürlük arayışlarının önündeki en büyük engel olarak gözlemledim. Müslüman dünyanın temel sorunlarından hiçbirine çözüm üretemedi. Bir vizyon çizemedi, ortak bir ses olamadı. Aksine haksızlıklara karşı güçlenen direnci eritip bitirdi.

Peki bu kaotik dönemde İKÖ yeniden kurulmalı. Bir İslam Milletler Topluluğu oluşturulmalı. Örgüt; Endonezya'dan Fas'a kadar, bunca zenginlik üzerinde yaşayan çaresiz toplulukları savunacak, onları temsil edecek, önünü açacak bir platforma dönüştürülmeli. Örgüt, S. Arabistan'ın nüfuzunu yayan, etkinliğini artıran, özel çıkarlarına hizmet eden yapıdan derhal çıkarılmalı. Riyad'nı ileri karakolu olarak çalışmaktan çıkarılmalı.

Ya da bu örgüt tamamen feshedilip, daha dar, daha bağımsız, daha güçlü ülkelerden oluşan derhal yeni bir ortaklık kurulmalı. Bir İslam Barış Gücü oluşturulmalı ve bölgesel çatışmalara müdahil olmalı.

İslam coğrafyasında denklem yeniden kurulurken, ülkeler ve kaynaklar yeniden paylaşılırken, birilerinin 21. yüzyılda da refah içinde yaşaması için kan ve gözyaşı sel gibi akarken İKÖ (İİT) ne yapıyor! Gelin bugünlerde bu soruyu yüksek sesle soralım.

Gazze'de, Irak'ta, Afganistan'da, Pakistan'da, Çeçenistan'da, Filipinler'de, Tayland'da, Doğu Türkistan'da ölümler devam ederken sesi neden çıkmaz? NATO üzerinden Müslüman ülkelere hava saldırıları düzenlenirken, Bahreyn, Yemen ve Suriye başta olmak üzere Müslüman ülkeler gösterilerle çalkalanırken neden susar, hiçbir şey üretmez?

Tuhaf biçimde, bir kriz patladığında bu örgüt kendini gizleme konusunda nasıl bu kadar başarılı olabiliyor? Bu örgüt niye var? Bunca kriz varken işe yaramayacaksa ne zaman yarayacak?.

* Yeni Şafak

Haber Ara