Yardımlar suçları örtmesin(!)
UHİM (Uluslar arası Hak İhlalleri İzleme Merkezi) başkanı Ayhan Küçük genel merkezde yaptığı basın açıklamasında Afrika’daki açlığa ve uygulanan tarım politikalarına dikkat çekti. Bölgedeki esas suçlunun sömürgeci güçlerin olduğunu dile getirdi.
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-08-18 10:52:02
Yaklaşık iki milyarlık İslam dünyası için yılın en kutsal zaman dilimi olarak kabul edilen ramazan ayına girildi. Rama-zan ayını bu kadar önemli kılan şeyin yalnızca oruç ibadeti değil, bireysel ve toplumsal yaşama etki eden başka pek çok faktörü bir araya getirmesi olduğu söylenebilir.
İnsanların iyilik yapmak için daha istekli olduğu bu zaman dilimi; bireyin davranışlarını kritik ederek kendini hesaba çekmesi, toplumun diğer fertleri ile olan ilişkilerini kuvvet-lendirmesi ve maddî bir karşılık beklemeden iyilik yapması ba-kımından oldukça önemli.
Ramazan ayının en önemli işlevlerinden biri de, Müslüman bi-reylere, tüm insanlıkla ilgili kendisine yüklenilen sorumlu-lukları yeniden hatırlatması. Bu noktada, özellikle ramazan aylarında düzenlenen yardım organizasyonları aracılığıyla sür-dürülen yara sarma çabalarının ötesinde, sorunun asıl faille-rinin deşifre edilmesi ve hesap sorma bilincinin harekete ge-çirilmesi gibi asli sorumluluklar da unutulmamalıdır.
Bugün dünya üzerinde yardıma muhtaç bölgelere yapılan yar-dımların, sorunun asıl kaynağının göz ardı edilmesine ve köklü bir çözüm için verilmesi gereken mücadelenin gündemden düşme-sine neden olmaması gerekiyor. Örneğin, Afrika kıtası için sürdürülen yardım kampanyaları, yüzyıllardır sürdürdükleri sö-mürge faaliyetleri ile yüz milyonlarca insanı yardıma muhtaç hale getiren ve son yüzyılda kıtadaki tarım faaliyetlerini kendi politikaları çerçevesinde şekillendirerek Afrika’daki kıtlığın hazırlayıcısı olan “Batılı sömürgeci güçler” ABD ve Avrupa devletlerine karşı mücadele etme bilincinin oluşmasına engel olmamalıdır.
Ancak mevcut tabloya bakıldığında, bireylerin, ekonomik alanla sınırlı tutulan bu yardımlarla sorumluluklarını yerine getirdikleri hissine kapıldıklarını, görmek zor olmayacaktır. Oysa İslam dininin, bireye diğer insanlarla ilgili olarak yük-lediği sorumluluk, yalnızca ekonomik alanla sınırlandırılamaz. İslam dünyası hesap da sorabilmelidir; dünya üzerinde yaşanan olumsuzluklara karşı verilen çaba, olumsuzlukların fâillerine karşı sürdürülmeli ve o olumsuzluğa neden olan gerekçeleri or-tadan kaldırmayı amaçlamalıdır. Aksi takdirde, halisane duygu-larla yürütülen bu organizasyonlar, açlığın, işgalin, sömürü-nün faili konumunda bulunan güçleri rahatlatmaya ve benzer po-litikaları sürdürmelerine yarayacaktır.
SON VİDEO HABER
Haber Ara