"Orta hasarlı binalarda insanlar ölümü bekliyor, yetkililer seyrediyor"
Adapazarı İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Hüsnü Gürpınar, orta hasarlı bina sorunun hala devam ettiğini, bu binalarda iskana engel olunamadığını ve yetkililerin sorumluluktan kurtulacaklarına inanmaları sebebiyle görevlerini ihmal ettiklerini söyle
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-08-15 11:18:43
Depremin 12 yıldönümünde Adapazarı İnşaat Mühendisleri Odası, bin 500 civarındaki orta hasarlı konut için bir kez daha uyarıda bulundu. Gürpınar, yaptığı açıklamada, orta hasarlı konutlarda iskana izin verilmesinin yasak olduğunu, ancak bu yasağın uygulanmadığını bildirdi. Gürpınar şunları kaydetti: "Orta hasarlı ve can güvenliği olmayan potansiyel tehlike binalarda iskan edilmesine izin verenlerin gelecekte yaşanacak depremde sorumluluktan kurtulacaklarına inanmaları nedeni ile görevlerini ihmallerini hep birlikte izledik ve izliyoruz. Oysa hukuk, hazırlanan imar planlarının hazırlayıcı ve tasdik edicilerini sorumlu tutarak hesap sormuş olsa idi, ceza davaları şahıslara, hukuk davaları da şahıslara ve kurumlara karşı açılabilseydi bugünkü vurdumduymazlık ve ihmal, yerini köklü tedbirlere bırakır gelecekte aynı akıbete uğramak istemeyen idareci ve bürokratlar ile siyasi irade herkesten fazla depremi düşünür hale gelirdi."
Depreminin 12. yıldönümünde, sorumluları tedbir almak ve alınan tedbirleri bir an önce uygulamak adına bir kez daha yetkilileri göreve çağırdıklarını vurgulayan Gürpınhar, "İnsanları deprem öldürmez, binalar öldürür, gerçeğinden hareketle, Sakarya'daki mevcut yapı stokunun depreme dayanıklı hale getirilmesini istiyoruz.Zira, depremlerde insanların uğrayacağı maddi ve manevi zararları azaltmanın tek yolu güvenli yapılar yapmaktır.Siyasi iradeyi, gelişmiş ülkeler düzeyindeki, kentleşme ve yapılaşma ile ilgili yasal düzenlemeleri bir an önce yapmaya ve gelişmiş ülkelerde uygulanan Yapı Denetim sistemini uygulamaya , belediyelerimizi yasalara uygun inşaat yaptırmaya, vatandaşlarımızı da kaçak inşaat yapmamaya ve çevrelerinde yapılan kaçak inşaatlara kayıtsız kalmamaya davet ediyoruz." diye konuştu.
"17 AĞUSTOS DEPREM HAFTASI İLAN EDİLMELİ"
Gürpınar, 17 Ağustos tarihini içine alan haftanın 'Deprem Haftası' ilan edilmesini, ilköğretim çağında okullarda deprem gerçeğinin gelecek nesillerimize anlatılması gerektiğinin altını çizerek açıklamasını şöyle sürdürdü: "Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve deprem bölgelerinde bulunan tüm belediyelerimizde 'Deprem ve Zemin İnceleme Müdürlükleri' oluşturulmalı. İnşaat müteahhitliği sektörünün yasal bir platformda oturtulmalı." dedi.
Gürpınar, depremle ilgili bugüne kadar, önleyici ve tehlikeyi azaltıcı tedbirler almak yerine, deprem sırasında ve hemen sonrasında neler yapılması gerektiği ile ilgili sınırlı Afet Stratejisi izlendiğini söyledi. Başbakan Erdoğan tarafından yakın zamanda 'Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı'nın kamuoyuna aktarılacağının duyurulduğunu vurgulayan Gürpınar, "17 Ağustos 1999 deprem felaketinin üzerinden 12 yıl geçtikten sonra geç de olsa, İnşaat Mühendisleri Odamızın yıllardır gerekliliğini vurguladığı, böyle bir planın hazırlanmış olması ülkemiz adına sevindirici ve olumlu bir adımdır. 'Ulusal Deprem Strateji ve Eylem Plan'ının hazırlanmasından çok hayata geçirilmesi, ülkemiz gerçekleri ve bilimsel doğrular çerçevesinde uygulanabilir olması son derece önemlidir.Planın bir önce açıklanması, kağıt üzerinde kalan bir plan olmaması , yetki ve yönetim kargaşasına sebep vermeyecek şekilde uygulanabilir olması temennimizdir." şeklinde konuştu.
Depremle ilgili sürekli açıklama yapmak durumunda kaldıklarını, bunun bugüne kadar yapılması gerekenlerin bu güne kadar yapılmadığının bir göstergesi olduğunu belirmek istediğini kaydeden Gürpınar, açıklamasına şöyle devam etti: "Eğer bu yapılması gerekenler yapılmaz ise; Geçmiş depremden uzaklaştıkça yenisine yaklaştığımız deprem felaketinde , oluşacak can ve mal kayıplarının şimdiye kadar yaşananları aratacağı bilinmelidir. Aradan 12 yıl geçmiş olmasına rağmen depremin izlerini ve tehlikelerini bir türlü silemedik. Sadece korkusundan kurtulduk ve eski alışkanlıklarımıza geri döndük. 1999 yılı depreminden önce yapılan ve yürürlükte bulunan 2007 yılı Türk Deprem Yönetmeliğinin istediği şartları sağlamayan çok katlı binalarımız olası bir depremde can güvenliğimiz için tehlike arz etmektedir."
SON VİDEO HABER
Haber Ara