Suriye'nin sessizliğe zorlanan şehri; Hama (Haber İzlenim)

Suriye ordusunun tanklarla vurduğu Hama adeta bir hayalet şehre dönmüş. 700 bin nüfuslu kent neredeyse boşalmış. Var olan insanlarda kendilerini evlerine hapsetmişler. Her ne kadar tankların ve zırhlı birliklerin kenti boşalttığı söylense de, Suriye ordusu pek çok binayı vurduğu için Hamalılar, şehirde halen ordunun bütün silahlarıyla var olduğunu zannediyor.
    Aslında zanlarında haksız da değiller; çünkü Hama'da isyanın merkezi Asi Meydanı bomboş sadece askerler var. Caddelerde ve sokaklarda oluşturulan arama noktalarında bulunan askerler ve devriye gezen görevliler, Hamalıların bu düşüncesini bir yerde doğruluyor. Şehri boşaltan zırhlı birlikler ve tanklar ise Hama'nın dışında belirli noktalarda bekler vaziyette. Belli ki isyan ateşi tekrar tüm gücüyle yanarsa, tanklar ateşi söndürmek için tekrar şehre girecek.
    Şehri dünyaya açan Suriye yönetimi, bir yandan Hamalılara ev hapsini uygun görürken diğer yandan da bölgeyi gezecek gazeteciler için adeta şehre makyaj yapıyor. Operasyonun gözle görülür izlerini silmeye çalışan Beşşar Esad yönetimi, bina yıkıntılarını, yanmış araçları ortadan kaldırmakla meşgul.
    Hama sokaklarında sadece askerlere değil az da olsa siviller de rastlıyorsunuz. Ancak bu siviller sanki bir operasyon olmamış, Suriye ordusu şehre tanklarla girmemiş gibi konuşuyorlar. Anlıyorsunuz ki bunlar Esad yanlısı ve Hama'da gördükleri her yabancıya Esad yönetimini övücü konuşmalar yapan propagandacılar.
    Bir taraftan askerler diğer taraftan Esad yanlısı siviller, sizi Hama'nın gerçeğinden uzaklaştırmaya çalışıyor. Şehirde yaşanan acıları, hüznü, travmayı, tahribatı, baskıyı ve sindirilmişliği görmemeniz için gözünüze perde çekmeye çalışan bu kara propagandayı delen tek ses ise Hamalı çocukların çığlıkları oluyor.
    Tam bütün gerçeklerden uzaklaştığınızı hissettiğiniz bir anda Hamanın çocukları, sessizliğin sesi olarak meydana çıkıyor. Gelecekte de bu isyan ateşinin sönmeyeceği izlenimini veren çocuklar, gazetecileri kollarından çekiştirerek operasyonun izlerini göstermeye çalışıyor.
    Çocuklar özellikle teravih vakti roketle vurulmuş Hamidiye Camii'ni göstererek Hama'da yaşanılanlara dikkat çekmeye çalışıyor. Askerlerin belki de kontrol edemediği tek şey çocuklar. Gazetecilerin gözü önünde çocuklara dokunamayan askerler, onların kendi dillerince gerçekleri anlatmaya çalışmasının da önüne geçemiyorlar.
    Ancak tüm bunlara rağmen Hama'da neler olduğunu programlanmış bir gezide anlamak güç. Kanlı operasyonun gerçek tanıklarına ulaşamıyorsunuz. Onları görmeniz dahi mümkün olmuyor. Operasyonun izlerini, yıkık dökük binalardan, yanmış araçlardan, duvarlara isabet eden mermi ve roket izlerinden ve de çocukların anlatımlarından yakalamaya çalıştığımız Hama'nın hüznünü ve acılarını geride bırakarak kentten ayrılıyoruz.