Habertürk gazetesi yazarı Umur Talu, "Türk medyasının 11 Eylül’ü!"nü kaleme aldı. İşte, Umur Talu'nun tüm gazetecilerin ve yazarların kulağına küpe olması gereken yazısı...
Türk medyasının 11 Eylül’ü!
Sonunda bu da oldu.
Neredeyse ortaklaşa, Kuzey ülkesine daha akşamına ad kondu:
Norveç’in 11 Eylül’ü!
Medyamızın, hızla, neredeyse hep bir ağızdan karbon kopya attığı “orijinal” başlık bu.
Terör mü… 11 Eylül!
Batılılar mı ölmüş… İslami terör!
***
Bu kadar mı saatler durur…
Bu kadar mı beyinler durur…
Bu kadar mı, “Oryantalist” bir “yerli” medya zihniyeti olur!
Bu kadar mı, Batı’nın önyargı dolu kimi gazetesinin ilk aklına gelen başlık burada da tercüme olur!
***
Peki siz hiç…
Mesela…
Bağdat’ta bomba patladığında “Irak’ın 11 Eylül’ü” diye bir başlık gördünüz mü?
Afganistan’da NATO onlarca sivili vurduğunda “Kabil’in 11 Eylül’ü” diye duydunuz mu?
Ya da Batı medeniyetinin uçakları Libya’yı bombaladığında, hiç 11 Eylül oldunuz mu?
Peki, Türkiye’nin en manipülasyoncu (emekli) genel yönetmeni marifetiyle, karanlık Danıştay saldırısına “Türkiye’nin 11 Eylül’ü” diye manşet atıldığını unuttunuz mu?
***
Bu nasil bir dildir?
Nasıl bir ezberdir?
Tamam, emeğe saygısızlık etmeyeyim ama, nasıl bir fast-food gazeteciliktir?
Kimsenin zekasından şüphe etmem ama, hayatta bomba koyacak, katliam yapacak ve yapmış onca başka manyak ya da örgüt varken, nasıl bir pervasızlıktır?
Esas…
Faşizmi nasıl bir unutuştur?
Batı medeniyetinin genetik kodlarındaki, onun yavrusu; bizde de her an başını kıpırdatan ırkçı, şiddetle beslenen, şiddet kusan faşistlikleri nasıl bir ıskalayıştır?
***
Sevgili meslektaş…
Sadece “laik bir Müslüman mahallesi”nde salyangoz satmıyorsunuz…
Aynı zamanda, ölümlerin, şiddetin, linçlerin, baskınların, terörün, pusuların, ırkçılıkların, mezhep nefretlerinin, cinsel faşoların cirit attığı bir memlekette at oynatıyorsunuz.
Lütfen, azıcık nefes alın.
At hele bir soluklansın.
Bir inin hele; o kibirli, çok bilmiş heybenin üstünden.
Ayağınız yere bassın, vicdanınız göğe baksın.
Muhtaç olduğunuz akıl ve vicdan sizin gazeteci genlerinizde mutlaka vardır.
Vardır bir yerlerde mutlaka.
İtildiği, atıldığı o kuytulardan bir çıkarın.
Kurtulun ve hep birlikte kurtulalım artık; dili yamuk, vicdanı yamuk, aklı yamuk, gözleri yumuk şu şablonlu, ezberli, önyargılı, hamhum şaralop gazetecilikten.
***
Acıyla beyninden, kalbinden vurulmuş Norveç’ten almamız gereken basit bir ders varsa…
Hatırlamamız gereken, hiç unutmamamız gereken bir hisse varsa…
O da belki şudur:
Sadece terör öldürmez…
Faşistler de öldürür!
11 Eylül’den çok önce de…
11 Eylül’den sonra da!