İki eski Genelkurmay Başkanına yargı yolu

Kemal Göktaş'ın haberi

Dursun Çiçek’in ‘İnternet Andıcı’ ifadesinde sıralı amirlerini işaret etmesi dönemin Genelkurmay Başkanı Başbuğ hakkında soruşturma açılması ihtimalini gündeme getirdi

Ergenekon ve Balyoz soruşturmalarının başından beri kulislerde dolaşan eski Genelkurmay Başkanları hakkında da soruşturma açılacağı yönündeki söylenti ilk defa somutluk kazandı. Şemdinli davasında mahkeme, dün müdahillerin Büyükanıt’la ilgili suç duyurusunu yerinde bulup özel yetkili savcılğa gönderdi. Böylece, Büyükanıt hakkında, olaydan 6 yıl sonra soruşturma açılması gündeme geldi. Tutuklu Albay Dursun Çiçek’in, ‘internet andıcı’ soruşturmasında, önceki gün sıralı amirlerini işaret etmesi de Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ hakkında soruşturma açılması ihtimalini ortaya çıkardı.

Büyükanıt ve 3 komutan

Şemdinli’de 9 Kasım 2005’te bir kişinin ölümüne neden olan Umut Kitabevi’ne bomba atılmasından sonra gözaltına alınan astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile PKK itirafçısı Veysel Ateş’in yargılandığı davanın ilk duruşması dün yapıldı. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, tutuklu sanıklar Kaya, İldeniz ve Ateş ’in hazır bulunduğu duruşmaya, müdahiller kitabevi sahibi Seferi Yılmaz, Metin Korkmaz ve Hamide Korkmaz da katıldı.

Müdahil avukatları, dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ile Genelkurmay Harekat ve Planlama Daire Başkanı Erdal Öztürk, Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanı Korg. Selahattin Uğurlu ve Hakkari İl Jandarma Komutanı Albay Erhan Kubat hakkında, mahkemenin savcılığa suç duyurusunda bulunmasını talep etti. Mahkeme talebi kabul ederek savcılığa yazı gönderilmesine karar verdi. Müdahil avukatlarından Ayhan Çabuk duruşmadan sonra “Van Başsavcı Vekilliği adı geçennler hakkında soruşturma başlatacak” dedi.

Savcı Sarıkaya suçlamıştı

Dönemin Van özel yetkili Savcısı Ferhat Sarıkaya tarafından hazırlanan iddianamede, Büyükanıt hakkında, Şemdinli sanığı Astsubay Ali Kaya ile ilgili “Tanırım, iyi çocuktur” şeklindeki açıklaması nedeniyle 6 aydan 3 yıla kadar hapis öngörülen “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” suçlaması yöneltilmişti. İddianamede ayrıca Büyükanıt hakkında, işadamı Mehmet İli Altındağ’ın Meclis komisyonuna verdiği ifadedeki suçlamalar doğrultusunda, 7. Kolordu Komutanı olduğu dönemde “suç işlemek amacıyla örgüt kurduğu, sahte belge düzenlediği ve görevini kötüye kullandığı” iddia edilmişti. Bu suçlamalar Sarıkaya’nın meslekten ihraç edilmesine kadar Türkiye gündeminden düşmedi. İddianamede ayrıca 7 astsubay ve dönemin MİT Bölge Başkanı hakkında da aynı suçlamalar yöneltilmişti.

Sarıkaya astsubayların yasadışı istihbarat çalışması yapmalarından sorumlu oldukları gerekçesiyle dönemin Van Asayiş Kolordu Komutanı Korg. Selahattin Uğurlu, Dağ ve Komando Tugay Komutanı Tuğg. Erdal Öztürk, Hakkari Jandarma İl Alay Komutanı Albay Eren Kubat hakkında da “görevi kötüye kullanma” suçu işlediklerini iddia etmiş ve 3 komutan hakkında “görevsizlik” kararı verilerek, dosyayı Genelkurmay Başsavcılığı’na göndermişti.

Sarıkaya, Büyükanıt hakkındaki iddialarını işadamı Altındağ’ın Büyükanıt ve diğer sanıkların Diyarbakır’da yasa dışı eylemlerde bulundukları iddiasına dayandırmıştı. Ancak dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, Mart 2006’da, Sarıkaya’nın tefrik (ayırma) kararı ile gönderdiği dosya ile istediği soruşturma iznini vermemişti. Böylece Büyükanıt ve diğer komutanlar hakkında soruşturma açılamamıştı.

Anayasa değişti, izne gerek yok

Anayasa’da 12 Eylül referandumu ile yapılan değişiklikle, askerler hakkındaki “Devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlara ait davaların, her halde adliye (sivil) mahkemelerinde görüleceği” hükme bağlandı. Böylece eski genelkurmay başkanları hakkında da soruşturma izni almadan doğrudan soruşturma açılmasının önü açılmış oldu.

‘İyi çocuk” açıklaması soruşturma dışı kalabilir

Müdahil avukatların dün yaptıkları suç duyurusunda ise Büyükanıt ve diğer komutanlar Altındağ’ın ileri sürdüğü iddialara değil, Şemdinli olayları sırasında yasa dışı örgütlenme içinde oldukları iddiasına dayanıyor. Bu yüzden Genelkurmay’ın soruşturma izni vermeme kararı Büyükanıt ve suçlanan diğer komutanlar hakkında yeni bir soruşturma açılmasını engellemiyor. Ancak Genelkurmay 2006’da verdiği kararda Büyükanıt’ın “İyi çocuktur” açıklaması nedeniyle de soruşturma izni vermediği için bu suçlama nedeniyle soruşturulması beklenmiyor.

‘Susurluk’a atıf yapan karar soruşturmaya ışık tutacak

Van Özel Yetkili Başsavcı Vekilliği tarafından yürütülecek olan kritik soruşturmaya Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin ilk yargılama sonunda verdiği kararların gerekçesi ışık tutacak. Mahkemenin gerekçeli kararında Susurluk çetesine ilişkin Yargıtay’ın verdiği karar emsal karar olarak belirtilmiş ve “Susurluk kararında da belirtildiği üzere; askeri bir emir komuta zinciri içinde bulunan sanıkların böylesi bir eylemi terör eylemlerinin yoğun olarak yaşandığı bir bölgede, tek başlarına planlamaları ve uygulamaları hayatın olağan akışına aykırı ve olanak dışıdır” denilmişti. Gerekçede, çeteyi rütbelilerin kurduğu ve sanık astsubayların üye olduğu tespiti yer alırken “Sanıklar yanlarına itirafçıyı da alarak terörle mücadele adı altında yola çıkmışlar ve bir süre sonra her türlü yasal değişikliği meşru sayıp amaçlarına ulaşmak için tam bir sorumsuzlukla yasadışı her yöntemi uygulamışlardır. Tam bir dayanışma ve işbirliği içinde çeteleşme sürecine girerek hareket ettikleri anlaşılmaktadır” denilmişti.

Savcılığın soruşturmaya bölgede yaşanan 18 bombalama eylemini de dahil edebileceği belirtiliyor.

Vatan