Prof. Dr. Levent Gülen: Orta şiddetteki bir deprem hasarlı konutları yıkabilir
Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Jeofizik Mühendisliği Bölümü ve Jeofizik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Levent Gülen, orta şiddetteki bir depremin 1999 depreminde hasar görüp sağlamlaştırılmayan binaları yıkılabileceği uyarısında bulundu. Prof. Dr. Gülen
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-07-19 13:26:38
Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğunu hatırlatan Gülen, depremsellik açısından Türkiye'de en tehlikeli iki noktadan birinin Adapazarı, diğerinin de Erzincan olduğuna işaret etti.
Halkın bu gerçeği görerek, özellikle 1967 ve 1999 depremlerinin acı deneyimlerini de dikkate alarak deprem yönetmeliğine uygun binalar inşaa etmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Güle. "Adapazarı özellikle depremsellik açısından en tehlikeli iki noktadan birisi Adapazarı, diğeri Erzincan. Bu iki bölge en fazla ve en sık depremlerin meydana geldiği bölge. Her iki ilden de Kuzey Anadolu Fay Zonu geçiyor. Toplam bin 500 kilometre uzunluğa sahip fay, her yerinde aynı derecede deprem üretmiyor. En fazla deprem üreten yerlerin birisi Erzincan diğeri Adapazarı. Dolayısıyla halkımızın bu gerçeği özellikle görerek, binaları zemini de göz önüne alarak deprem yönetmeliğine uygun yapmalı." dedi.
"DEPREM SONRASINDA YAPILAN BİNALARDA KALİTE ARTIŞI VAR"
Beklenen bir Marmara depreminin olduğuna işaret eden Prof. Dr. Gülen, binaların zemin koşulları dikkate alınıp deprem yönetmeliğine uygun yapılması durumunda, büyüklüğü 6-7 olan bir depremde dahi hasar görmeyeceğini ifade etti. 1999 depremi sonrasında yapılan binalarda çok önemli ölçüde kalite artışı olduğunu belirten Prof. Dr. Gülen şunları söyledi:
"Kullanılan betonun ve demirin kalitesi iyi. Halk bilinçlendi. Ev yaparken binaların deprem yönetmeliğine uygun olmasına dikkat ediyorlar. Bina deprem yönetmeliğine uygun olarak yapıldıysa, sağlam zemine yapıldıysa sarsıntıyı hissedersiniz, geçer, bir şey olmaz. Tabii ki bu arada binalar içinde bulunan dolap, gardırop, televizyon gibi eşyaların da sabitlenmesinin unutulmaması gerekir. Türkiye bir deprem ülkesidir. Depremler her zaman olabilir. Binaların en azından 6 büyüklüğüne kadar olan depremlerde hiç hasar görmemesi lazım. Maalesef Türkiye'de binalar deprem olmadan, oldukları yerde yıkılıyor. 1999 depreminden sonra yapılan binalarda çok önemli ölçüde kalite artışı var. 1999 öncesi yapılan binalar için aynı şeyi söyleyemiyoruz."
"HASARLI KONUTLAR"
Sakarya'da 1999 depreminde hasar görüp tam olarak sağlamlaştırılmayan binaların bulunduğunu dile getiren Gülen; "Bu binaların çoğunda öğrencilerimiz kiracı olarak yaşıyor. Binaların acil olarak ele alınıp sağlamlaştırılması gerekiyor. Bu yapılamıyorsa, yıkılmaları lazım. Orta çapta ki bir deprem bunları yıkabilir. Daha önce hasar görmüş içi zayıflamış zaten. Orta şiddetli bir deprem birçoğunu yıkabilir." diye konuştu.
İlde Acil Durum ve Afet Koordinasyon Merkezi kurulmasına yönelik Sakarya Valiliği, İl Özel İdaresi ve Sakarya Üniversitesi işbirliğinde bir proje çalışması yapıldığını bildiren Prof. Dr. Gülen şunları söyledi: "Üniversite olarak projenin tasarımını gerçekleştireceğiz. Projenin ivedilikle yapılması lazım. Böylesi bir merkez yapıldığında günde 24 saat, senede 365 gün hizmet verecek. Afet olsun diye beklenmeyecek. Trafik kazaları, yangın, acil sağlık hizmetleri gibi değişik acil durum vakalarına müdahaleyi koordinasyon merkezi sağlayacak. İtfaiye, 112, mobese ve polis hepsi bir arada olacak. ABD'deki 911 acil servis uygulamalarında olduğu gibi. Acil durumda sağlık, itfaiye ve polis ekipleri olay yerine koordineli bir şekilde ivedilikle gönderilecek."
SON VİDEO HABER
Haber Ara