Mısır, "Türkiye'deki gibi orduyu" tartışıyor
Hüsnü Mübarek'in devrilmesinin ardından parlamento seçimlerine hazırlanan Mısır'da Türkiye'dekine benzer bir anayasa tartışması yaşanıyor. Ülkedeki Müslüman Kardeşler gibi gruplar ve liberaller, seçimlerden sonra parlamento tarafından sivil bir anaya
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-07-17 11:32:22
Mısır'da askeri konsey, hazırlanmakta olan yeni anayasada ordunun otoritesini koruyacak ve muhtemelen sınırsız yetki verecek bazı yasalar belirlemeyi planlıyor. Bu yasaların, gelecekteki seçilmiş liderlerin de ordunun güç çemberi içinde yer almasına yol açacağını belirtiyor. Amerikan New York Times gazetesine konuşan ve ordunun bu hareketini demokratikleşme sürecini gasp etme olarak yorumlayan uzmanlara göre ise Mısır ordusu, Türk ordusuna benzemeye çalışıyor.
Mısırlı bir anayasa uzmanı olan ve Türkiye'de sivil anayasa hazırlanmasına yönelik çalışmalara katılmış bir isim olan Kahire Üniversitesi'nden Prof. Dr. İbrahim Darwish, Türkiye'de ordunun 1980 darbesinden sonra laikliğin koruyucusu olarak kendisine siyasette geniş bir rol biçtiğini ve bunun ilerleyen dönemlerde siyasi türbülansa sebep olduğunu belirtiyor. Dawrish, "Anayasa sadece bir kurumun tekelinde olamaz. Anayasayı yapacak olan parlamentodur, başka bir yolla olmaz." diye kaydediyor.
Mısır'da ordu, hafta içi yaptığı bir açıklamayla hazırlanmakta olan yeni anayasa için bir "temel prensipler deklarasyonunu" kabul edeceklerini duyurmuştu. Ülkedeki liberal kesimler de seçimlerde bir "İslami zafer çıkmaması" için ilk etapta ordunun bu adımını memnuniyetle karşılamışlardı.
Ancak ordu tarafından deklarasyonu belirlemek için görevlendirilen anayasa uzmanları, ordunun sivil hükümetin içindeki rolünü tek tek belirleyeceklerini ve savunma bütçesini kamuoyundan veya parlamentonun tetkik komisyonlarından geçmesinden gizleyeceklerini belirtmişlerdi. Teklif edilen diğer öneriler ile birlikte Mısır'da orduya ülke siyasetinde daha geniş bir rol verileceği vurgulanmıştı. Her ne kadar teklif edilen anayasa önerisi liberalleri "İslami" bir anayasadan koruyacak olsa da ordunun sivil yönetimin kontrolünde olmasının önüne geçerek demokrasiyi sınırlandıracağı yorumları yapılmıştı.
New York Times'da yer alan haberde de uzmanlar, Mısır ordusunun edinmekte olduğu bu rolü 1980 sonrası Türkiye'deki ordunun rolüne benzetti. Habere göre anayasayı hazırlamakta olan uzmanlara ordu yetkilileri, Kahire'de gündemde olan bazı anayasa tekliflerden faydalanmaları söylendi. Bu tekliflerden birine göre ordunun, ulusal egemenliğin garantörü olarak orduya apolitik bir rol verilmesini içeriyor. Ancak diğer tekliflerde orduya, geniş bir otorite ve bağımsızlık veya Türk modelinde olduğu gibi sivil siyasete müdahale yetkisi verilmesi yer alıyor.
Ordunun açıklayacağı deklarasyon üzerinde çalışanlardan olan hukuk profesörü Mohamed Nour Farahat, orduya böyle bir yetki verilip verilmemesi konusunda kararsız olduğunu belirtiyor. Ancak savunma bütçesinin kamuoyundan gizlenmesinden yana olduğunu aktarıyor.
Deklarasyonu hazırlamak için seçilen diğer üyeler ise kamuoyuna açık bir şekilde Mısır ordusunun Türk ordusunun model alıp almayacağını tartışıyor. Deklarasyonu hazırlayan heyette yer alan bir diğer hukuk uzmanı Tahani El-Gabali, "Mısır'daki ordu, ordunun siyasetten uzak olduğu bölgedeki diğer ülkelerin ordularına benzemez. Askeri vesayet, orduya özel bir kredibilite verir ve bu yüzden de ordu anayasal meşrutiyeti ve sivil devleti koruma sorumluluğunu paylaşır" diye konuşuyor.
Ordunun açıkladığı deklarasyon, Mısır'da Müslüman Kardeşler gibi İslami gruplar için ise bir engel teşkil ediyor. Örgütün seçimlerde parlamentoda ciddi bir değişiklik sağlaması ve anayasanın hazırlamasında en büyük role sahip olması bekleniyor. Müslüman Kardeşler, liberal grupların yeni anayasanın seçimlerden önce hazırlanması tekliflerine de karşı çıkmıştı.
En önce çıkan liberal isimlerden olan Muhamemd El Baradey'in hazırladığı anayasa teklifinde ise ordunun rolünü ulusal güvenliği sağlama olarak belirleyen bir madde teklif ediliyor. Baradey, ordunun hazırladığı deklarasyonun da meşrulaşması için referandumla halka sorulması gerektiğini söylemişti.
SON VİDEO HABER
Haber Ara