Yemin kriziyle haftayı geçiren CHP'de, '12 Haziran genel seçim sonuçlarını analizi' gündemiyle önceki gün toplanan Parti Meclisi'ne (PM), Diyarbakır eski milletvekili Mesut Değer'in, CHP Genel Başkan Yardımcısı İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nu hedef alan sözleri damgasını vurdu.
Değer, hemşehrisi Tanrıkulu'nun Diyarbakır yerine İstanbul'dan aday gösterilmesini eleştirdi: 'Sayın Başkan Yardımcımızın anne ve babasının Kulp Eski Ağaçlı Beldesi'nde oy kullandıkları sandıktan CHP'ye tek oy çıkmıştır. Demek ki, ailesi bile CHP'ye oy vermemiştir' dedi. Tanrıkulu, tek kelime ile bile yanıt vermedi.
Akşam'ın haberine göre, PM toplantısında bu sözleri söyleyen Değer iddiasını dün de sürdürdü. AKŞAM'a konuşan Değer ,şunları söyledi: 'İsteyene Sayın Tanrıkulu'nun ailesinin TC numaralarıyla kanıtlayabilirim. Oy kullandıkları sandıktan tek oy çıkmıştır. Eğer bu babasının oyuysa annesinin oyu nerede, annesinin oyuysa babasının oyu nerededir. Bunu simgesel bir bazda söylüyorum, asıl yanlış olan aday tercihleridir, benim asıl anlatmak istediğim bu' diye konuştu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu, PM'den yaşananlarla ilgili olarak dün AKŞAM'a konuştu ve Değer'in yaklaşımını sert bir üslupla eleştirdi. 'Yalan üzerine siyaset yapılıyor ve ben bundan çok utanıyorum' diyen Tanrıkulu şunları söyledi: 'Birileri köy siyaseti yapıyor. Benim annemin babamın o kurulun gündeminde ne işi var. Söyledikleri de yalandır. Yalan üzerine bir siyaseti anlamıyorum anlamayacağım da. Böyle bir şeyi konuşmak bile bana zul geliyor.'
EN AZ 12 OY VAR
Tanrıkulu; babasının 80'in üzerindeki yaşına ve yürüme güçlüğüne rağmen tam 150 kilometre yol katederek seçim sabahı oy kullanmaya gittiğini kaydetti. Tanrıkulu aile bireylerinin oy kullandığı Eski Ağaçlı'da toplam altı sandık olduğunu ve bu altı sandıta da CHP'ye 8'den aşağı oy çıkmadığını, dolayısıyla Değer'in doğru söylemediğini diğini vurguladı. Tanrıkulu tüm aile bireylerinin partisine oy verdiğini, sandıklarda çıkan oyların da bunu gösterdiğini sözlerine ekledi.
DEĞER: NEDEN KAYBETTİK?
Ben bunları söylediğimde 75 kişi oradaydı, Sezgin Tanrıkulu dahil. Konuştum, 3 saat geçti, bekledim yanıt versin, 'Mesut sen yalan söylüyorsun' desin, yapmadı. Tanrıkulu soyadlı herkesin TC kimlik numarası var bende. Tek tek baktık. Orada da söyledim, anne ve babasının oy kullandığı sandığa baktık. Biri 39'uncu biri 40'ıncı sıradaydı. Dedim ki, 'O sandıkta sadece 1 oy çıkmış. Ya annen vermedi ya baban ya da ikisi de vermedi'. Neden kaybettik biliyor musunuz, ben bunu anlattım. Bizim listemiz berbattı. Tekrar soruyorum, Sezgin Tanrıkulu niye Diyarbakır'dan aday olmadı?
UYUMSUZLUKTAN SİKAYETÇİ
PM'de eleştirileri yanıtlayan CHP lideri Kılıçdaroğlu ise asla yeni bir korku imparatorluğu kurmayacaklarının altını çizerken yemin etmeme konusuna a açıklık getirdi: 'Yemin müzakeresini grupta açsam farklı eğilimler nedeniyle bölünmeler olabilirdi. Örgütlerimizi yeterince değerlendiremediğimiz eleştirilerine katılıyorum. Bu konuda haksızlık da yapmış olabiliriz. Ancak yeni tüzükle birlikte bu seçim yöntemini tamamen terk edecek ve sözü tümden örgütlerimize bırakacağız. Parti içinde söylem birliği olmamasından, uyumsuzluktan ben de şikayetçiyim. MYK'da bir konuda bir karar alıyoruz. Sonra bakıyorum ki, bir Genel Başkan yardımcısı bir televizyonda başka, bir televizyonda başka türlü değerlendirebiliyor. Evet bu konuda benim de şikayetim var ancak bunu mutlaka düzelteceğiz.'
KORKU İMPARATORLUĞU VURGUSU
Parti Meclisi toplantısında konuşan bazı üyeler seçim sonuçlarını ve partinin bugünkü durumunu değerlendirirken Kılıçdaroğlu'nun sözlerine atfen 'korku imparatorluğu' vurgusu yaptı:
FAİK TUNAY: Aldığımız oy oranı bir başarıdır. Bazı CHP örgütlerinin, belediyelerin, bazı partililerin çalışmadığı hatta parti aleyhine çalıştıkları yönünde bilgiler var.
MEHMET ALİ ÖZPOLAT: Ben hiçbir gerçek CHP'linin partisinin aleyhinde çalışacağı düşüncesine ve iddiasına katılmıyorum. Olsa olsa bunlar devşirme CHP'lilerdir. Sayın Genel Başkan 'Korku İmparatorluğunu yıktık' demiştiniz. Umarım şimdi kendiniz için bir yeni korku imparatorluğu kurmazsınız.
OSMAN KAPTAN: Hep 'Yeni CHP, Yeni CHP' diyorsunuz.Ancak bakın kulislerde Ankara il başkanlığı için Murat Karayalçın'ın, İstanbul İl Başkanlığı için de Ali Topuz'un isimleri üzerinde konuşuluyor. Bu nasıl Yeni CHP. Bu isimler mi yeni?
YAŞAR AĞYÜZ: Kritik yemin etmeme sürecinde Sayın Eski Genel Başkanımız Deniz Baykal'ın 'yemin edilmesi yönündeki' açıklamaları ve önerileri zafiyete yol açmıştır. Parti içerisinde bir söylem birliği yoktur. Bu hem vekil hem de MYK düzeyinde mevcuttur.