Barroso'dan Hristofyas'a "Kıbrıs sorununu derhal çözün" baskısı

Avrupa Birliği'nin, Güney Kıbrıs'a AB dönem başkanlığı vermeden önce bu ülkeden en kısa zamanda Kıbrıs sorununa çözüm bulması için baskıda bulunduğu ifade edildi. Bu bağlamda Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso'dan Rum lider Dimitris Hristofyas'a "bu sorunu bir an önce çöz" uyarısı geldiği belirtildi.
    Rum Fileleftheros gazetesinde yer alan bir haberde Avrupa Birliği'nin, Birleşmiş Milletler ve İngiltere'yle sıkı işbirliği içerisinde, Kıbrıs sorununa 2011 yılı sonuna kadar çözüm bulunması amacıyla "dostane müdahaleler" politikası benimsediği iddia edildi. "AB: Acil Uzlaşı Noktaları ve Kıbrıs Sorununun Apar Topar Çözülmesini İstiyor - Hristofyas'la Görüşmeyi İlerleme Olması Adına Barroso İstedi" başlıkları altında verdiği haberinde gazete, Kıbrıs sorununda ilerleme sağlanamamasından rahatsız olan AB'nin, BM ile koordinasyon içerisinde kendi nüfuzunu kullanma ihtiyacı hissettiğini kaydetti. Haberde Avrupa Komisyonu Başkanı Barroso'nun 24 Haziran tarihinde Hristofyas'la gerçekleştirdiği görüşmenin de bu bağlamda yapıldığı öne sürüldü.

    BARROSO GÖRÜŞMESİ GİZLENMEK İSTENDİ
    Gazete ayrıca Hristofyas'la görüşme talebinin bizzat Barroso tarafından geldiğini ve Kıbrıs Rum tarafının ilk aşamada bu görüşmenin yapılacağını gizlemeye çalıştığını aktardı. Görüşmenin gizlenme politikasının başarısız olması üzerine, görüşme içeriği çarpıtılmaya çalışılarak, farklı bir tutum içerisine girildiği bilgilerine yer verildi. Hristofyas'ın 24 Haziran'da AB Zirve Toplantısı'na katıldığını ve toplantının ardından basın açıklaması düzenleyerek bilgi verdiğini, ancak aynı gün karşı binada Barroso'yla yapacağı görüşmeyi açıklamadığını yazan gazete, oysa görüşmenin birkaç gün önceden kesinleştiğini vurguladı.
    Gazete, bir devlet başkanının komisyon başkanıyla görüşmesinin çok büyük önem taşıması sebebiyle, Hristofyas'ın görüşmeye değinmemesinin ancak bir karartma politikası olarak adlandırılabileceğini belirtirken, görüşmenin başka kaynaklardan basına sızmasının ardından ise, görüşmenin içeriği konusunda Rum ve Yunan medyasına, görüşmenin içeriği hakkında yanlış bilgilendirme yapıldığını yazdı.
    Görüşme hakkında Rum ve Yunan medyasına Hristofyas'ın Barroso'dan "müzakere masasına daha mantıklı öneriler sunmasını istediği, Barroso'nun da bu isteği Türkiye'ye ileteceği sözünü verdiği" açıklamasının yapıldığını, ancak gerçeğin böyle olmadığını vurgulayan gazete, görüşmenin ana konusunun Hristofyas'ın bu talebi değil, Barroso'nun; Güney Kıbrıs'ın 2012 yılının ikinci yarısında AB dönem başkanlığını devralmadan önce, hemen uzlaşı noktalarına varılması ve Kıbrıs sorununun çözülmesi gerektiği şeklindeki uyarısı olduğunu belirtti.
    Barroso ve AB çevrelerinin, Güney Kıbrıs'ın AB dönem başkanlığını üstleneceği 2012 yılının ikinci yarısını "gayrı resmi bir takvim" olarak gördükleri ve bu takvim içerisinde "her ne olursa olsun" Kıbrıs sorununa çözüm bulunması gerektiğini düşündükleri belirtilen haberde, Komisyon'un bu düşünceye sahip olma sebebinin, BM Genel Sekreteri Yardımcısı Lynn Pascoe'nin Komisyon'a düzenli şekilde bilgi vermesi ve İngilizlerin yürüttüğü politikalar olduğu iddia edildi.

    CENEVRE GÖRÜŞMESİNİN PROGRAMI
    Öte yandan Rum Kathimerini gazetesi de "Cenevre'de Altı Unsurlu Strateji" başlığı altında verdiği haberinde, Kıbrıs Rum tarafının Cenevre zirvesine hazırlıklı gideceğini ve en büyük avantajının, Kıbrıs Rum tarafının bazı başlıkların birlikte müzakere edilmesi yönündeki talebine BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon'un daha önceden destek vermesi olduğunu yazdı.
    Kathimerini Cenevre görüşmesinin bir önceki üçlü zirvenin programına dayanacağını savundu ve buna göre üçlü zirvenin programına şu şekilde yer verdi: "Sabah 10:00'dan yaklaşık 12:30'a kadar liderler ve Ban Ki-moon, Ocak ayından 7 Temmuz tarihine kadar yaşanan süreci ele alacaklar. 12:30'da ise, yaklaşık 15 dakika sürmesi planlanan bir ara verilecek ve ardından taraflar çalışma yemeğinde bir araya gelecekler. 2 ya da 2 buçuk saat sürmesi beklenen yemeğin ardından Genel Sekreter'in, soru kabul etmeyeceği kısa ve özlü bir basın açıklama yapması bekleniyor.
    Alithia gazetesi ise konuya ilişkin haberini; "Ban Sonun Başlangıcını Başlatıyor" başlığı altında yansıttı.