Hastaların tedavi görürken yaptıkları el sanatları, sergide görücüye çıktı
Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'nde yatılı tedavi gören 120 hastanın, terapi amaçlı açılan resim ve takı kurslarında hazırladıkları eserlerinden oluşan sergi açıldı. Hastanenin acil servisi girişinde açılan sergi büyük ilgi görüyor. Hemş
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-06-28 13:01:50
Toplumda ön yargıyla bakılan ve zaman zaman dışlanan ruh ve sinir hastaları, önemli bir başarıya imza attı. Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi yönetiminin hazırladıkları Toplum Temelli Ruh Sağlığı Sistemi'nde Rehabilitasyon Hizmetleri Projesi kapsamında açtıkları el becerileri kursuna katılan hastalar, resimden karakaleme, takılardan baskı tekniklerine kadar el emeği göz nuru birçok eser ortaya çıkardı.
Başhekim Dr. Osman Salış, sergide yer alan her bir eserin kendilerini gururlandırdığını söyledi. 1 yıllık çalışmanın ürünü sergiyi her sene düzenli olarak yapacaklarını ifade eden Dr. Salış, "Birkaç yıldır hastaların kendine güvenlerini geliştirmek, bir takım becerileri kazanmalarını sağlamak ve taburcu olduktan sonra bunları dışarıda da sürdürülebilir bir evsafa kavuşturmak için çalışmalar yapıyorduk. Bunun için de kendi imkanlarımızla her serviste uğraş odaları oluşturduk. İlkadım Halk Eğitim Müdürlüğü'nün de destekleriyle öğretmen arkadaşlarımız gelerek eğitim verdi. Bir taraftan ilaç tedavisi alırken diğer yandan kabiliyetlerine göre resim, müzik, el işi gibi bir takım faaliyetler içinde bulundular. Bu terapi yöntemi tedavilerini ciddi oranda destekledi. Satışlardan elde edilecek geliri de hastalarımıza harçlıklar şeklinde vereceğiz." dedi.
Hastaları kurs terapileriyle tedavilerini hızlandırıp sağlıklı bir insan olarak taburcu etmek istediklerine değinen Dr. Salış, "Ruh sağlığı hastaları bugüne kadar genelde ilaçla tedavi edilirdi. Fakat biz biliyoruz ki sadece ilaç hastanın tedavisi için yeterli bir yöntem değil. İlaçla beraber mutlak suretle eklenmesi gereken tedavi yöntemleri de var. Nedir bunlar psikoterapi, rehabilitasyon, el becerileri gibi terapi yöntemlerinin de bu tedaviye eklenmesi gerekiyor." şeklinde konuştu.
Başhemşire Yardımcısı Tülay Bakır da hastaların kurslarda kendisini rahat ve mutlu hissettiğini gözlemlediklerini belirterek, kurstan duydukları memnuniyeti aktardı. Resim öğretmeni Ulvi Çınar ise ilk başka tedirgin olmasına karşın onlarla vakit geçirmekten mutlu olduğunu kaydetti. Çınar sözlerini şöyle sürdürdü: "Burası her hangi bir okul, kurs değil. Hastalar da normal kursiyer değil. Korktuğum gibi olmadı. Hastalarla yakınlaşıp iletişim kurdum. Amacımız resimle onları rahatlatmaktı. İlk etapta karşı çıktılar ama daha sonra katılanları gördüğünde geldiğini gördük. Ebru, baskı teknikleri ve resim gibi hoşlarına gidecek konuları seçtik. Çalışma anında sıkıldığımızda bıraktık sohbet edip çay içiyoruz. Kurs bittiğinde de keşke bitmeseydi cümleleri dökülüyor. Mutluluklarını gözlerinden okuyoruz. Sevgilerini gözlerinden okuyoruz. Verdiğim emeğin karşılığını aldım.
SON VİDEO HABER
Haber Ara