Dolar

34,8613

Euro

36,7629

Altın

3.042,55

Bist

10.141,62

BDP'nin boykotu ve senaryolar

Diyarbakır bağımsız milletvekili Hatip Dicle'nin vekilliğinin YSK kararı ile düşürülmesinin ardından, BDP yürütme kurulu Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloğunun kalan 35 üyesinin meclisi boykot edeceğini açıkladı.

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-06-23 20:41:28

BDP'nin boykotu ve senaryolar


Elif Kalaycıoğlu*

Blok üyeleri, Başbakan Erdoğan ve iktidar partisi, yaşanan gelişmeleri kınar ve bir çözüm bulması yönünde niyet beyan ederse boykot kararından vazgeçeceklerini söylüyor.

Ancak, AKP başkanvekillerinden Bekir Bozdağ'ın yaptığı açıklama, AKP'nin kararı yasalara uygun olarak değerlendirdiği ve bu konuda bir şey yapmayacağı yönünde oldu.

Bir yandan da tahliyelerine ilişkin mahkeme kararını bekleyen, KCK tutuklusu 5 bağımsız milletvekili var.

Peki, gelinen bu noktada olası senaryolar neler?

Radikal gazetesi yazarı Avni Özgürel, gazeteci Koray Düzgören ve Diyarbakır bağımsız milletvekili Altan Tan ile değerlendirdik.

'AKP adım atar, sorun çözülür'

Seçim sürecinde yaşanan olumsuzlukları, YSK'nın 7 kişinin adaylığını ret kararını ve bu kararın daha sonra geri çevirildiğini hatırlatan Tan, boykot kararlarının net olduğunu, çarenin ise başbakan ve cumhurbaşkanının koyacağı açık bir tavırda yattığını ifade ediyor.

Tan, bu tavrın ne içermesi gerektiğini de şöyle anlatıyor: "Bu uygulama yanlıştır, biz yeni bir anayasa istiyoruz ve bu yanlışları düzeltmek istiyoruz diye irade beyanında bulunmalılar. Bu çerçevede, çalınmış milletvekilliğini de iade etsinler."

Avni Özgürel ise, gelinen kriz noktasında, hem adaylığın iptali riskine rağmen Dicle'yi listeye koyan BDP'nin, hem gerekli anayasa değişikliklerini yapmayan AKP'nin, hem de demokratikleşme sürecinin takipçisiyiz demesine rağmen hükümetin eksik anayasa reformuna itiraz etmeyen CHP'nin suçu olduğunu vurguluyor ve krizin büyümemesi için AK Parti ve doğrudan Başbakan'ın tavır alması gerektiğini söylüyor.

Özgürel'e göre, "millet iradesinin önüne çıkarılmış bu engeli aşabilmek için gruplar arasında bir dayanışmaya gidilerek, tutukluluk halleri devam eden, tahliyeleri reddedilmiş milletvekilleri ve sayın Dicle ile ilgili olarak yanlıştan dönülmesine izin verecek bir yasal düzenleme yapılmalı."

AKP'nin öncülük edeceği böyle bir düzenleme umudu doğarsa, bağımsızların boykot kararından vazgeçmesi ve çözümün önünü tıkamayacak bir şekilde hareket etmesi gerektiğini de ekliyor Özgürel.

Peki AKP'nin böyle bir adım atması ne kadar olası?

Koray Düzgören, Bekir Bozdağ'ın açıklamasının bu konuda çok umut verici olmadığını, ancak belirleyici olanın Erdoğan'ın sözleri olacağını ifade ediyor.

Düzgören, "Çözüm ihtimali yok, kesin karardır deniyor ama Türkiye'de çareler tükenmiyor biliyoruz. Daha önce de YSK kararından dönüldü, hiç olmayacak bir şeyken. Dolayısıyla AKP cenahından bir çözüm formülü bekleniyor, daha da meclisin toplanmasına kadar vakit var." diyor.

Milletvekillerinin yemin etmemesi durumunda, milletvekilliklerinin düşürülmeyeceğini ancak yasama faaliyetlerine katılamayacaklarını hatırlatan Düzgören, bunun da bir süre kabul edilebilir bir durum olacağının ve krize yol açmayacağının anlaşıldığını ifade ediyor.

Öcalan ne diyecek?

Kürt siyasi hareketinin temsilcilerinden Demokratik Toplum Kongresi'nin yaptığı boykot çağrısına, BDP Yürütme Kurulu'ndan destek geldi.

Ancak PKK'nın İmralı'daki lideri Abdullah Öcalan henüz konu ile ilgili bir açıklama yapmış değil.

Koray Düzgören, Öcalan'ın boykot kararına ilişkin açıklamasının da blok için önemli olacağını hatırlatıyor.

Peki, Öcalan boykot kararına ilişkin ne diyebilir?

Burada, KCK tutuklularına ilişkin mahkeme kararının belirleyici olacağını ifade ediyor Düzgören ve "Eğer meclis dışı kalma durumu Hatip Dicle ile sınırlı kalırsa, blok milletvekillerinin meclise gitmeleri yönünde bir açıklama gelebilir" diyor.

Böyle bir durumda, kamu önünde olmasa bile, AKP'nin bazı acil yasa değişiklikleri sözü verilebileceği tahminini de yapıyor Düzgören.

'AKP adım atmaz: çoklu boykot, ara seçim ve kaos'

AKP'nin adım atmaması durumunda, söz konusu olan birden fazla senaryo var.

Bunlardan birincisi, iki adayının tahliye talebi reddedilen CHP'nin boykottan yana bir tavır alması olabilir.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Haberal ve Balbay'ın tahliyesine ilişkin süreç sona erene kadar sükunetlerini koruyacakları açıklaması yaptı.

CHP'nin böyle bir yol seçmemesi ve meclisi bir tek bağımsızların boykot etmesi durumunda öne çıkacak soru, bu boykotun ne kadar ileri götürüleceği.

Altan Tan, AKP'nin beklenen adımı atmaması durumunda, Kürt siyasi hareketinin nasıl bir muhalefet izleyeceği sorusunu, "Biz şimdilik sadece AKP'nin adım atmasını beklediğimizi söylüyoruz. Çıkıp irade beyanında bulunsunlar, biz ona göre tekrar bir durum değerlenridmesi yapacağız" sözleriyle yanıtlıyor.

Koray Düzgören ise, bloğun yasama faaliyetlerine katılmamayı istifaya kadar götürmesiyle ortaya çıkacak bir ara seçim olasılığının, "Türkiye'yi 6 ay ila 1 seneye yakın bloke edecek ciddi bir kriz ve bunalım" demek olacağını söylüyor.

Düzgören, böyle bir olasılık karşısında "Oyların yüzde ellisini alan parti olarak AKP'nin yaklaşımının belirleyici olacağının" altını çiziyor.

AKP'nin adım atmaması olumsuz senaryosunun sonucunun erken seçim olabileceği konusunda hemfikir olan Özgürel, bir diğer kötü senaryonun ise şiddet ortamına geri dönülmesi olduğunu ekliyor.

Özgürel, "Tek bir insanın hayatına mal olacaksa bile çözümsüzlüğü göze almak affedilemez. Herkesin bunu düşünerek hareket etmesi gerektiğini söylemek isterim" diyor. *bbc türkçe

Haber Ara