Ailelere karne uyarısı
Malatya Devlet Hastanesi Psikologu İzzet Güllü, karnenin, çocuğun ilgi, yetenek, zeka ve hayat okulundaki başarısının bir göstergesi olmadığını, sadece derslerde bazı eksikliklerinin olduğunu göstermek için öğrenci ve veliye verilen bir uyarı belgesi
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-06-14 11:18:15
İlk ve ortaöğretimde milyonlarca öğrencinin Cuma günü karne alacağını anımsatan Güllü, karne gününü, notları iyi olan birçok öğrencinin coşkuyla, düşük notu bulunan öğrencilerin ise kaygıyla beklediklerini dile getirdi. Kaygının nedeninin öncelikle ailelerinin gösterecekleri tepki olduğunu, bazı ailelerin düşük not bulunan karnelere tepkilerinin öğrencilerin kaygılarını doğruladığını anlatan Güllü, notları ölüm kalım meselesi haline getirmenin ne öğrenciye ne de aileye bir fayda sağlamadığını anlattı.
Çocukları dönem sonunda karneye bakarak uyarmanın doğru olmadığını vurgulayan Güllü şöyle devam etti: "Kimileri de bu uzun dönem boyunca -ki ihmallerinin ya da gayret eksikliklerinin bedelini- düşük hasılat olarak alacak. Bu olgu, yeryüzünde, bir çok alanda geçerli olan tabii kanunlarından birisidir. Aynı şekilde ebeveynlerin de çocuklarına verecekleri tepkilerin yerinde ve zamanında olması gerekir. Bu tepkiler konusunda en uygunsuz dönem; çocukların zaten yeteri kadar korku ve suçluluk duygusu yaşadıkları 'zayıf karne ile karşılaşılan' sezon sonudur. Çünkü iş işten geçmiş, artık telafi şansı kalmamıştır. Çok tavsiye edilmemekle birlikte "sözel kızma, rahatsızlığı dile getirme" türü tepkiler çocuk için henüz telafi şansı varken ortaya konulursa daha etkili olmaktadır. İş işten geçtikten sonra ortaya konulan tepkiler çocukların ruhsal dünyalarında sadece negatif tesir yapmakla sonuçlanmakta, asıl önemli olan ders çalışmaları yönündeki etkisi ise saman alevi gibi sönüp gitmekte, yani gelip geçici olmaktadır."
Zayıf karne ile karşılaşan ebeveynlere yakışan en uygun tepkinin çocuğun başarısızlığına yoğunlaşmak yerine kendi duygularını gerçekçi olarak ifade etmeleri olduğunu söyleyen Güllü, 'Üzüldüm, bu konuda konuşmak istemiyorum' diye yaklaşmalarının, bu kırgın tutumlarını kararlı bir biçimde bir süre sürdürmelerinin çocukların kendilerini sorgulamalarında ve bir sonraki dönemde daha çok çalışmaları yönünde yüksek bir duygu ile güdülenmeleri bakımından daha etkili olduğu görülmektedir." şeklinde konuştu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara