Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Liberal küreselleşme çocukları sömürür

ILO tarafından yayımlanan raporda, tüm dünyada çalışan toplam 215 milyon çocuktan 115 milyonunun, tarım, madencilik ve inşaat gibi sahalardaki tehlikeli işlerde çalıştırıldığı belirtildi.

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-06-11 16:39:18

Liberal küreselleşme çocukları sömürür
ILO tarafından yayımlanan raporda, tüm dünyada çalışan toplam 215 milyon çocuktan 115 milyonunun, tarım, madencilik ve inşaat gibi sahalardaki tehlikeli işlerde çalıştırıldığı belirtildi.

Raporda açıklanan rakamlara göre 15-17 yaşları arasındaki çocukların çalıştırılması oranında yüzde 20'lik artış görüldüğüne dikkati çekildi. Dünyanın ilgisinin çocuk yaşta çalıştırılan kız çocuklarının içinde bulundukları kötü duruma yoğunlaşmış olması nedeniyle bu yaşlardaki erkek çocuklarının çalıştırılmasının daha yaygın olduğuna işaret edilen açıklamada, 5-12 yaşları arasındaki çocukların çalıştırılmasında ise büyük bir düşüşün görüldüğünü kaydetti.

ILO’nun verilerine göre çocuk olmaları, onların yaşadıkları gerçeklerin görülmesini engeller genellikle. Bu, birçok ülkede, 19. yüzyılda yaşanan ve Charles Dickens, Victor Hugo, Hector Malot veya Edmondo de Amicis(3) gibi yazarların olağanüstü romanlarına konu olan kâbusları andırır.

Liberal küreselleşmeye rağmen o günden bugüne hiçbir şey değişmedi. Çünkü, sermayenin ve malların serbest dolaşımının genel olarak güvence altına alındığı bir dünyada Güney ülkelerinin endüstrileri, ellerinde kalan tek koz olan ülkelerindeki çalışma gücünün düşük maliyeti üstüne oynamadıkları müddetçe pazardaki yerlerini koruyamıyorlar. Maliyeti yetişkinlerden çok daha az olan çocuklar çalıştırılmazsa, birçok ülke rekabet gücünü kaybeder, ihracatları düşer ve döviz girdileri dramatik ölçüde azalır.

Küçük çocukların sömürülmesinden kâr sağlayan grupta, uluslararası şirketler de var. Bunlar arasında tütün (Philip Morris, Altadis), muz (Chiquita, Del Monte) ve kakao (Cargill) şirketleri sayılabilir. Örneğin, tütün endüstrisinin hakim olduğu Malawi’de, on binlerce çocuk tütün yapraklarının toplanması ve kurutulması işlerinde çalıştırılıyorlar. Ekvator’da 7-8 yaşları arasındaki çocuklar, günde dokuz saat muz tarlalarında çalıştırılıyorlar. Dünyanın birinci kakao üreticisi Fildişi Kıyı’sında, binlerce çocuk-köle tarlalarda çalışmak zorunda bırakılıyor.

Zengin ülkelerde bile 15 yaşın altındaki 2.5 milyon çocuk, tarım, inşaat, tekstil atölyeleri ve ayakkabı fabrikalarında kötü ve tehlikeli koşullarda çalıştırılıyor. Ayrıca, bu koşullarda çalışan 11.5 milyon yetişkinin de 15-17 yaşlar arasında olduğunu belirtmek gerekiyor. 15 yaş altındaki çocuk işçilerin ülkelere göre dağılımı ise şu şekilde: Amerika Birleşik Devletler’inde 120.000, İspanya’da 200.000, İtalya’da 400.000 ve İngiltere’de 2 milyondan fazla…

Rakamların son derece can sıkıcı olduğunu söylemek gerek. Yarım milyardan fazla çocuk, günde 1 eurodan daha az parayla yaşamını sürdürüyor. Sefaletleri öylesine büyük ki, içinde bulundukları psikolojik ve fiziksel koşullar, bütün yaşamları boyunca tutsak ediyor onları. 100 milyonun üzerinde çocuk, yoksulluk ve ayrımcılıktan dolayı hiç okula gidemiyor.

Her yıl, 5 yaşın altındaki 11 milyon çocuk ölüyor. Bu da günde 30.000 ve her üç saniyede bir çocuk demek... 1990-2000 yılları arasında, çeşitli anlaşmazlıklar sebebiyle bir milyondan fazla çocuk ya ailesini kaybetti ya da ailesinden ayrılmak zorunda kaldı. Yine aynı dönemde 300 .000 çocuk askere alındı; 2 milyondan fazlası sivil savaşlarda katledildi; 6 milyondan fazlası yaralandı, sakat kaldı; 12 milyonu evsiz bırakıldı ve yaklaşık 20 milyonu evlerinden kovuldu…

Üstelik her yıl 700.000’den fazla çocuk, kendi istekleri dışında köle olarak tutularak insan ticaretinin kurbanı ediliyorlar. BM’e göre bunu nedeni, “ucuz işgücüne olan ihtiyaç ve seks ticaretinde çocuk yaştaki kız ve erkeklere olan talep.”

Küçük kızların durumu çok daha kötü. Onlar her türlü ayrımcılığa alet oluyorlar. Ayrıca, dünyadaki okula gitmeyen yüz milyon civarındaki çocuğun 60 milyonu kız. Cinsiyetleri nedeniyle 60 ila 100 milyon kız çocuğu tecavüze uğruyor, ebeveynleri tarafından öldürülüyor, kötü besleniyor ve kötü bakılıyorlar. En çok kullanıldıkları alanlardan biri olan ev hizmetlerinde çalışan çocukların yüzde 90’ını, 12-15 yaşları arasındaki kızlar oluşturuyor. Afrika’nın ve Asya’nın bazı bölgelerinde HIV virüsü taşıyan kız çocuklarının oranı, erkek çocuklarından beş kat daha fazla.

UNICEF yetkilileri sadece Asya’da bir milyon erkek ve kız çocuğunun seks ticaretine alet edildiğini tahmin ediyorlar. Berlin Hür Üniversitesi’nin bir araştırması her yıl 400 bin Alman’ın seks turizmine katılmak için yurtdışına gittiğini ortaya koyuyor. Bu turistlerin kaçının çocukları suiistimal ettikleri ise bilinmiyor, ancak bu oranın yüzde beşe kadar çıktığı tahmin ediliyor.

Merkezi Cenevre‘de bulunan Uluslararası Göçmen Ofisi IOM, insan ticaretinden elde edilen gelirin ise yılda 7 ile 10 milyar euroyu bulduğunu bildiriyor. Çocuklar, bu ticaretin başta gelen kurbanları arsında.

Çocukların istismarı deyince uluslararası evlatlık ticareti de akla geliyor. 1993’te yürürlüğe giren Lahey Konvansiyonu ile ülkeler arasında evlatlık edinme ve verme kurallarının uyumlaştırılması amaçlanıyor. Konvansiyonun ilk maddesinde, yabancı ülkeden evlatlık edinmenin yurt içindeki olanaklar tükendi ise tercih edilmesi gerektiği yazıyor. Ayrıca evlatlık işlemleri ile bağlantılı her iki ülkede gerekli belgelerin değiş tokuşunu sağlayacak merkezlerin oluşturulması öngörülüyor.

Evlatlık edinilen çocuğa ise kökenine ilişkin hertürlü bilgiye ulaşma ve biyolojik anne ve babası ile bağlantı kurma hakkı tanınıyor. Ancak bu konvansiyonun uygulanması git gide zorlaşıyor. Endüstri toplumunda doğum oranları düşerken üçüncü dünyada artan doğum oranları arz ve talebi beraberinde getiriyor. Bu da düzenlemelere uyulmasını engelliyor.

UNICEF’e göre, evlatlık çocukların satılan bir ürünmüş gibi internet sayfalarında tanıtıldığına dikkat çekiliyor.

Libya’da, Afganistan’da, Irak’ta ve Kürdistan’da ise çocuklar savaş içinde büyüyor. Bu ülkelerde çocukların başına gelenler ise neredeyse hiçbir raporda yer bulamıyor.

TÜRKİYE’de ÇOCUK İŞÇİ SAYISI 11 MİLYON

Türkiye'de ise 7 ile 14 yaş arasındaki her üç çocuktan biri çalıştırılıyor. Türkiye çocuk işçiliğinin her geçen gün arttığı ülkelerden biri. Devlet İstatistik Enstitüsü'nün araştırmasına göre 6 ile 14 yaş arasındaki toplam 11 milyon çocuğun, 3 milyon 842 bini çalışıyor ve bu çocukların yarısından çoğu okuma, yazma bilmiyor. Enstitünün araştırmalarına göre, Türkiye'de çocuklar ortalama 13 yaşında çalışmaya başlıyor. Çalışan çocukların babalarının, yüzde 45’i işçi, yüzde 26’sı serbest meslekle uğraşıyor. Çocukların yüzde 37’si okuyamadığı için, yüzde 24’i meslek öğrenmek için, yüzde 17’si de aileye katkı sağlamak için çalışma hayatına atılıyor. Yüzde 64’ü ise kazandığı paranın tamamını ya da çoğunu ailesine veriyor.

Türkiye'de çocukların yüzde 24’ü çalışırken bu sayı Brezilya'da yüzde 16, Mısır'da yüzde 11, Pakistan'da 17, Senegal'de yüzde 31, Avrupa Birliği ülkeleri ve ABD'de ise ortalama yüzde 2’nin altında.

Çocuk işçilerin çalıştığı sektörler ise geniş bir yelpazeyi oluşturuyor. Oto sanayiden, tekstile, ayakkabı tamirciliğinden, simit satıcılığa kadar geniş bir alanda çocuk işçilere rastlamak mümkün.

ANF
SON VİDEO HABER

Iğdır'da AK Parti İl Başkanlığı binasına molotoflu saldırı

Haber Ara