"Değerler üzerinden teröre kılıf arayanlar, milletin iradesine toslayacaktır"

Memur Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Kürtçe ezan, imam hatipli öğrencilerin kaldığı pansiyonlara saldırı ve meydanlarda Cuma namazı kılma çağrılarına tepki göstererek, "Milletin değerleri üzerinden terör anlayışlarına kılıf arayanlar, bu milletin iradesine toslayacaktır. Bu millet, buna asla prim vermeyecektir." dedi

Memur Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, gündemdeki konular ve 16. kuruluş yıldönümleri sebebiyle bir basın toplantısı düzenledi. Gündoğdu, yaptığı konuşmada, terörün yeniden azdırılmak istendiğini söyledi.
Kaostan medet umanların sahnede olduğunu belirten Gündoğdu, "Döverek prim elde etmek isteyenler boş durmuyor. Gözyaşlarından rant elde etmek isteyenler de hemen arkasında. Belki de perde arkasında aynı pazarlığın içindeler, silah tüccarları ile birlikte. Cizre'de imam hatipli öğrencileri diri diri yakma girişimi, Yenişehir'de imam hatip lisesinin öğrencilerinin kaldığı parasız yatılı öğrenci pansiyonuna saldırdılar, öbür taraftan da meydanlarda Cuma namazı kılma çağrıları. Namazla bu milleti bölmek isteyerek, bu milletin dokuları ile oynayanlar, 17 yıl yasakçılık adı altında milletin dinini yasaklayarak, ezanı Türkçe okutmak isteyenlerin yaptığının aynısını, özgürlük adına yapmaya kalkışıyorlar." diye konuştu.
Bu milletin çimentosunun din ve ezan olduğunu kaydeden Gündoğdu, "Ezan tüm Müslümanların evrensel çağrısıdır. Bu çağrı ile oynamak isteyenler, caminin duvarına bevledenler gibi olurlar. Bu milletin çimentosu inançlarıdır, Çanakkale ruhudur. Milletin değerleri üzerinden terör anlayışlarına kılıf arayanlar bu milletin iradesine toslayacaktır. Bu millet buna asla prim vermeyecektir." dedi.

"EN UCUBE ŞEY MEVCUT ANAYASA, EN ÇILGIN PROJE YENİ ANAYASA OLACAKTIR"
Türkiye'nin demokratikleşmesi ve sivilleşmesini önemsediklerini vurgulayan Gündoğdu, son Başkanlar Kurulu'nda bundan sonraki yol haritalarını masaya yatırdıklarını söyledi. Gündoğdu, bütün siyasi partilere çağrıda bulunarak, şöyle devam etti:
"Son ayların en çok kullanılan iki kavramı, 'ucube' ve 'çılgın proje' kavramı. Bu ülkenin şu anda en ucube şeyi nedir sorusuna Başkanlar Kurulu'muzda cevap aradık. Ne Kars'taki ne İstanbul'daki sanat eserine ya da projeye gönderme için değil. Bu ülkenin en ucube şeyi vesayet Anayasasıdır. 28 Şubat'ın, 12 Eylül'ün, 61'in Anayasasıdır. En çılgın projesi de sivil, özgürlükçü, bütün insanlarını eşit konumda değerlendiren, vatandaşını tanımlamayan ama her vatandaşını tanıyan devleti tesis edecek yeni anayasadır. Yani en ucube şeyi mevcut anayasası, en çılgın projesi de yeni anayasası olacaktır."

SÖZLEŞMELİLERİN KADROYA GEÇİRİLMESİNDE İŞ KAZASI YAŞANDI
Kamudaki 4-B'liler, 4924 sayılı kanuna tabi sözleşmeli personel ile 5238 sayılı kanuna tabi sözleşmeli olarak çalışan aile hekimlerinin, kanun hükmünde kararname ile kadrolu olduğunu hatırlatan Gündoğdu, "Ancak burada bir eksiklik söz konusu." ifadesini kullandı.
Gündoğdu, TRT'deki sözleşmeli personel, GSGM bünyesindeki sözleşmeli spor uzmanları ve belediyeler ile il özel idarelerdeki toplam 17 bin civarında personelin, bu haktan yararlanamadığını aktararak şunları dile getirdi:
"Bu durum, bu müjdenin tüm sözleşmeliler için müjde olmasına gölge düşürmüştür. Ancak bunu bir iş kazası olarak görüyoruz. Sayın Ali Babacan ile görüşmemizde, sonra maliye bakanı müsteşarı ile görüşmemizde, yüzde 100 bunların da kadroya geçirilmesi mecburiyetini içeren raporumuzu takdim ettik. Olumsuz bir cevap yok. Ama 'geç kalan adalet, adalet değildir' sloganı doğrultusunda derhal bu kararnameye ek yapılması mecburiyeti var."

SÖZLEŞMELİLİĞİN KAPISI TOPYEKÜN KAPANMIŞ DEĞİL
Kadroya geçirilen sözleşmelilerin yerine yeni sözleşmeli personel alınıp alınmayacağının sorulması üzerine Gündoğdu, "Sözleşmelileri kadroya geçirdikten sonra sözleşmeli alım ilanında bulunmak doğru bir yaklaşım değil. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Asla olmayacak diye bir beyanları olmadı. Ama mevzuatı incelediğimizde sözleşmeliliğin kapısı topyekün kapatılmış değil." dedi.

4-C'LİLER İÇİN YIL 365 GÜN DEĞİL, 11 AY
4-C'li personelin mağduriyetinin de giderilmesi gerektiğini kaydeden Gündoğdu, "4-C'liler için yıl 365 gün değil. Onlar 11 ay çalışıyor. Ücretli izin hakları ile bu 11 ay 25 güne çıkıyor. Bu sefer izinde feragat etmeleri gerekiyor. Maaşları halen düşük. Aile, çocuk, evlilik yardımının bütün sözleşmelilere verildiği gibi 4-C'lilere verilmesi mücadelemiz devam ediyor." şeklinde konuştu.
Gündoğdu, bu personelin, mezuniyet durumlarına göre istihdam edilmesi gerektiğini de vurgulayarak, "Özelleştirme onların suçu değil. Ülkeye hizmet ediyorken, o iş yerinin bitmesi onlara ait bir sonuç değil." dedi.

BİZİM TAKIM 7 KİŞİ DE OLSA, 11 KİŞİLİK HAKKINI VERİYOR
Gündoğdu, 2001 yılında yapılan yasal değişiklik sonunda ilk yıl 44 bin üye ile yola çıktıklarını söyledi. Her yıl ortalama 44 bin üye kaydettiklerini belirten Gündoğdu, bu yıl 515 bin üye sayısına ulaştıklarını ifade etti. Yol haritalarını 'daha çok millet, daha az devlet' sloganı ile geliştirdiklerini dile getiren Gündoğdu, "Özelde üyelerimizin özlük hakları, genelde ülkemizin ve insanlığın geleceğini dert ederek sendikacılık yapıyoruz." dedi.
Antidemokratik yaklaşımları da görmezden gelmediklerini aktaran Gündoğdu, "Ortak akıl mitingleri ile ortaya koyduğumuz tablo, Memur Sen'in yüzde 100 darbe savar olmasının sonucudur. Referandumda, toplu sözleşmeye de toplumsal sözleşmeye de evet diyerek, taşın altına elimizi değil, tüm vücudumuzu koyduğumuz öncülüğümüz de hakikat severliğimizin tezahürüdür." diye konuştu.

Memur Sen olarak yetkili oldukları 3 yıl içerisinde bir çok kazanım elde edildiğini aktaran Gündoğdu, buna örnek olarak toplu sözleşme hakkının kazanılmasını gösterdi. Gündoğdu, "Siyaset ve grev haklarının eksik olması kabul edilemez. Bundan sonra yapılacak anayasa değişikliklerinde olmazsa olmaz taleplerimizden birisi de grev ve siyaset hakkı olacaktır." şeklinde konuştu.
İlk yetkiyi aldıkları hizmet kolunun Diyanet Sen olduğunu hatırlatan Gündoğdu, bu yıl 7. hizmet kolunda da yetkiyi aldıklarını anımsattı. Gündoğdu, şöyle dedi: "Yetkiye ulaşacağımız 4 hizmet kolumuz kaldı. İnşallah gelecek yıl 11'i tamamlayacağız. Futbol deyimi ile sahada, ki bizim takım 7 kişi de oynasa 11 kişilik hakkını veriyor."