Güral: Türkiye artık işsizliği değil kalifiye eleman sorununu konuşacak

Kütahya ve seramik deyince akla ilk gelen isimler Nafi Güral, yakın zamanda istihdamın değil elemanın konuşulacağını söyledi. Sanayicilikte 50 yılı deviren Güral, Afrika kıtasının finans merkezi Johannesburg'ta Cihan Haber Ajansı'na konuştu.

Zambiya'daki ilk Türk okulu Horizon Kolej'in açılış törenine katılan Güral, dünyanın her tarafındaki Türk okullarının, diğer medeniyetlerle Türk kültürü arasında köprüler kurarak, Anadolu insanının global bir oyuncu olmasına büyük katkı sağladığını aktardı. Uzun yıllar ihmal ettiği Afrika'nın bambaşka bir dünya olduğunu ancak buralara gelince anladığını, TUSKON'un yaptığı faaliyetlerin fırsatlar kıtasını Türkiye'nin ayağına getirdiğinden bahsederken, TİM 'in çalışmalarından, Zafer Çağlayan'ın işadamlarını alarak dünyayı gezmesinden övgüyle bahsetti. Tecrübeli işadamı, Afrika'nın Fas, Tunus, Mısır'dan ibaret olmadığını, dünyanın en hızlı büyüyen 10 ekonomisinden 7'sinin Sahraaltı Afrika'da bulunduğunu aktardı. Kütahya Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı olan Güral, odaların yapması gerekenleri yapmadığını da itiraf etti.

KÜTAHYA'DAKİ FABRİKALARA ELEMAN BULAMMIYORUZ
Kendisinin de bir eğitim vakfı olduğunu söyleyen Nafi Güral, şunları söyledi: "Kütahya'da olmayan uzmanlaştırılmış meslek edinme kursları kapsamında devletten 864 bin liralık yardım aldık. Bu yardımlarla Erkek Sanat Enstitüsü bünyesinde kurslar açıldı. Ama burada bazı sıkıntılar var. Devlet bu kadar para veriyor, öğretmenler hazır. Bizim 96 değişik branşta eğitim verme imkanımız var. Talepleri topladık. 6 branşta 120 kişinin eğitilmesi konusunda hazırlıkları yaptık, maalesef sadece 59 müracat oldu.Onlarda da fireler var. Şu anda 51 kişi devam ediyor. Bu kursa devam edenlere devlet günde 15 lira harçlık veriyor. Yemeklerini veriyor, iş garantisi veriyor. Bu kadar imkana rağmen talep olmamasını ben üzüntüyle karşılıyorum ve inanılması zor bir şeyi aktarıyorum; Kütahya'da o kadar fabrika kuruluyor ama eleman bulamıyoruz. Hele de mühendis bulmak çok zor. Şu anda iş arayanların büyük bölümü devlet kapısında iş arıyor. Diğer işlere meraklı yok. Yakın zaman da artık bizler istihdam değil, eleman konuşacağız."

Çok zor mücadele isteyen seramik ve porselende dünya markası olduklarını söyleyen sektörün duayeni, en büyük dertlerinin "taklit" olduğundan yakındı. İş hayatına başlamasının 27 Mayıs Darbesi'ne denk geldiğini söyleyen Güral, 50 yıl boyunca yaşadığı bütün darbelerden, develüasyonlardan, krizlerden büyüyerek çıkmasının ardında, "krizleri fırsata çevirme başarısını" gösterdi.

KREDİLERİN YÜZDE 95'İNİ BÜYÜK İŞLETMELER ALIYOR
Güral, "Türkiye rekor sevide büyüyor. Sizce artan milli gelir geniş kesimlere dengeli bir şekilde ulaşıyor mu?" sorusuna şu cevabı verdi: "Evet Türkiye bugün trilyonlar rakamlarında gelirlere ulaştı ise bunlara baktığımızda enteresan bir tablo ortaya çıkıyor. Türkiye'de yaklaşık olarak 1 milyon 300 bin iş yeri var bu rakamın 1 milyonu mikro işletme. Yani 10 kişiden az insanın çalıştığı yerler. AşaĞı yukarı 270 bin tanesi de küçük işletme. Buralarda 10 ile 50 kişiyi çalıştıranlar. Geriye kaldı 30 bin tane. Bunların da 27 bin tanesi KOBİ statüsünde. Yani 50 ile 250 kişi arasında insan çalıştırıyor. Geriye kalan 3 bin de büyük işletmeler. Baktığımız zaman KOBİ'ler istihdamın yüzde 76'sını, ihracatın yüzde 10'unu sağlıyorlar. Ve bütün bu rakamlara rağmen kredilerin yüzde 5'ini alabiliyorlar. Yani kredilerin yüzde 95'i büyük işletmeler tarafından bloke ediliyor. Eğer biz bunu tabana yayabilirsek, yani mikro işletmeleri küçük işletmeler haline getirebilirsek, ileride de küçükleri de orta ölçekli. Yani devletin destek programları uygulamasıyla bunları sınıf atlatabilirsek, ekonomimiz biraz daha tabana yayılmış olacaktır. Yani ülke dengeli bir şekilde gelişirse, yani sadece tepe noktalarda değil bütünüyle gelişirse o zaman gelişme çok sağlıklı olur."

Sivil anayasa konusunda da açıklamalarda bulunan Güral, "Türkiye Cumhuriyet tarihinde ilk defa böyle bir fırsat yakalamıştır. Kendine ait sivil bir anayasa yapan Türkiye, batının üstünlüğüne son verecektir." ifadelerini kullandı.

Fenerbahçe'nin şampiyonluğunu "ikinci yarıdaki büyük performansına" bağlayan Güral, Anadolu takımlarının daha çok desteklenmesinin önemine değindi.