Dolar

34,8800

Euro

36,8224

Altın

3.049,96

Bist

10.104,20

Ordadoğu'daki tuzağa işaret eden Davutoğlu, Arnavutları örnek gösterdi

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin bulunduğu coğrafyaya hükmetmek isteyenlerin 'tarihdaşlığı' bütün unsurlarıyla yıkmak istediğini vurguladı. Bu tuzağa düşülmemesini isteyen Davutoğlu, Arnavutları örnek göstererek, "Arnavutlar Osmanlı'ya k

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-05-26 08:13:48

Ordadoğu'daki tuzağa işaret eden Davutoğlu, Arnavutları örnek gösterdi
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin bulunduğu coğrafyaya hükmetmek isteyenlerin 'tarihdaşlığı' bütün unsurlarıyla yıkmak istediğini vurguladı. Bu tuzağa düşülmemesini isteyen Davutoğlu, Arnavutları örnek göstererek, "Arnavutlar Osmanlı'ya karşı isyan ettiğinde büyük bir Arnavutluk kurulacağını zannediyorlardı. Ama bugün Arnavutlar, 6 ülkede bölünmüş bir şekilde yaşıyorlar. Arnavutlar bırakın Avrupa'yı, Balkanlar'ın en geri kalmış toplumu olarak görülüyorlar." dedi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Kulu-Cihanbeyli Yardımlaşma Kültür ve Çevre Derneği tarafından Hilton Garden Inn Otel'de düzenlenen 'Milli Birlik Projesi'nde Konya Örneği' konulu toplantıya katıldı.

İnsanların üstünlüklerinin ancak başka insanlara sağladıkları faydayla ölçülebileceğini ifade eden Davutoğlu, "Yoksa ait oldukları soyla, kökenle alakalı değil. O yüzden bizim kültürümüzde salt bir ırka ait olmakla ortaya çıkan üstünlük yoktur." dedi. Yaptığı akademik çalışmalarda tarihdaşlık ve vatandaşlık kavramları üzerinde durduğunu hatırlatan Davutoğlu, tarihdaşlığın hangi kökenden, hangi geçmişten gelirse gelsin ortak bir tarihi serüveni yaşamış insanlar anlamına geldiğini vurguladı.

Bu coğrafyada hükmetmek isteyen 'birilerinin' tarihdaşlığın bütün unsurlarını yıkmak istediğini dile getiren Dışişleri Bakanı Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Çok önemli. İsmini burada zikretmeyim. Önemli Kuzey Irak'lı, Kürt aydınlardan ve siyasetçilerden biri... Bundan birkaç sene önce konuşurken şunu söyledim; 'Bakın bu coğrafyada birçok topluluğun geçirdiği sınavı şimdi siz geçiriyorsunuz. Arnavutlar Osmanlı'ya karşı isyan ettiğinde büyük bir Arnavutluk kurulacağını zannediyorlardı. Ama bugün Arnavutlar, 6 ülkede bölünmüş bir şekilde yaşıyorlar. Arnavutlar bırakın Avrupa'yı Balkanlar'ın en geri kalmış toplumu olarak görülüyorlar. Şimdi sizin üzerinizde aynı oyun oynanıyor. Dikkat edin, sizin ayrıştırdığınız her topluluk, sizinle o ayrışma esnasında büyük sıkıntılar yaşayacak. Bu bizim tarihdaşlığımızın arka planına uygun değil. Bu hataya düşerseniz en büyük darbeyi siz yiyeceksiniz.' Birileri de bu hataya düşülmesini istiyor."

'Bizimle aynı tarihdaşlığı paylaşanlar yeri geldiğinde Türkiye'den destek istedi' diyen Davutoğlu, yaşadığı bir olayı şöyle anlattı: "Bakü'de büyükelçiliğimiz var. Arnavutluk da Bakü'de büyükelçilik açmak istedi, ancak ekonomik nedenlerle açamadılar. Arnavutların Azerbaycan'da temsil edilmesini istediğimiz için bizim büyükelçiliğimizde birkaç odayı Arnavutlara verdik ve bizim büyükelçiliğimizde Arnavut bayrağı dalgalanıyor. Kırgızlar da benzer bir istekte bulundu. Muhtemelen onlara da bir iki oda vereceğiz. Onların da bayrağı dalgalanacak. Bu ülkelerin bizi kendilerine yakın hissetmeleri tarihdaşlıktır. Millete olan güvenden kaynaklanıyor.'

Tarihdaşlık bağının sosyal dokuyu oluşturduğunu bildiren Davutoğlu, vatandaşlık bağının da siyasal olarak bu topraklarda, bu ülkede yaşayan herkesi eşit kıldığına işaret etti. Ülkeyi ayrıştırmak isteyenlerin bu tarihdaşlığı bozmak, bu ortak tarih bilincini yok etmek istediklerini söyleyen Davutoğlu,şunları kaydetti: 'Kimsenin dışlanmadığı, kimsenin şu veya bu mezhebe, etnik kökene sahip olduğu gerekçesiyle tahkir edilmediği, farklı muameleye tabi tutulmadığı bir vatandaşlık tasavvurumuz var. Herkesin gelişmiş modern bir devletin vatandaşları olarak eşit vatandaşlık haklarından, insan hak ve hürriyetlerinden sonuna kadar istifade ettiği bir vatandaşlık anlayışını egemen kılmamız gerekiyor. Eğer mahallerimiz ayrılırsa, eğer köylerimiz ayrılırsa, eğer ailelerimiz ayrılırsa bırakın millet olmayı, küresel olmayı, millet olarak varlığımızı sürdürmede de zorluk çekeriz. Büyük ızdıraplara muhatap oluruz. Temel nüve, mahallelerin, ailelerin, köylerin, kasabaların, şehirlerin ayrışmamasıdır.'

Haber Ara