Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Kırmızı Gömlekliler’den Arap Baharı’na

Orta Doğu’da gençler, “Arap Baharı” sosyal hareketlerine önderlik edip, derhal değişim baskısı yapıyor. Uluslararası ekonomik ve siyasi sistemin seslerini duymazdan geldiğine ve onlara umut vermediğine inanıyorlar.

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-05-26 14:51:38

Kırmızı Gömlekliler’den Arap Baharı’na

Ali Gohar ve Lisa Schirch / TIMETURK

Halk gücü ve şiddet-dışı kitlesel eylem Müslümanlara yabancı değildir. Gandi’den önce dahi, siyasi ve ruhani lider Abdul Gaffar Han ya da daha tanınmış ismiyle Paşa Han, 1920’lerin Hindistan’ında (şimdinin Pakistan’ı) “şiddet-dışı askerleri” eğitmek için İslami ve gelenek öğretilerini kullanıyordu. Paşa Han’ın askerleri, güçlü İngiliz İmparatorluğu’na karşı onurlarına, cesaretlerine ve dürüstlüklerine güveniyorlardı.

Halk hareketleri askeri güce karşı şiddet uyguladıklarında, tarih bize neredeyse tamamının mağlup olduğunu gösteriyor. Fakat halk şiddet-dışı eylemi benimseyince yani devlete bastırma için bir bahane vermediklerinde, sultalıktan demokrasiye başarılı bir geçişe neden olan ahlaki otorite ve destek kazanıyorlar. Şili ve Güney Afrika bu türden geçişe örnek verilebilir.

Orta Doğu’da gençler, “Arap Baharı” sosyal hareketlerine önderlik edip, derhal değişim baskısı yapıyor. Uluslararası ekonomik ve siyasi sistemin seslerini duymazdan geldiğine ve onlara umut vermediğine inanıyorlar. 1900’lerde Han’da benzer bir dünyada yetişmişti. Peşaver Vadisi’nde toprak ağaları ile fakir kiracı çiftçiler arasındaki sömürülüşü ile onları fakir ve güçsüz kılmak için çocuklarını okullara göndermemelerini söyleyen yerel liderleri izledi. Liseyi bitirmesinin ardından Han, saygın Peştun birliklerine katılması için davet almasına rağmen, sömürge-karşıtı duyguları nedeniyle bunu reddetti.
Daha özgün dini liderler arayışındaki Han, Kur’an ayetlerini ve Hz. Peygamber’in hayatını okuyarak diğerlerine karşı barış ve yardımseverliğe dair İslami değerleri keşfetti. Han, eğitimi ve sosyal reformu teşvik etti, İslam ve Peştun aşiretinin kültürü ile günlük yaşantısının asli unsurlarını öğretti. Kendi kızı dâhil erkek ve kızlara eğitim veren 70 okul açtı. Hatta bugün dahi kızların okuması Peştun kültürüne göre ters.

Arap Baharı’nın bastırmaya çalışan günümüz liderleri gibi, İngilizler de Han’ın liderliğini bir tehdit olarak gördü, okullarını kapadı ve onu 3 yıl boyunca hapsetti.

Fakat yenilgiyi kabullenmek yerine, Han daha stratejik sosyal bir hareket planladı. 1928’te Han, Peştun adında bir gazete çıkarmaya başladı. Burada, fedakârlığı, cesareti, şiddet-dışılığı ve yardımseverliği öne çıkardı. Kendi medyasından güç alarak 1929’da büyük bir istişare toplantısı düzenledi. Tüm aşiret liderlerinin bir araya geldiği toplantıda, “Allah’ın Kulları” adlı bir organize şiddet-dışı bir hareketi başlattı. Kırmızı gömlekler giyen ve aynı hizada yürüyen bu silahsız gençler, her gün karşılık vermeden zulme dayanıklılıklarını test ediyorlardı. Ayrıca derin İslami bilgiye ve yaşantıya sahiptiler.

İngilizler, Kırmızı Gömleklileri, üzerlerine ateş açarak, hapsederek ve işkenceyle susturmaya çalıştı. Bugünün Orta Doğu’sundaki cesur vatandaşlar gibi acılar çektiler. Fakat bugünün Bahreyn’den Suriye’ye hızla gelişen sosyal hareketlerin aksine, Kırmızı Gömlekliler yıllarca eğitim alarak şiddet-dışı yolla dini değerlerini açık siyasi, sosyal ve ekonomik alternatiflerle birleştirdi.

Han’ın Kırmızı Gömlekliler’i “sadece” İngiliz sömürüsüne karşı değildi. Eğitim ve gelişim için yerel bir önderlik sağladılar ve toplumlarının itibarı ile hakları için ayağa kalktılar. Sorumluluk ve fedakârlığı öğreterek tüm insanların haklarını ve itibarlarını korumaya çalıştılar.
Zirvesinde, dünya tarihindeki herhangi bir “şiddet-dışı” ordudan daha fazla olarak 100 binden fazla kırmızı-gömlekli “Allah’ın Kulları” vardı. Han’ın ordusundaki her kişi, şiddetsizlik yemini ediyordu. Sadece düşmanları için değil aynı zamanda yerel kavgalarda da akrabaları ve arkadaşları için de aynı sözü veriyordu. Herkes gönüllüydü ve basit bir hayatı benimsemişti.

Şiddetsiz eylemin güzelliği tüm tarih boyunca dünyadaki halklar kendi başlarına eğitilmeden ya da insanüstü güçlere ihtiyaç duymadan bunu keşfetmelerinde yatar. Arap Baharı’nın kahramanları, aziz değil. Değişim için hayatlarını ortaya koymuş sıradan insanlar. Fakat her daha büyük sanatın eğitimle geldiği akılda tutulmalı.

Sosyal değişim için caddeleri arşınlamak yegane unsur değil. İç diyalog, eğitim ile ekonomik, sosyal ve siyasi platform ve yapıların geliştirilmesi günüz hareketlerinin çoğunda yok. Paşa Han’ın şiddet-dışı ordusunun iç yapısını inşa çabaları içinde günümüz Arap Baharı için çıkarılacak çok önemli dersler var.

* Ali Gohar, Pakistan-Peşaver’deki Uluslararası Sadece Barış Örgütü’nün kurucusu ve rehberidir. Lisa Schirch, Doğu Menonit Üniversitesi’nde Profesördür.

Bu makale Oğuz Eser tarafından Timeturk.Com için tercüme edilmiştir.

Haber Ara