Arap Baharı İspanyollara örnek oldu
Tunuslu ve Mısırlı gençleri kendilerine örnek alan İspanyol gençler Facebook ve Twitter aracılığıyla örgütlenip harekete geçiyorlar.
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-05-24 07:52:56
Fakat bu isyanların örgütlenme biçimi, dünya siyaset tarihinde hiç tartışmasız yepyeni bir trendin başlangıcı oldu. Teknoloji ve isyan bir araya geldi. Sosyal medya, müthiş bir hızla dünyanın en kalabalık isyan meydanı haline geldi.
Önce Tunus, ardından Mısır, sonra da Libya, Yemen, Suriye ve diğerleri...
Şimdi ise İspanya. Batı sanal meydanda sözleşip gerçek meydanları sarsarak iktidarı deviren İspanyol gençlerinin şaşkınlığıyla ürpermiş durumda.
Radikal'den Nermin Yıldırım'ın haberinde İspanyol İsyanı'nın kimyası analiz ediliyor. Her şey sosyal paylaşım siteleri üzerinden organize olan ve ‘gerçek demokrasi’ talebinde bulunan bir grubun, 15 Mayıs günü ıspanya’nın 50 farklı şehrinde eşzamanlı gösteriler düzenlemesiyle başladı. Kadın, erkek, işçi, köylü, öğrenci, on binlerce kişi meydanlara aktı. Son yıllarda artan işsizliğe ve hükümetin kemer sıkma politikalarına tepki olarak, mevcut ekonomik ve siyasi sisteme karşı yürüdüler. Çoğu daha evvel herhangi bir politik eyleme katılmamıştı. Fakat her biri yıllardır çatlamayı bekleyen sabır taşı gibiydi. Yerel ve bölgesel seçimlerden bir hafta önce, hep birlikte çatladılar.
18 Mayıs’ta Hüsnü Mübarek’i devirmek için Tahrir Meydanı’na yerleşen Mısırlılar gibi, başta Madrid ve Barcelona olmak üzere pek çok şehir meydanında kamp kurdular: gece de orada kurulan çadırlarda uyumaya başladılar. Akşamları saat dokuzu gösterdiğinde, on dakika boyunca meydanlardan yükselttikleri düdük ve tencere sesleriyle konuştular. Sokağa çıkamayanlar ellerinde tencerelerle balkonlara çıkmak suretiyle aralarına katılınca, daha da çoğaldılar.
Doktorlar sağlık reformundan bahsediyordu, öğretmenler ilk bütçe açığında maaşlarından yapılan kesintilerden. Gençler işsizlikten yakınıyordu, emekliler kredilerini ödeyemedikleri açgözlü bankaların tek evlerine nasıl da iştahla göz diktiğinden.
İspanyol gençliğinin isyanı, herkesi, José Luis Rodriguez Zapatero'nun sosyalist hükümetini, sağ muhalefeti, sendikaları, geleneksel medyayı hazırlıksız yakaladı. Oysa 3 yıl kadar önce kriz patlayana kadar önemli bir dinamizm yaşayan ülkede gençlerin tepkisi gün yüzüne çıkmamıştı. Bu gün yüzüne çıkmamış sıkıntı birdenbire yönlendirilmesi güç bir isyana dönüştü.
Başkentteki La Puerta Del Sol Meydanı, Kahire'deki Tahrir Meydanı gibi simgesel anlamda merkezî önemde bir yerdir. Indigènes [Yerliler] (Stéphane Hessel'in aynı adlı mizahi metnine referans yapıyorlar) öfkelerini dışa vurmak için burayı ele geçirdiler. İspanya'nın tüm büyük kentlerinde, Tunuslu ve Mısırlı gençleri kendilerine örnek alan İspanyol gençler Facebook ve Twitter aracılığıyla örgütlenip harekete geçiyorlar.
İspanyol gençleri de Tunuslu ve Mısırlı gençler gibi içinde yaşamak istedikleri toplum hakkında belirgin bir fikre sahip değiller. 'Sistemi' olduğu gibi reddediyorlar. Bir önceki kuşağın ülkeyi geçiş dönemine yönlendiren övünç kaynağı İspanyol demokrasisi, şimdiki gençler için içi boş bir kabuk gibi. Gençler 'gerçek demokrasi' talep ediyorlar.
Ülkenin belediyelerini ve 17 özerk bölgesinin 13'ünü kapsayan pazar günkü seçimler hareketi ateşleyen fitil oldu.
Bir yıl içinde genel seçimler gerçekleştirilecek. Sağ lehine bir hükümet değişikliği mümkün. Buna karşın İspanyol gençliği ufkunun geri dönülmez bir biçimde kapandığını düşünüyor. Emlak kredisi patlaması ve borç krizi, ilk üç aylık dönemde zayıf da olsa bir ekonomik büyüme (yüzde 0,3) kaydedilmesine karşın ülkeyi sonunun ufukta görülmediği bir sıkıntıya soktu.
İspanya'nın yüzde 21,5'i bulan işsizlik oranı, AB ülkeleri arasında hiçbir yerde görülmeyen düzeyde yüksek bir oran. İşsizlik gençler arasında yüzde 45'e yükseliyor. Bu durum tüm bir kuşak için öncelikle sıkıntı, ardından aşağılanma hissine neden olmaktadır.
Zapatero hükümeti krizi kabul etmek için üzerinden bir yıl geçmesini bekledi. 2010 yılı başlarında İspanya'nın Portekiz ve Yunanistan'la aynı yola girmemesi için çeşitli tedbirler alarak radikal bir değişiklik gerçekleştirmek zorunda kaldı. Alınan bu tedbirler son derece sıkıntı verici ve ancak uzun vadede olumlu etkileri görülecek tedbirler.
Sosyalist hükümet toplumsal tabanıyla irtibatını yitirdi, sağ muhalefet ise hükümete karşı geçerli bir alternatif oluşturamıyor. Başında karizmatik olmayan lideri Marano Rajoy ile anamuhalefet partisi olan José Maria Aznar'ın Halk Partisi, iktidarın kendisinin kucağına olgun bir meyve gibi düşmesini bekliyor.
Her iki cephede de, ekonomik patlama yıllarındaki kolay para ikliminin ve belediyeler kadar yerel yönetimleri kangrenleştiren zincirinden boşalan emlak spekülasyonunun kolaylaştırdığı yolsuzluk olayları arttı.
Siyasetçiler saygınlıklarını yitirmiş haldeler; zaten belli başlı partilerde iktidarı hiyerarşide yoğunlaştıran seçim listesi sistemiyle daha önceden halkın taleplerinden de kopmuşlardı. Partiler, bir siyasi program oluşturamıyorlar ama Puerta del Sol'daki gençlerin aşağılanma hislerini besliyorlar.
Indignados'un (aşağılananlar) isyanı diğer ülkelere de yayılabilir mi? 2009'da, Yunanistan'da yaşanan şiddetli gösteriler alarm zillerini çaldırtmıştı. Bu kez gösteri barışçıl ama yayılma riski diğerinden daha güçlüdür. İspanya'da yaşam koşullarından, gözle görülür bir iyileşmeyi yaşamış olan önceki kuşağa göre adaletsizlik duygusu daha güçlü. Ancak bu durum tüm Avrupa için de geçerli. Emeklilik rejimlerini kurtarmak için uğraş verilirken, tüm bir ömür denetlenemez bir kamusal borcun masraflarını karşılamakla karşı karşıya kaldı. Bu kaygıyı ifade etmeyi amaçlayan internet üzerinden sosyal ağların hareketlenme kapasitesini Pyrénées sıradağları durduramıyor.
ZAMAN
SON VİDEO HABER
Haber Ara