Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

MARİAD'dan işadamlarına kriz sonrası konferansı

Mardin İş Adamları Derneği (MARİAD) tarafından düzenlenen konferansta konuşan Zaman Gazetesi Ekonomi Editörü Turhan Bozkurt, Türkiye'nin ekonomik krizden güçlenerek çıktığını belirterek, "Türkiye'nin risk pirimi, güçlü finans sektörü ve düşüş borçlul

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-05-21 14:31:04

MARİAD'dan işadamlarına kriz sonrası konferansı
Mardin İş Adamları Derneği (MARİAD) tarafından düzenlenen konferansta konuşan Zaman Gazetesi Ekonomi Editörü Turhan Bozkurt, Türkiye'nin ekonomik krizden güçlenerek çıktığını belirterek, "Türkiye'nin risk pirimi, güçlü finans sektörü ve düşüş borçluluk oranının verdiği destek ile istikrarlı seyrini korumuştur." dedi.
Erdoba Elagans Oteli'nde düzenlenen konferansa Mardin Belelediye başkanı Beşir Ayanoğlu, Eski Mardin Belediye başkanı Metin Pamukçu, Mardin İş Adamları Derneği Başkanı M. Ali Babaoğlu ve iş adamları katıldı. Toplantıya konuşmacı olarak katılan Zaman Gazetesi Ekonomi Editörü Turhan Bozkurt, iş adamlarına dünyada ve Türkiye'deki ekonominin son durumu hakkında bilgiler aktardı. Bozkurt, "Önümüzdeki yıllarda artık global kriz beklenmemektedir. Son iki ayda Ortadoğu'da yaşanan Arap baharı diye nitelendirdiğimiz olaylar yüzünden Türkiye sadece Libya da 5 milyar dolar zarar etti. Suriye bizim için kilit bölgedir. Lübnan, Irak, Suriye ve İran'ı içine alacak muson yağmurları bize de etkiler daha ihtiyatlı olmalıyız." dedi.
Küresel kredi piyasalarında durağan seyir devam ederken, Türkiye'de kredi hacminde yüksek artışlar yaşandığına işaret eden Bozkurt, diğer yandan özellikle gelişmiş ülkeler hızla artan bütçe açıklarıyla baş edemezken, Türkiye'nin olumlu bir bütçe performansı yakaladığını vurguladı. Bozkurt, şöyle konuştu:
"2010'da bütçe açığının 44 milyar TL olan hedefin altında kalma olasılığı yüksek. Diğer taraftan, işsizlikte 2009'a göre belirgin bir düzelme var, ancak yılsonunda işsizlik oranının yüzde 12,5 civarında gerçekleşmesi beklenmekte. Kasım sonu itibariyle yüzde 7,3 olan tüketici enflasyonun da yılsonunda yüzde 6,8'e geriledi."
Bu olumlu ekonomik göstergelere rağmen, dış ticaret açığındaki artış ve buna bağlı olarak cari işlemler açığındaki artışa dikkat edilmesi gerektiğini belirten Bozkurt, "Cari işlemler açığının yılsonunda 45 milyar dolar civarında olması beklenmekte. Ayrıca cari açığın finansmanı tercih edilen doğrudan yatırımlar yerine daha çok kısa vadeli portföy yatırımları ve borçlanmalar yoluyla olmaktadır." diye konuştu.
Dünyada küresel ekonomide toparlanma sinyalleri vermeye başladığını vurgulayan Bozkurt" Son dönemde açıklanan veriler krizin geride kaldığını ve küresel ekonominin toparlanma eğilimine girdiğini teyit etmiştir." ifadesini kullandı. Krizden çıkış sürecinde Türk Lirası ile diğer gelişmekte olan ülke para birimleri arasında bir ayrışma yaşanmadığına dikkat çeken Bozkurt, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Son dönemde borç yükü yüksek ülkelerin risk primlerinde sert yükselişler gözlenmektedir. Türkiye'nin risk pirimi ise güçlü finans sektörü ve düşüş borçluluk oranının verdiği destek ile istikrarlı seyrini korumuştur. Tarihsel olarak oynaklığı en yüksek ve küresel risk iştahına en duyarlı para birimlerinden olan Türk Lirası'nın küresel kriz boyunca sergilediği göreli olarak istikrarlı seyir 2010 yılının ilk çeyreğinde de devam etmiştir. 4 Ağustos 2009 tarihinden bu yana gerçekleştirilen döviz alım ihaleleri ile toplam 5,6 milyar ABD doları döviz alınmış ve piyasaya 8,4 milyar TL yakın Türk lirası cinsi likidite verilmiştir. Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyetteki ılımlı toparlanma sürecinin devam ettiğini göstermektedir. Özel yatırım harcamaları, 2009 yılının ortasından bu yana artış eğilimi sergilemekle birlikte düşük seviyesini korumaktadır. Krizden en çok etkilenen ve tarım dışı istihdamdaki daralmanın temel belirleyicisi olan sanayi istihdamında ılımlı bir artış eğilimi başlamıştır. Türkiye'nin sağlam finansal yapısı, mali baskınlığın sona ermesi ve finansal sistemin güçlü yapısı, MB'nin hareket alanını genişletiyor. MB, şimdiki konjonktürde, sadece politika faizi ile hem fiyat istikrarını hem finansal istikrarı birlikte sağlamayı mümkün görüyor. 2011 yılının Türkiye ekonomisinin küresel kriz sebebiyle 2008'in sonlarından itibaren yaşamış olduğu olağanüstü koşullardan sonra kendi normallerine dönme yılı olacağı bekleniyor. Türkiye artık istikrarı yakaladı."

Haber Ara