Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

TOBB Başkanı: Yeni anayasa toplumun olmazsa olmazı haline geldi (2)

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, yeni bir anayasaa ihtiyaç olduğunu söyledi. Hisarcıklıoğlu, "Yeni Anayasa toplumumuzun olmazsa olmazı haline gelmiştir. Rahmetli Özal'ın dediği gibi; ifade hürriyeti, din ve vicd

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-05-16 10:03:35

TOBB Başkanı: Yeni anayasa toplumun olmazsa olmazı haline geldi (2)
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, yeni bir anayasaa ihtiyaç olduğunu söyledi. Hisarcıklıoğlu, "Yeni Anayasa toplumumuzun olmazsa olmazı haline gelmiştir. Rahmetli Özal'ın dediği gibi; ifade hürriyeti, din ve vicdan hürriyeti ile teşebbüs hürriyeti garanti altına alınmalıdır. Vatandaşları arasında ayrım yapmayan, vatandaşına güvenen, vatandaşına hükmetmeyen bir devlet anlayışına sahip olmalıyız. Devlet vatandaşının efendisi değil, hizmetkârı olmalıdır." diye konuştu.
    TOBB'un 66. Genel Kurul'u, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile kabine üyelerinin katılımı ile başladı. Toplantının açılışında konuşan birlik başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, esnafın sorunlarına değinerek, perakende sektöründe gerekli düzenlemelerin olmamasının esnafı fasoncu haline getirdiğinden dert yandı. Bununla birlikte daha önce yapılan genel kurulda dile getirdikleri pek çok hususun yerine getirildiğini anlatan TOBB Başkanı emeği geçenlere teşekkür etti.
    Hisarcıklıoğlu, "Ticaret Kanunu, Borçlar Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu çıktı. Birikmiş vergi ve sosyal güvenlik prim borçları yeniden yapılandırıldı. Kamu alacaklarına uygulanan yüksek gecikme faizleri indirildi. Eximbank'ın kapasitesi artırıldı. Şirketlerin halka açılmaları teşvik edildi. Sanayi Stratejisi ile Girdi Tedarik Stratejisi hazırlandı. Reel sektörümüzün pek çok sorununun çözümüne yönelik bu yasal düzenlemelerden dolayı teşekkür ediyorum." dedi.
    Gelinen noktada Tükiye'nin 'imrenilen' bir ülke haline geldiğini vurgulayan Rifat Hisarcıklıoğlu, "Dün başka ülkelere bakıp imrenirdik, şimdi imrenilen bir ülke haline geldik. Bu değişim, Mustafa Kemal'in 'Geldikleri gibi gidecekler' dediği gün başladı. Bu topraklarda başladı. Tek vücut haline gelen bir milletle başladı. En zor zamanlarda bile, zihninin derinliklerinde büyük düşünme ve iddia sahibi olma arzusunu yaşatan Milletimiz bunu başardı." diye konuştu.
    Teşvik konusuna da değinen Hisarcıklıoğlu, nasıl bir teşvik mekanizması istediklerini şöyle anlattı:
    "Teşvik mekanizması, artan cari açık riskini dikkate almalıdır. Girdi maliyetlerini düşürerek, sanayideki ara malı ithalatını azaltmalıdır. Teşvik mekanizması, limanlara uzak bölgelerdeki sanayicilerimizin lojistik maliyetlerini düşürecek şekilde tasarlanmalıdır. Teşvik mekanizması, gemi inşa sanayi gibi krizden derin yara alan, ama bizim için stratejik öneme sahip sektörlere sahip çıkmalıdır. Teşvik sistemi, tarım stratejisi ile bütünleştirilmelidir. Coğrafi konum, toprak yapısı ve doğal kaynakları ile Türkiye, tarımda çok büyük potansiyele sahiptir. Bu potansiyel tam anlamıyla kullanıldığında, hem çiftçimiz büyük katma değer sağlayacak, hem de sanayicimiz ara malını yurt içinden tedarik edecektir. Girişimci ruhuyla, çalışkan insanlarıyla, bereketli topraklarıyla Türkiye bir hazinenin üzerinde oturuyor. Yeter ki önümüzü açılsın. Gücümüz var, enerjimiz var, heyecanımız var! Biz koşarız. 73 milyonu daha zengin yaparız."
    Özel sektör çalışmaları hakkında da bilgi veren TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, "Özel sektör olarak 2010 yılı sonu itibariyle üç alanda daha rekorlara imza attık. İmalat sanayi üretimimiz, makine yatırımlarımız ve kayıtlı istihdamımız tarihi zirveye ulaştı. Sadece son bir yıl içinde özel sektörümüz, dikkat ediniz, tam 1 milyon 57 bin kişiye kayıtlı istihdam sağladı. Ben, bu başarının mimarı olan tüccar ve sanayicilerimizle, müteşebbislerimizle, yani bu salonu dolduran sizlerle gurur duyuyorum." şeklinde konuştu.
    Bununla birlikte üyelerine rehavete kapılmama uyarısında bulunan Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi:
    "İçerde cari açık daha tehlikeli hale geliyor. Dışarıdaysa Avrupa'daki finansal kriz büyüyor. Kuzey Afrika ve Orta Doğu'da kargaşa artarak devam ediyor. İçinde bulunduğumuz coğrafya değişim sancısı çekiyor. Bölgemiz risklerle ve belirsizliklerle dolu. Biz tam bu coğrafyanın ortasındayız. Bu bölge zor ve çetin. Dünya politikalarının odağında bu coğrafya bulunuyor. Ortadoğu halkları, değişim taleplerini daha yüksek sesle dile getirmeye başladı. Ülke yönetimlerinden karşılık bulmayan bu talepler, coğrafyamızı yeni bir çatışma ve belirsizlik ortamına sürükledi. Unutmayalım, ticaret en büyük barış kaynağıdır. Ticaret yapan, savaşı konuşmaz, birbirine kötü bakmaz. Bugüne kadar bu coğrafyanın güvenlik unsuru olan Türkiye, bundan sonra refahın ve ticaretin yayılmasının da kaynağı olacaktır. Girişimcilerimizin bu coğrafyada daha fazla ticaret ve yatırım yapması, çevre ülkelerdeki girişimci orta sınıfın gelişmesini sağlayacaktır. Girişimci orta sınıf geliştikçe, Türkiye'de olduğu gibi bu coğrafyada da demokrasi ve istikrar kuvvetlenecektir. Biz buna büyük önem veriyoruz, zira Nil'in çocuğu da, Kızılırmak'ın çocuğu da, Dicle'nin çocuğu da bizim kardeşimizdir. Bakü'nün, Bosna'nın, Kudüs'ün meselesi de bizim meselemizdir. Ya hep beraber kaybedeceğiz, ya da hep beraber kazanacak, gelişecek ve zenginleşeceğiz.'
    Türkiye'nin uluslararası ticaret alanında çok büyük bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan birlik başkanı Hisarcıklıoğlu, şu ifadeleri kullandı:
    "İhracatımızdaki asıl büyüme, şimdi başlayacak. İşte bu yüzden önümüze büyük hedefler koyduk. Bu hedeflere ulaşacağız. Ancak ayaklarımız da yere sağlam basmalı. Stratejimizi şimdiden ortaya koymalı, adımlarımızı ona göre atmalıyız. Hedefimize ulaşmak için gerekli altyapıyı, şimdiden kurmalıyız. Sadece 12 yıl sonrası için, 500 milyar dolarlık ihracat hedefliyoruz. O halde, bu hedefi mümkün kılacak bir lojistik altyapıya sahip olmalıyız. 1 trilyon dolarlık dış ticaret hacmimizi kaldıracak limanlarımız olmalı. Lojistik performans endeksinde, 155 ülke içinde ne yazık ki 39'uncu sıradayız. Çin'e 350 dolara konteyner gönderiyoruz. Ama ülke içinde en yakın limana, 1000 doların altında mal indiremiyoruz. Rekabetçi olmak istiyorsak, sanayileşmeyi Anadolu'ya yaymak istiyorsak, ulaşımdaki bu sıkıntıyı çözecek altyapıyı kurmalıyız.
    İhracatımız, yurtdışı yatırımlarımız ve yurtdışı müteahhitlik sektörümüz için, Eximbank'ı güçlendirmeye devam etmeliyiz. Bölgemizdeki etkinlik alanımızı genişletirken, devletimizin de desteğini almak istiyoruz. Bunun için de siyasi risk ve ihracat sigortası sistemlerini kurmalıyız. Yeniden canlandırılması planlanan İpek Yolu projesinde, ülkemizin konumunu güçlendirmeliyiz. Yükselen pazarlara girmeliyiz. Ne yazık ki, Hindistan, Çin, Brezilya gibi, hızlı yükselen ülkelerin pazarlarına erişimde zayıfız. Potansiyelimizi kullanamıyoruz. Bugüne kadar elimizde çantalarla, dil bilmeden, iz bilmeden, dünyanın dört bir yanında iş yaptık. Şimdi ihracat ve yatırım yapacak müteşebbisimizin ayağına, hizmet götürmeliyiz. Sizlerin yurtdışındaki faaliyetleri kolaylaştırılmalı, desteklenmelidir. Yeni pazarlara daha kolay ulaşmak ve payımızı artırmak için, hedef pazarlarda, "Türk Ticaret Kapısı" ofisleri açılmalıdır."

Bitti...
SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara